|
John Taylor: Türkiye'nin kararlılığı sürmeli Dünya Bankası ek kredi vermeyi planlıyor Derviş, IMF ile temaslarda bulunacak Dış ticaret açığı 11 ayda % 65 düştü TL, ihracat ve turizmi zorluyor Dolar, 2 yıl önceki değerine yaklaştı Özelleştirme 3 yılda bitecek Yatırım için eylem planı geliyor Chhibber: Kredi görüşmeleri yarına dek tamamlanacak S&P, görünümü 'pozitif'e çevirdi Derviş'ten TL'ye müdahale sinyali Tunca Toskay: Programın riskini üstleniyoruz |
|||
Yılmaz, işadamlarının talep ve önerilerini dinlediği toplantının bugünden 4 ay önce yapılması halinde, yakınmaların pek çoğunun yüksek sesle dile getirileceğini hatırlatarak, Aradan geçen zaman zarfında sorunların bir bölümünün ortadan kalktığını, bir bölümünün de çözüm yoluna girdiğini kabul etmek durumundayız dedi. Yılmaz, yatırım teşvikleriyle ilgili sorunların olduğunu kabul ederek, O konuda bu sene bir gecikmemiz olduğu doğrudur ama bununla ilgili Yüksek Planlama Kurulu (YPK) kararı imza aşamasındadır, zannediyorum hafta sonuna kadar da tamamlanacaktır. Yine Maliye Bakanlığının Resmi Gazetede yayınlanan düzenlemesi ile vergi borçlarından doğan gecikme zammını aylık yüzde 10den yüzde 7ye indirmiştir. Yıllık yüzde 120den yüzde 84e çekmiştir yani vergi gecikme zamlarında yıllık yüzde 36 oranında bir indirim söz konusudur. Yine bildiğiniz gibi dün Botaş sanayiye uygulanan doğalgaz ücretlerinde ilave bir yüzde 10 indirime gitti. Bu yarından itibaren yürürlüğe girecektir dedi. GEÇİŞ DÖNEMİNDE İLERLİYORUZ Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Yılmaz, bu tür sıkıntıları ve bunları çözümlemek için yürütülen gayretleri bir an için bir yana bırakıp, meseleye biraz daha kuşbakışı bakılması durumunda, Türkiyenin hem ekonomik, hem siyasi, hem sosyal bakımdan fevkalade sıkıntılı bir dönemden, aslında bir geçiş döneminden geçmekte olduğununun hep birlikte tespit edileceğini kaydetti. Aslında bu sıkıntıların geçtiğimiz ilkbahar ve yaz aylarında zirveye ulaştığını ve sonbahardan bu yana geçen zamanda ise sorunların çözüm yoluna girdiği yönünde umut verici işaretler gözlenmeye başlandığını belirten Yılmaz, şöyle devam etti: Daha bundan bir kaç ay öncesine kadar Türkiye dünya ekonomi çevrelerinde Arjantin ile aynı kategoride değerlendirilirken bugün birbiri ardına uluslararası reyting kuruluşları Türkiyeyi geleceğine güven duyulan ülke statüsünde ifade etmeye başlamışlardır. KOALİSYON UZLAŞMAYLA SORUNLARI AŞACAK Yılmaz, hükümetin şimdiye kadarki en büyük başarısının, en zor sorunları bile uzlaşma ile aşmış olması olduğunu söyledi. Yılmaz, hükümetin bu özelliğini koruyacağını da ifade etti. Yılmaz, gazetecilerin sorularını yanıtlarken, bir gazetecinin, MHPnin Uyum Yasaları konusunda uzlaşmaz gözüktüğünü belirten sorusu üzerine Yılmaz, Bu hümüketin şimdiye kadarki en büyük başarısı en zor sorunları bile uzlaşma ile aşmış olmasıdır dedi. Bir gazetecinin, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçelinin grup toplantısında eleştirilerde bulunduğunu, bunu nasıl değerlendirdiklerini sorması üzerine Yılmaz, şunları kaydetti: Şimdi kimseye yanıt vermek için konuşmak istemiyorum, ama biliyorsunuz AB üyeliği Türkiye ve hükümetin en önemli hedeflerinden bir tanesidir. Bildiğiniz, uzlaşmaya vardığımız metinin bu hedefler için uygun olmadığı bizzat ABli yetkililer tarafından hükümete bildirilmiştir. Dolayısıyla hükümet olarak gereksiz polemiklere girmek yerine bu hedefler doğrultusunda yeniden bir değerlendirme yapmak ihtiyacı ile karşı karşıya olduğumuza inanıyorum. ÇAĞLAYAN: YATIRIM İKLİMİNDE KAKTÜS YETİŞİR Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan da, yaptığı konuşmada, bu bürokratik