|
21 Ocak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan, emeklilikte kademeli geçişle ilgili değerlendirmeleri, bu hafta Başbakanlığa takdim edeceklerini bildirdi. Okuyan, yaptığı açıklamada, iş güvencesi yasa tasarısının bir iki ayda çıkarılacağını belirtti. Okuyan, İş güvencesi yasa tasarısının bu hafta gönderilmesi lazım. Sayın Başbakan 15ine kadar göndereceğiz demişlerdi. Zannediyorum bu hafta gönderilir karşılığını verdi. Okuyan, emeklilikte kademeli geçişle ilgili çalışmalar konusundaki bir soruyu yanıtlarken, işçi ve memur konfederasyonlarının konuyla ilgili değerlendirmelerini aldıklarını, bu değerlendirmeleri bu hafta Başbakanlığa takdim edeceklerini söyledi. |
Okuyan: Sosyal güvenlikle oynanmamalı Okuyan: İş Güvencesi Yasası 1-2 ay içinde çıkacak Okuyan: İşsiz sayısı 612 bin arttı Okuyan: Yasalar mutlaka değişmeli Okuyan: Bağ-Kur'da açık 1.5 milyar $ Okuyan: İş güvencesi Mart'a yetişecek |
|||
İşçi kesimi ile yapılan ortak çalışmaların bir noktaya geldiğini ve temasların devam ettiğini kaydeden Okuyan, tüm bu değerlendirmeler yapılırken, Anayasa Mahkemesinin iptal gerekçesindeki hukuki tanımlamaları, 4447 sayılı yasanın özüne aykırı olmamayı ve aktüaryal dengenin muhafaza edilmesini dikkate alacaklarını belirtti. TÜRKİYE GERÇEKTEN ÇOK ŞANSLI İngiltereden hasta geleceğine ilişkin haberler var. Siz daha önce bu konuyu dile getirmiştiniz. Değerlendirme yapmak ister misiniz? sözleri üzerine Okuyan, bütün dünyada sağlık konusunda ciddi sorunlar bulunduğunu bildirdi. Okuyan, şunları söyledi: Sadece Türkiyede sağlık sisteminde sorun olduğunu düşünürsek, yanlış olur. Hatırlayacaksınız, bu Aralık ayında meclis müzakerelerinde ilk defa gündeme getirdim. Birçok Avrupa ülkesinde ve dünyanın başka ülkelerinde ayakta tedavide bile çok uzun zaman randevu sırası bekleniyor. Mesela bir göz muayenesi için randevu alınabilmesi için ortalama 96 hafta beklemek durumundasınız. Bazı ameliyat için 6 ay, bazılarında 2 sene, bazıları 4 yıl sonraya gün veriliyor. Buna baktığımız vakit Türkiye hakikaten çok şanslı. Ama SSK olarak, (İngilterede şöyle olumsuzluklar var) deyip ona sığınamazsınız. Ameliyat randevularını en kısa zamana indirmek zorundayız. İngiltere ile Türkiyeyi mukayese ederseniz SSKyı mukayese ederseniz hayli iyi durumda olduğumuzu söyleyebiliriz. Aynı gazetecinin İngiliz hastalara SSK kapıları açık diyebilir miyiz? sözleri üzerine de Okuyan, Hayır. Çünkü biliyorsunuz SSK hastaneleri sigortalılarla ilgilidir. Zannediyorum İngiltereden yapılan müracaatlar kamu alanında olursa, Sağlık Bakanlığı ile ilgili olabilir. Zannediyorum onlar özel sağlık hastaneleri, özel sağlık kuruluşları ile ilgili olabilir diye konuştu. SOYDAŞLARIN SOSYAL GÜVENLİĞİNE ÇÖZÜM Çalışma Bakanı Yaşar Okuyan, Bulgaristandan Türkiyeye göç eden soydaşların sosyal güvenlik konusundaki sorunlarını iyi niyetle ve sabırla çözmek niyetinde olduklarını belirtti. Okuyan, Balkan Göçmenleri Derneği Başkanı Emin Balkan ve beraberindekileri, Bakanlık binasındaki Reşat Moralı Konferans Salonunda kabul etti. Okuyan, yaptığı konuşmada, Bulgaristan ile ilişkilerin, çevredeki diğer ülkelere göre son dönemlerde daha iyi olduğunu söyledi. Bulgaristan ile sosyal güvenlik alanında işbirliğinin tatmin edici bir hıza erişemediğini ifade eden Okuyan, 55. Hükümet döneminde Başbakan olan Mesut Yılmazın, bu konuda önemli adımlar attığını kaydetti. Bulgaristandan emekli olan soydaşların Türkiyede emekli maaşı almaları konusunda 38 bin 919 dosyanın kendilerine intikal ettirildiğini anlatan Okuyan, bunlardan 2 bin 671 dosyanın işlem yapılmak üzere karşı tarafa gönderildiğini, 