 |
|
|||||
 |   |  |  | ||||||||||||||||||
| |||||||||||||||||||||
  |
 Ecevit: Ekonomi gibi toplum da kırılgan |
|||
|
|||
 |
|||||||
|
|||||||
|
|||||||
| Şırnaklıların huzurun gelmesi nedeniyle birçok şeyi isteme hakkını kendilerinde bulduklarını söyleyen Ecevit, bu talepleri devletin olanakları elverdiğince yerine getirmeye hazır olduklarını ifade etti. Bölücü terörün olağanüstü hal bölgesi halkına 1980’lerden beri büyük zararlar verdiğini söyleyen Ecevit, “o yüzden binlerce şehit verdik. Binlerce yurttaşımız yaşamlarını yitirdi. Köy ve mezraların da birçoğu, terör dolayısıyla boşaldı” dedi. Bu nedenle köy ve mezra halkının yıllarca evlerinden barklarından uzak kaldığını, şimdi ise bölgede büyük ölçüde güvenlik sağlandığını belirten Ecevit, “köylere dönüş başladı, artık köye dönüş zamanı. Şimdi burada da dövizlerden bazılarında köye dönüş ve güzel bir köy özlemini görüyorum. Bu bakımdan mutluluk duyuyorum” diye konuştu. MERKEZ-KÖY PROJESİ Şırnak’ta 238 köy, 247 mezra bulunduğunu belirten Ecevit, bu çok dağınık yerleşimde devlet hizmetlerinin köylünün ayağına ulaşabilmesinin “geçim koşulları ve güvenlik bakımından” son derecede güç olduğunu belirtti. 247 mezra ile 238 köyün 221 merkezde toplu hale getirilmesi gereğinin ortaya çıktığını bildiren Ecevit, Şırnak halkının, kaymakamlığın, belediyenin ve valiliğin elbirliği ile bu ihtiyacı karşılamaya çalıştığını söyledi. “Bu kadar dağınık yerleşim birimiyle, düzeniyle kalkınmak mümkün olamaz, güvenlik yeterince sağlanamaz. Onun için köylerin daha derli toplu hale getirilmeleri lazım” diyen Ecevit, bunun için merkez-köy kavramının ortaya çıkarıldığını belirtti. Ecevit, şöyle devam etti: “Bu köy-kentler ayrı birşey. Köy-kentte köylüler yerinden yurdundan ayrılmıyor, fakat köylülerin gücü biraraya geliyor devletin gücü ile birlikte. Merkez-köyde ise dağınık yerleşim birimleri olabildiğince biraraya getiriliyor. Fakat bu bir sorun ortaya çıkarıyor. Belirli merkezlerde köyler toplanınca o köylerini terk eden kimseler eskiden bir geçim olanağına, belli işler yapmaya, belli ürünler yetiştirmeye alışmışlardı. Şimdi yeni taşındıkları yerde ne yapacaklar? İşte devletin onun da çaresini düşünmesini gerekiyor. Bu yeni göç ettikleri yerlerde bu arkadaşlarımıza, halıcılık, arıcılık, kilimcilik, seracılık, işletmecilik, fabrikalar kurmak yoluyla yeni iş alanları yaratmaya mecburuz. Yani sadece (işte ben size şurada yeni bir köy yaptım, artık benden birşey istemeyin) deme hakkına sahip değil devlet. Bakın yolda gelirken Şırnak’a yaklaştığımızda yepyeni binalar gördük, küçük küçük binalar. İçleri boş, yıllardan beri boş. Neden? Çünkü orada iş olanağı yok. Biz bunu da düşünüyoruz. Şimdi Başağaç’ta bunun örneğini verdik. KÖYLÜYE HAYVAN SAĞLANIYOR Köylünün bir kere eline kuzusunu, koyununu veriyoruz. Bir baş hayvanını veriyoruz. Ayrıca değişik meslekler, değişik sanatlar öğretiyoruz. Onların değerlendirmesine yardımcı olacağız. Özellikle yeni köylerde, yeni konutlarda yeni bir hayat başlayacak.” Bütün Türkiye düzeyinde bunu bir hamlede yerine getirmek mümkün olmadığını kaydeden Ecevit, Türkiye’de 35 bin 112 köy, 45 bin mezra bulunduğunu, bu kadar dağınık bir yerleşim düzeninde Türkiye’nin kalkınmasının mümkün olmayacağını dile getirdi. “Onun için köy sayısını, mezra sayısını halkın geçimini de düşünmek suretiyle azaltmaya mecburuz” diyen Başbakan Ecevit, bu yolda yeni bir atılım başlattıklarını belirterek, “Bu yıl görüyorsunuz, ben bu yaşımda köy köy dolaşarak yeni merkez köylerin, köy-kentlerin oluşumuna, yapılmasına elimden geldiğince katkıda bulunmayı görev