|
Ecevit: Yalova'nın görüşü hükümetin değil Kahkonen geliyor, Mayıs ev ödevini yapamadık Borç takasında IMF bekleniyor En zor ayın programı açıklanıyor |
|||
Yalova, Tütün Kanunu ve Tekele ilişkin düzenlemenin hem üretici hem de tüketiciyi zor durumda bırakacağını öne sürdü. Yalovanın sözleriyle piyasalar allak bullak Yalova, Türkiye Ziraat Odaları Birliği Başkanı Faruk Yüceli ziyareti sırasında, gazetecilerin sorularını yanıtlarken, yasaya imza atmayacağını belirterek Hazine ile anlaşmazlık konusunu şöyle açıkladı: Yüksel Yalovanın CNBC-Eye açıklamalarının tam metni Ben gerek böyle bir yasa hakkında, gerek IMFye, gerekse Dünya Bankası ile mutad görüşmelerimizde, Tütün Kanununun sıradan bir kanun olmadığını, dolayısıyla oldu-bittiye getirilemiyeceğini ve bütün maddeleri ile aklıma, vicdanıma uymayan bir kanun tasarısını imzalayıp Bakanlar Kuruluna takdim etmeyeceğimi açıkça söyledim. Bu noktada Dünya Bankasının, IMFnin (evet zaten sizin yönteminizi biliyoruz, yapacağınız iş budur, onu da biliryoruz) dediği noktada, hiç kimse kalkıp da niyet mektubu, asker mektubu, bilmem ne mektubu gibi kavramlarla haddini aşmasın. Sayısı 600 bini bulan bir kesimle ilgili, oturup da Mayıs ayına söz verdik diye çala kalem kanun hazırlanmaz. Böylesi bir kanunu Türkiyenin hafife alma hakkı yoktur. Gazetecilerin, IMFye verilen niye mektubunda üç parti liderinin de imzasının bulunduğunu hatırlatmaları üzerine, Yalova, şunları söyledi: Üç liderin imzası olabilir. Üç lider, sonuçta siyasi otoritenin başı olan kişilerdir. Bu insanlar da zaten, beni bu alanda görevlendirdikleri için, (600 bin üretici ne olursa olsun) demeyecek insanlardır. Yalova, gazetecilerin Bakan Derviş ile görüş ayrılığı olup-olmadığına ilişkin sorusunu da, Sayın Derviş ile görüş ayrılığımızın olması zaten sözkonusu olmaz ama metodoloji konusunda hiç kimse haddini aşarak, hareket etmeye kalkmasın deyişim, işin bu ana felsefesinin gerçekleşmesine yöneliktir şeklinde yanıtladı. HAZİNE İLE GÖRÜŞ AYRILIĞI Yalova, gazetecilerin Tütün Kanununda Hazine ile görüş ayrılığı olup-olmadığı ve hangi maddelerde görüş ayrılığı bulunduğuna ilişkin sorusuna da şu yanıtı verdi: Hazinenin siyasi otorite temsilcisi Sayın Derviştir. Onun ötesinde Hazine bürokratlarını karşımda taraf olarak kabul etmem. Zaten geçen dönemde siyasi otorite temsilcisinin, Hazine bürotratları tarafından yeterince algılanmayışı nedeni ile demokratik parlamenter rejimlerde görmeğe alışık olmadığımız bir üslup sözkonusu olmuştu. Görüş ayrılığı konularını sürekli görüşüyoruz. Özelleştirme Bakanı olarak aslında benden beklenilen, (herşey serbestleşsin devlet tamamen çekilsin) diye ama düzenleme yaparken, diyelim - hangi uluslararası sigara fabrikası, dünyanın neresinden, dilediği kadar tütünü getirsin, bu serbestliğin gereğidir- dersek, böyle noktalarda devletin bir sınırı koyması lazım, kendi üretimimize ilişkin karar alması lazım. Ayrıca, dünyanın falan ülkesinden kalitesine bakılmadan, tütünü Türkiyeye getirip de yatırım yapıyor, yabancı sermaye kaçmasın mantığı ile hareket edersek, sigara içiçi vatandaşı da üç beş sigara fabrikasının kucağına atmış oluruz. Hem üreticimizi teslim etmiş oluruz hem de vatandaşın sağlığı ile oynamış oluruz. O zaman Türkiyeye yapacakları yatırımın getirisi ile çiftçinin kaderi ve tüketicilerin sağlığı için ne olursa olsun demem. Bunu Derviş, IMF ve Dünya Bankasına ifade ettim. TÜTÜN YASASI BAKANLAR KURULUNA GELECEK Yalova, Türkiyenin en önemli gündem maddesinin Tütün Kanunu olacağını söyledi. Sosyolojik değişimleri algılayamayan siyaset kurumunun sonuçta olayları hep polisiye tedbirlerle, inzibati tedbirlerle çözebileceğini zannettiğini belirten Yalova, eğer iç göç hareketlerinin sosyolojik sebeplerini algılayamazsınız ya klasik çiftçi