Güncelleme: 15:17 TS 26 Haz., 2001
|
|
Ankara AA |
TÜSİAD: Yeni bir toplum sözleşmesi imzalanmalı
|
|
TÜSİADın Siyasi Partiler Kanununa İlişkin Değişiklik Önerileri Paketinde demokratikleşme açısından ilk ve derhal yapılması gerekenin, siyasal sisteme, siyasal aktörlere duyulan güvensizliğin ortadan kaldırılmasıdır denildi.
|
|
Türk Sanayici ve İşadamları Derneğinin (TÜSİAD) Siyasi Partiler Kanununa İlişkin Değişiklik Önerileri Paketinde, son dönemde siyasal partilerin ve aktörlerin adlarının çok sık olarak karıştığı yolsuzluk iddiaları ve özellikle siyasal partilerin örgütlenme ve işleyiş modellerinin, bu toplumsal bakış açısını daha da bozduğu ve Türk siyasal yaşamını, siyasal anlamda, krizli, çözüm üretmekte zorlanan bir model biçimine dönüştürdüğü kaydedildi. Raporda, siyasal ve hatta belki de ekonomik krizlerin, yönetilemeyen demokrasi olgusunun en önemli nedeninin, uzun zamandan beri ileri sürüldüğü gibi, siyasal sisteme, siyasal kadrolara karşı güvensizlik görüntüsü ve olgusu olduğu ifade edilerek, ağır bir güven bunalımı, toplumla siyasal kadroların birbirleri ile ayrı düştükleri görüntüsünü ortaya çıkardı denildi.
Yapılan tüm kamuoyu yoklamalarında, araştırmalarda ve anketlerde, toplumun temsilcilerine, milletin vekillerine güvenmediği biçiminde sonuçların ortaya çıktığına işaret edilen raporda, siyasal iktidarlara bağlı olan asker ve sivil bürokratların ya da onların bağlı olduğu kurumların, inandırıcılık ve güvenilirlik ölçümlemelerinde, halkı temsil etmesi gereken kurum ve kişilerden çok önlerde olduğunun gözlemlendiği ifade edildi.
GÜVENSİZLİĞİN NEDENLERİ
TÜSİAD raporunda, siyasal sisteme duyulan güvensizliğin nedenlerine de değinildi. Buna göre, siyasal partilerin iç işleyişlerinin demokratik esaslara göre biçimlenmemesi, lider oligarşisi olarak adlandırılan olgunun tüm siyasal partiler açısından geçerliliği, milletvekillerinin ağır bir parti yönetimi baskısı altında olması, siyasal partilerin ekonomik kaynakların yeterli ve etkin kullanımı ve denetimini sağlayamamaları, tam tersine bu kaynakların iyi kullanılmadığı ve clienteliste ilişkilerin geçerli olduğu düşüncesinin toplumda egemen olması, siyasal sisteme duyulan güvensizliğin temel nedenleri arasında yer alıyor. Demokratikleşme açısından ilk ve derhal yapılması gerekenin, siyasal sisteme, siyasal aktörlere duyulan güvensizlik duygusunun, güven erozyonunun ortadan kaldırılması, güven duygusunun tekrar tesis edilmesi gerektiği kaydedilen raporda, toplum ve devlet arasında yeni bir toplum sözleşmesinin ana hatları yeniden çizilmeli denildi. |
|