sayıyorum” dedi. SPOR VE OYUN ALANLARI Geçen yılın Ağustos ayında Şırnak’ın Başağaç köyünün yapımına başlandığını, 27 Eylül’de bu köyü ziyaret ettiğini hatırlatan Ecevit, o sırada ortada köy olmadığını, sadece örnek bir konut ve sağlık ocağı bulunduğu belirtti. Köyün şimdi 106 konutuyla, ilköğretim okuluyla, sağlık eviyle, köy ve kooperatif odasıyla, spor ve oyun alanları ile bir toplum merkezi haline getirildiğini söyleyen Ecevit, şunları söyledi: “Spor ve oyun alanı deyip geçmeyin. Köylü çocukların, Şırnaklı çocukların isteklerinin başında oyun sahası, futbol sahası geliyor. Halkımız artık bu ihtiyaçlara yönelmiştir. Bunlar hayra alamet. Çünkü, terörün ortalığı kasıp kavurduğu bir dönemde kimin aklında gelirdi devletten futbol sahası istemek. Şimdi sıra bunlara geldi. İşte bu ihtiyaçları da inşallah kısa sürede karşılamaya çalışacağız Başağaç’ta. Tüm bu ihtiyaçlar bir yıldan az bir süre içinde tamamlanmış oldu. Ayrıca yol, su, elektrik ve kanalizasyon karşılanmış oldu. Bunda devletin gayreti kadar halkın da çalışkanlığı ve toplum bilinci etken oldu. Nitekim geçen yıl Eylül ayında Başağaç köyünün inşaat yerini görmeye gittiğimde orada erkeklerin yanı sıra Başağaçlı hanımlar da kendi gelecekleri, kendi çocukları için çalışıyorlardı, bundan kıvanç duydum. DEPREM BÖLGESİNDEKİ ŞIRNAK Şırnaklıların ne kadar toplum bilinci olduğunu yalnız Şırnak’ta değil, bundan birkaç hafta önce Sakarya’da Adapazarı’nda da gördüm. 1999’daki o büyük depremden sonra bildiğiniz gibi birçok toplum kesimleri evsiz barksız kalmış olan vatandaşlarımız için ellerinden gelen yardımı yapıyorlardı, o arada Şırnaklılar en çok ev vaat eden il haline gelmişti. Geçen gün sayın valinizle birlikte Adapazarı’na gittik. Orada Şırnaklıların parası ve el emeği ile yapılan 108 çok mükemmel evi oturulmaya açık halde gördük. Bununla iftihar ettik, Şırnaklılarla iftihar ettik. Kendilerinden önce memleketin başka köşelerinde felakete uğramış insanları gözettiğiniz için sizleri kutluyorum. Adapazarı’nda sizin ilinizin adını taşıyan o mahalleyle siz her zaman iftihar edeceksiniz.” TÜRKİYE’NİN YÜZ KARASI Başbakan Bülent Ecevit, ülke nüfusunun en yoksul kesiminin hala köylüler olduğunu belirterek, “bu, Türkiye için bir yüz karasıdır” dedi. Ecevit, “kısa bir süre içinde büyük şehirlerin bütün nimetlerini, olanaklarını inşallah köylümüzün ayağına ulaştıracağız” diye konuştu. Başbakan Ecevit, Başağaç’ta kurulan merkez-köye bir süre sonra civardaki başka köylerin de katılmaya başlayacağını belirterek, böylelikle “cazibe merkezleri” denen yerleşim birimlerinin ortaya çıkacağını söyledi. Ecevit, şunları kaydetti: “Güvenlik iyice sağlandığı vakit ülkenin daha iç kesimlerinde ise köy-kentler, yani köylüler yerlerinden olmayacaklar, ama her konuda işbirliği yapacaklar. Bütün bunları yapmak suretiyle biz köylüyü Türkiye’nin en mutlu kesimine getirmeye uğraşıyoruz, uğraşacağız. Nüfusumuzun yüzde 45’i hala köylüdür. Ama nüfusumuzun en yoksul kesimi de hala köylüdür. Bu, Türkiye için bir yüz karasıdır. Kısa bir süre içinde büyük şehirlerin bütün nimetlerini, olanaklarını inşallah köylümüzün ayağına ulaştıracağız.” MERALARIN ÇOĞU YENİDEN AÇILDI İlin en önde gelen geçim olanağı olan hayvancılığın terör yüzünden, meraların kapanması yüzünden yıllarca gerilediğini, hatta bazı yerlerde tamamen yok olduğunu belirten Başbakan Ecevit, terörün azalmasıyla birlikte meraların çoğunun yeniden açıldığını ve köylünün yeniden hayvancılığa başladığını kaydetti. Bundan çok büyük sevinç duyduğunu dile getiren Ecevit, böylelikle hayvancılığın yeniden canlandırılmış