|
Bu nedenle Cavalloya ilk ziyaretinde Sonuna kadar arkandayız mesajı veren ABD Hazine Bakanı Paul ONeill, para talebiyle karşılaşınca Arjantinin uyguladığı bu para politikasıyla başarıya ulaşması kolay değil. Bu talebi masaya yatırmamız gerekiyor dedi.
Bu açıklamanın ardından, yaklaşık bir ay süren sancılı bir bekleyiş başladı. Sonuçta ABD yönetimi IMF aracılığıyla kredinin verilmesine yeşil ışık yaktı, ama Cavalloyu çok zorda bırakan bir şart koştu:
Dalgalı kura geçerek devalüasyon yapın. ABDnin bu krediyi vermesinin ardında, sıkıntının diğer gelişmekte olan ülkelere ve Latin Amerikanın tamamına bulaşması korkusu yatıyordu. Bu nedenle krediyi verirken şart koşan IMF, Brezilya ile de hemen bir yedek rezerv anlaşması yaptı.
DALGALI KURA RET
Cavallo, bu talebin kabul edilebilir görünmediğini açıkladı. Göreve geldiği günden beri devalüasyon uyarısında bulunan uluslararası spekülatörlerle savaşıyor ve para politikasının aynen devam edeceğini söylüyordu. Sonuçta Pesoyu ABD dolarına sabitleyen ve halkın öcü olarak gördüğü hiperenflasyonu bu sayede indiren kendisiydi.
Ancak onun bu inadı, ABD Hükümetinin desteğinin tükenmesine neden oldu. Birçok uzman, Arjantinin uyguladığı katı politikasını eleştirirken, Domingo Cavallonun göreve geldiğinde dalgalı kur aracılığıyla küçük bir devalüasyon yapması gerektiğini belirtiyordu. | |
|
Ancak, ABD yönetiminin krediyi vermesine rağmen sürdürdüğü katı tavır, uluslararası yatırımcıların ülkeye girişini engelledi ve iyileşmenin önünü tıkadı. Cavallonun inadından vazgeçmeyeceğine inanan ABD yönetimi, Arjantini resmen yalnız bıraktı.
Arjantine yönelik şüpheler, Moodys ve Standard&Poors gibi uluslararası kredi derecelendirme kuruluşlarının not düşürmesiyle had safhaya ulaştı.
Borç itfalarında sıkıntı yaşayan Cavallo, toplumsal uzlaşı çağrısında bulundu. Bunun üzerine parlamentodaki tüm partilerin katılımıyla bir uzlaşı anlaşması yapıldı. Ancak bu toplumsal ittifak da kısa süre içinde alınan önlemlere gösterilen tepkiler nedeniyle beklenen sonucu veremedi.
BEKLENEN SON
Bu arada halk, kendi kendine durgunluğu aşıcı çözümler aramaya başladı. Örneğin alışverişler kurulan halk pazarlarında takas yoluyla yapılmaya başlandı. Marketlerden süpermarketlere kadar her yerde geçen Patacones adlı devlet tahvilleri, halk arasında alışverişin temel direklerinden biri oldu.
Ancak, bir süre sonra bu ümitler de tıkanmaya başladı. İşsizlik tarihin en yüksek seviyesine geldi, alım gücü iyiden iyi düştü. Hükümete ve Cavalloya güvenmeyen halk, alışverişin her türlüsünü kesti.
Durgunlukla mücadeleden geçip, ülke ekonomisinin çöküşünü önlemeye konsantne olan Cavallo, yapılan hiçbir Hazine ihalesinden beklediğini bulamadı. Ve iç piyasadan borçlanamadığı, dış piyasalardan da güven sorunu nedeniyle para bulamadığı için bir kez daha IMFye yardım talebinde bulundu.
Bu kez 1.3 milyar dolarlık kredi diliminin verilmesi isteniyordu. Ancak ABD yönetimi, Arjantinden ümidini kesmişti. Yapılacak bir yardımın, kaçınılmaz bir sonu ertelemek dışında hiçbir işe yaramayacağını belirten IMF krediyi vermedi.
Bunun üzerine para çıkışı başladı. Cavallo, bunun önüne geçmek için bankalardan yapılacak para çekişini ayda bin dolar ile sınırladı. Bankaların önünde oluşan kuyruklar, sosyal patlamanın ilk sinyallerini veriyor gibiydi.
Bunun ardından kaynak sağlamak için işsizlik sigortasındaki fonları kullanma kararı alan Cavallo, işsizliğin arttığı ülkede halkın tek güvencesini de elinden alınca kendi sonunu hazırlamış oldu. |
|