işkence, bu zihniyet, bu mevzuat ve bu vergi sistemiyle Türkiyede büyümenin istihdamın ve ihracatın olamayacağını belirterek, Bu iklimde palmiye yetişmez, olsa olsa ancak kaktüs yetişir dedi. Çağlayan, 2002nin ekonomi ve siyasette önemli kararların alınacağı hassas bir yıl olacağını söyleyerek, bu kararların bir bölümünün AB ile ilgisi olduğuna işaret eden Çağlayan, Türkiyenin bu noktada üzerine düşenleri yapması ve AB treninin son vagonu olmaması gerektiği ifade etti. AB normlarının ekonomik siyasi ve toplumsal hayatımızda önemli değişikliklere yol açacağına dikkat çeken Çağlayan, bu değişikliklerin ülkemizin çağdaşlaşma yolunda ulaşmak istediği hedeflerle de örtüştüğünü vurguladı. Devlette siyasette ve ekonomide yeniden yapılanma olmadan atılması gereken adımların geciktiğini ve Türkiyenin iki ileri bir geri adım attığını kaydeden ASO Başkanı, Türkiye 21. yüzyılda eksik demokrasisi, çarpık ekonomisi, rant dağıtmaya odaklanmış yapısıyla gelişmiş ülkeler arasında bir yer edinemez dedi. BÜROKRATİK İŞKENCE BİTMELİ Konuşmasında devlet mekanizmasının yapılanma biçiminin çağa ayak uyduramadığının herkesçe kabul edildiğini söyleyen Çağlayan, karmaşık mevzuat içinde bürokratik işkence ve bürokrasi terörünün bütün hızıyla devam ettiğini öne sürdü. ASO Başkanı, kamu harcamalarını (oy kaybederim) endişesiyle sağlamlarla finanse etmek yerine borçlanarak oy kazanmak için her ile bir havaalanı, her ile bir üniversite, her ile bir olimpik yüzme havuzu, her ile bir organize sanayi bölgesi yapmanın marifet sayılmaması gerektiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: Kırk delikli elekten farkı olmayan Hazinesiyle bugün ekonominin önünde çeşitli riskler bulunmaktadır. Dalgalı kur rejimine geçişimizin üzerinden 10 ay geçmesine rağz kurundaki aşırı volatilite devam etmektedir. Doların değerindeki aşırı artışlar gibi aşırı düşüşlerde belirsizlikleri artırmakta, plan yapmayı güçleştirmektedir. Türk Lirası yeniden değerli hale gelmiştir. Bu durumun uzunca süre devam etmesi ihracatımızı, turizmi olumsuz etkileyebilir. Ancak bu noktadan sonra dövizdartışlar da yeni olumsuzluklar yaratabilecektir. KAZANIN ŞOKUNU ATLATTIK Çağlayan, konuşmasında SSK prim tavanı ve emlak vergilerinden de şikayet K prim tavanının 1 Nisan 2002de yeniden artacağını hatırlatan Çağlayan, bu nedenle söz konusu tarihin istihdamın ve üretimin katledildiği bir tarih olacağını vurguladı. ASO Başkanı Çağlayan, emlak vergilerinde de belirlenen rayiç değerlerin sıkıntı yarattığını belirterek, bu konudaki sorunun bir an önce çözümünü istedi. Çağlayan, elektrik fiyatlarının yüksekliğinden de yakınarak, ABDde 4, Fransa ve Almanya gibi ülkelerde 4-5, İsviçrede ise 2.7 cent olan elektriğin satış fiyatının Türkiyede ise 9.65 cent olduğunu bildirdi. Yatırım teşvik belgelerinin süresinin uzatılması sözü verilmesine rağmen bu sözün hala tutulmadığını da anlatan ASO Başkanı, hükümetin bankalar konusunda gösterdiği cevvalliği bu konularda da göstermesi gerektiğini söyledi. Çağlayan, Konu mali sektör olunca aslanlaşanlar, konu üretim sektörü olunca maalesef aynı davranışı göstermiyorlar diye konuştu. Konuşmasının son bölümünde kötüye gidişin durduğunu, morallerin eskisi kadar kötü olmadığını ama sorunların da dağ gibi karşılarında bulunduğunu kaydeden Çağlayan, Elbette o kötü günlerde değiliz. Kazanın şokunu atlattık. Kendimize geliyoruz ancak yapılan ve yapılması planlanan çalışmalarda asla hız kesilmemelidir. Yeniden üretim iklimine, üretim havasına nasıl döneceğiz? Bunun iki gulhü allah ve bir elhamla olmayacağını hepimiz biliyoruz diye konuştu. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||