ve çağdaş düzenlemelerle daha iyi hale getirilmiş olacağını bildirdi. SERBEST SINIR TİCARETİ Meydandakilerin Habur sınır kapısı ile ilgili isteklerini dile getirmeleri üzerine “Habur’u en sona bıraktım, en sonda geleceğim Habur konusuna” diyen Ecevit, sınır ticaretinin serbestleştirilmesiyle bölge halkına yeni iş ve geçim alanları açıldığını ifade etti. Ecevit, tamircilik, lastikçilik, yedek parçacılık, lokantacılık, otelcilik gibi iş alanlarında, bu bölge ve sınırlara yakın bölge insanlarının geniş olanaklar elde etmeye başladıklarını söyledi. Ecevit, “devletin vergi gelirleri de arttı. Dış ticaretimizde artış başladı. Bu arada motorin taşımacılığıyla uğraşan 45 binin üzerinde kamyon, iş, para kazanır hale geldiler. Bu arada başlangıçta bir düzensizlik vardı. Fakat çok şükür bu Habur kapısı ve taşımacılık gitgide düzen içine alınıyor” diye konuştu. GEÇİCİ ORMAN İŞÇİLERİ Konuşması alandaki vatandaşlar tarafından yeniden kesilen Ecevit, “arkadaşlarım o konuya geliyorum. Eğer bu konuda konuşmayacak olsaydım, aranıza gelme cesaretini gösteremezdim” dedi. Daha sonra şikayet nedeninin geçici orman işçiliği olduğunu öğrenen Ecevit, köy hizmetlerindeki 47 bin işçi için kadro sağlanırken, orman işçileri için de aynı kararın verildiğini söyledi. Orman işçilerin bazılarının sorunlarının hala devam ettiğini burada öğrendiğini kaydeden Ecevit, “Ankara’ya gider gitmez bu konuyu ele alacağım” dedi. SINIRA İKİNCİ, HATTA ÜÇÜNCÜ KAPI Ecevit, şöyle konuştu: “Hükümetimiz ikinci sınır kapısının hazırlıklarını yapıyor. Belki bunu üçüncü bir sınır kapısı da izleyecektir. O bakımdan Habur’un artık ihtiyaçları karşılamaya yetmediğini biliyoruz. Onun daha batısında bir sınır kapısı daha açılacaktır. Öte yandan ham petrol dış alımı da sağlıklı yollardan büyük ölçüde artacaktır. Bölge halkının geçimini artırmanın başta gelen yolunun akaryakıt taşımacılığı ticareti olduğu biliyoruz. Bu yolu daraltmak değil, genişletmek, kapıyı daha da açmak kararındayız. Aylık 75 bin tonluk limitin 50 bine indirilmesinden yakındığınızı biliyorum, bundan ben de yakınıyorum, önümüzdeki hafta bunu Ankara’da düzelteceğiz ve yeniden daha geniş ölçüde iş yapma olanaklarına sizi kavuşturacağız.” Taşımacılığa, akaryakıt ticaretine belli bir düzenin getirildiğini belirten Ecevit, bunun eksiklerini gördükçe, bunları düzelttiklerini ve düzeltmeye devam edeceklerini söyledi. KALKINMANIN BAŞLICA ARACI: EĞİTİM Şırnak’ta eğitim alanında da büyük bir atılım olduğunu gördüğünü, ilde yatılılar dahil 221 ilköğretim okulu olduğunu belirten Ecevit, “artık aileler, anneler, babalar çocuklarını da devlete emanet ederek bu okullara gönderiyorlar. Bundan da kıvanç duyuyorum.” dedi. Eğitimin, kalkınmanın başta gelen aracı, koşulu olduğu vurgulayan Ecevit, bu nedenle çocukların en iyi şekilde eğitilmesi için de ellerinden geleni yaptıklarını ve yapacaklarını bildirdi. Ecevit, 7 ay gibi kısa bir süre içinde Başağaç köyünde yepyeni bir köyün ve yepyeni bir hayatın başlamış olmasının kendisine “kıvanç” verdiğini anlattı. VİLAYETİ ZİYARET Öte yandan, Başbakan Ecevit, Şırnaklılar’a hitabından önce de Vilayet’i ziyaret ederek Vali Hüseyin Başkaya’dan ildeki mevcut durum ve sorunlarla ilgili brifing aldı. Vali Başkaya, brifingin sonunda Ecevit’e bir plaket sundu. Başbakan Ecevit’in eşi Rahşan Ecevit’e ise yöre kızlarının dokuduğu şal-şepik hediye edildi. PARTİ OTOBÜSÜNDE KAZA Bu arada, Başbakan Ecevit’in Basın Müşaviri Cem Avcı ile TRT ve Anadolu Ajansı muhabirlerinin bulunduğu valiliğe ait aracın üzerine hareket halindeyken Başbakan Ecevit’in konuşma yaptığı parti