1200 dosyanın ise tartışmalı olduğunu söyledi. Okuyan, Bize ulaşan bilgilere göre, kalan dosyaların 1-2 ay içinde devreye girmesi bekleniyor dedi. Okuyan, zaman zaman aylıkların ödenmesi konusunda güçlükler yaşandığına da işaret ederek, şöyle konuştu: Ayrıca, şu anda bizim için önemli olan, orada çalışan kardeşlerimizin emekli olmadan önceki çalışma hakları, sosyal güvenlik sorunu. Bulgaristan tarafı bu konuda olumlu yaklaştı. Ancak, Sosyal Güvenlik Anlaşmasını erteleme yoluna gidiyor. Geçen Haziran-Temmuz ayında (Bu anlaşmayı imzalayalım) dedik. Ancak, Bulgaristanın iç sorunları, seçimler... Sosyal Güvenlik Anlaşması imzalanamadı. SOSYAL GÜVENLİK ANLAŞMASI DÜŞÜNÜLÜYOR Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz başkanlığında bir heyetin, yarın Bulgaristana gideceğini kaydeden Okuyan, konuyu Yılmaza da aktaracağını bildirdi. Bulgaristandan bir heyetin de 28 Ocak 2002 tarihinde Türkiyeye geleceğini söyleyen Okuyan, Soydaşlarımızın, kardeşlerimizin sorunlarını iyi niyetle ve sabırlı çözmek niyetindeyiz. Netice vermezse, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine konuyu taşıma imkanı doğar. Bir müddet daha takip edelim. ondan sonra bireysel olarak Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine gidilir. Buna da kimse ses çıkartamaz. Biraz daha tahammül gösterelim. Okuyan, konuyla ilgili olarak Bulgaristanın Ankara Büyükelçisi ile görüşeceğine de dile getirerek, Bu hepimizin ortak meselesi. İnşallah, Sosyal Güvenlik Anlaşmasını gecikmeli olsa da yerine getirelim dedi. Balkan Göçmenleri Derneği Genel Başkanı Emin Balkan da Bulgaristandan Türkiyeye göç eden soydaşların geçmiş çalışma yıllarının değerlendirilmesi konusunda, iki ülke arasında ortak çalışmalar yürütüldüğünü, ancak bunun bir türlü sonuçlanamadığını söyledi. Balkan, soydaşların sosyal haklarını teminat altına alacak Sosyal Güvenlik Anlaşmasının imzalanmasının beklenenden fazla gecikmesi üzerine uluslararası hukuki yollara başvurma yolunda olduklarını da bildirdi. Konuşmaların ardından Balkan Göçmenleri Derneği İzmir Şube Başkanı Salih Erkin, Bulgaristanda geçmiş çalışma yıllarının değerlendirilmesi konusunda 14 bin imzalı dilekçeyi, Bakan Okuyana sundu. Okuyan, bu dilekçelerin Sofyaya iletilmesinde aracı olacaklarını söyledi. DEMİREL ALINGANLIK DUYUYORSA Okuyan, bir gazetecinin 9. Cumhurbaşkanı Demirel ile aranızda uzun süreden beri bir polemik var. Demirel, önceki gün bir açıklama yaptı ve kimse bizi geçmişten sorumlu tutamaz dedi. Ne diyorsunuz? sorusu üzerine, şöyle konuştu: Benim Sayın Demirel ile aramda bir polemik yok. Ama sosyal güvenlik açıkları gündeme geldiğinde 1965den beri yapılan tahribatı kamuoyu önünde sergiledim. Sayın Demirel bundan bir alınganlık duyuyorsa, onun bileceği iştir. 1992-2001 yılı arasında sosyal güvenlik kurumlarının popülist politikalar sonucu 1965den 1992ye kadar çıkarılan yasaların getirdiği sonuç itibariyle açığı sadece 65 milyar dolar... 1965 itibariyle bu meseleyi hazinenin birleşik faiz hesaplamasını dikkate alırsanız 179 milyar dolar bir maliyeti var. Bunu söyledim diye rahatsız olabiliyorsa, olabilir. Ama benim derdim bu değil. Benim derdim sosyal güvenlik alanında geçtiğimiz dönemlerde popülist anlayışla 2 tane fazla oy alabilmek için çıkartılan yasaların, bugün sosyal güvenlik kuruluşlarını nasıl açmaza sürüklediğidir. Bakın bu senenin bütçesinde SSK ve Bağ-Kur için öngörülen açık 7.4 katrilyon lira, bütün Türkiyede yatırıma ayrılan pay da 5.7 katrilyon lira. Sayın Demirel bunların hesabını versin. Benim Demirel ile aramda bir problem yok. |
||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||