otobüsündeki kürsü düştü. Kürsünün aracın sunroof’una düşmesi üzerine, araçta panik yaşandı. Kürsünün telefon kablolarına takılması nedeniyle aracın üzerine düştüğü anlaşıldı. Kaza, araçta hasara neden oldu. Araçtakiler başka bir araçla Başağaç köyüne geçtiler. Meydanda “Tek Umut Habur Sınır Kapısı”, “Termik Santral İstiyoruz” ve “Hastanemize Doktor İstiyoruz” şeklinde pankartlar ve dövizler yer aldı. Meydana, Atatürk ve Başbakan Ecevit’in posterleri ile Türk bayrakları ve parti flamalarının da asıldığı gözlendi. ANAHTAR TESLİM TÖRENİ Başbakan Bülent Ecevit, daha sonra Şırnak’ın Başağaç köyündeki merkezköy projesinde anahtar teslimi törenine katıldı. Ecevit, törende yaptığı konuşmada, bundan 7 ay önce bu köye geldiğinde köyün ortada olmadığını, sadece bir iki ev ve sağlık ocağı olduğunu belirterek, “fakat kısa bir süre içinde bu eser meydana geldi. Başağaç’ta yeni köy, yeni bir yaşam başladı” diye konuştu. Ecevit, şöyle devam etti: “Sadece yeni bir köy değil, çünkü uygarca yaşamanın bütün olanakları da bu köyle birlikte köylülerin kullanımına sunulmuş oluyor. Bu bakımdan bu köyün meydana gelmesinde katkıda bulunan yurttaşlarımıza şükranlarımı sunuyorum. Burası köykent değil, merkezköy. Köykentler sınır bölgelerinde sakıncalı olabilir, tehlikelere açık olabilir. Onun için sınıra yakın bölgelerde merkezköyler yöntemini uyguluyoruz. Merkezköylere zaman içinde civardan da katılımlar oluyor. Böylelikle cazibe merkezleri ortaya çıkmış oluyor. Buna mukabil güvenli olan yerlerde köykent uygulamalarına ağırlık veriyoruz. Köykentlerde köyler ve köylüler birleşmez, köylülerin hizmeti ve devletin köylülere yaptığı hizmet biraraya gelir. Bu şekilde kısa sürede pek çok şey yapılabilir.” İNŞAATLAR HIZLI TAMAMLANDI Başbakan Ecevit, çok kısa bir sürede Başağaç’taki merkezköyün meydana gelmiş olmasının devletin gücünü göstermesi bakımından kıvanç verici bir olay olduğunu belirterek, “genellikle bizde inşaatların yapım işleri uzun sürer. Vatandaşların sabrı tükenir. Burada ise devletin kendisi sabırsız davrandı ve köyün halkıyla birlikte bu eser tamamlanabildi” dedi. Bu projenin başka girişimlere de örnek olacağını ifade eden Ecevit, Türkiye’de halkın istediği takdirde başarılı hizmetlerin ne kadar kısa sürede gerçekleştirebileceğini bu eserin gösterdiğini söyledi. Ecevit sözlerini, “Başağaçlılar’a ve milletimize hayırlı olmasını dilerim” diyerek tamamladı. Şırnak Valisi Hüseyin Başkaya da 7 ay gibi kısa bir sürede konutlar, sosyal tesisler ve altyapının tamamlandığını, kış gelmeden ailelerin yarısının evlere yerleştirildiğini kaydederek, bu proje için devletin tüm imkanlarının seferber edildiğini söyledi. KÖYE DÖNÜŞE ÖRNEK PROJE Başkaya, bu projenin Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde köye dönüş açısından örnek bir proje olduğunu belirtti. Konuşmaların ardından Başbakan Ecevit, Mehmet Atay, Ali Atan, Adil Acar, Süleyman Altay ve Abdurrahman Cengiz isimli vatandaşlara konutlarının anahtarlarını verdi. Ali Atan isimli köylü de, Başbakan Ecevit’e köyün temsili anahtarını sundu. Başbakan Ecevit daha sonra Başağaç köyünün 8 derslikli ilköğretim okulunun açılışını eşi Rahşan Ecevit ile birlikte yaptı. Ecevit, okulun 1-A sınıfını gezdikten sonra çocuklara spor kıyafeti ve futbol topu dağıttı. Ecevit, köy muhtarı Süleyman Acar’a Ankara’dan getirdiği 1 kutu kestane şekerini armağan etti. Ecevit’e törenden sonra ikramda bulunuldu. | ||||
 |
|
 |
|||||||||||||||
   |
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
| Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||
 | |||||||||||||||||