popülizminin tuzağına düşersiniz ya da klasik çiftçi düşmanlığı ile (devletin sırtında kene gibi) görerek, o kesimi dışlarsınız şeklinde konuştu. Yalova, artık 2001de tüm siyasal iktidarlar, ülkelerin yönetimlerinin sadece siyasal iktidarlarla sınırlı olmadığını bilmek zorunda olduklarını belirterek, o siyasal iktidarların demokratiuk kitle örgütleri ile uzlaşmazsa, toplum yönetimine ilişkin dayanışma içinde olmazsa, sonuçta kendisini hükümet zannedeceğini ama hükmedemediğini de göreceğini kaydetti. TÜTÜN KANUNUNDAKİ İHTİLAF Yalova, Tütün Kanununda alışılan klasik (şu bakanlıktan bir temsilci, bu bakanlıktan bir temsilci) modelinin artık demode bir model olduğunu bildiği için, TZOBun bir temsilcisinin Tekel Üst Kurulunda görev yapmasının doğru olduğunu düşündüğünü bildirdi. Yalova, şöyle devam etti: Bu konuda Hazine ile aramızda ihtilaf var. Türkiye Odalar Birliği temsilcisi, düşüncemi doğru bulduklarını ama Ziraat Odalarını anlayamadıklarını ifade etmişler. Zaten tütün kırmayan, dizmeyen klasik masa başı bürokratlarının da anlamasını beklemek doğrusu saflık olurdu. Şimdi Tütün Kanununu geciktirdiğimiz şeklinde eleştiriler gelmeye başladı. Bir bakanlık oturup da üç bürokratı ile yasa hazırlarsa ve sonra Bakanlar Kurulunda sıradan hukuki işlem muamelesi görüp de Meclise sunulursa, oradaki siyasal çoğunluğunuzla onu yasalaştırırsınız ama hayatın gerçeklerine uymayabileceğini de saptamanız lazım. O nedenle, Tekelin özelleştirme kapsamına alındığı günden bu yana meseleye çok boyutlu bakıyorum. Sadece bir özelleştirme Yüksek Kurulu kararı ile Tekeli kapsamına aldığınızı söylersiniz ama hukukta (kanunlar ihtilafı) denen bir müessese vardır. Eğer bu ülke Tekele 8 ayrı yasa ile görev vermişse, bunu siz bir tek ÖYK kararı ile kapsama aldığınızı söylerseniz, karşınıza kanunlar ihtilafı çıkar. Diğer kanunlarla verilen yetkilerin yeni yasa yapılmadan yürürlükte olduğu gerçeği ile karşılaşırsınız. Yalova, bunları aşabilmek için 2 aydır yoğun çaba harcadığını ve bunu yaparken de, başta ÖİB olmak üzere Hazine, Tekel bürokratları ve diğer kesimlerle birebir görüşmeyi gerekli bulduğunu söyledi. Bugüne kadar tüm taraflarla görüşmeye çalıştığını, kanunda ihtilaflı son iki-üç madde kaldığını ifade eden Yalova, Eğer bu ülkede 600 bin tütün üreticisi varsa, eğer bu ülkede 38 bin kişi Tekelde çalışıyorsa, 175 bin dağıtıcı, 250 bin bayii varsa, Türkiye sırf özelleştirme kavramına kendisini esir ederek, tabii ki istikrar programından taviz vermeden yapılmamalı dedi. Yalova, Dünya Bankası Türkiye Temsilcisine, Bitlisteki insanlara tütün ekmeyin dediğiniz zaman, sosyolojik anlamda bu insalara İzmir, İstanbulda akraba yanına gidin ya da ovaya-dağa mı nereye çıkarsanız çıkın demek anlamına geldiğini anlattığı belirtirken, şunları söyledi: Öyle bir zihniyeti, teslimiyetçi bir politika ile yasalaştırırsanız, sonuçta Dünya Bankasından para alırsınız, doğrudan üretici desteği dersiniz ama devlet olarak yarattığınız sosyolojik problem nedeniyle, ister güvenlik eli ile olsun, onun üç-beş katını birkaç yıl içinde hem de telafi edilemez biçimde ödersiniz. Bize hükümet olarak düşen, düzenlemelerde bu heyetlerle oturup, konuşup birlikte planlama yapmaktır. Önümüzdeki günlerde toplu şekilde TOBB, TESK, tütün ile ilgili kesimlerle biraraya gelerek ama TZOB temsilcisini yasa ile mutlaka Tütün Üst Kurulunda görevlendirerek, yasayı yapmak istiyoruz. Yalova, her noktada ilgili kesimlerle beraber fikir alışverişi yapacağını, toplumsal mutabakatı en üst noktada gerçekleştirmeye çalışacağını söyledi. DOLAR TEDİRGİNLİKLE YÜKSELDİ Yalovanın Tütün Yasasıyla ilgili açıklamaları, doların 1 milyon 200 bin liranın üzerine çıkmasına neden oldu. Sabah 1 milyon 160-170 bin lira civarında seyreden dolar, Yalovanın açıklamasının ardından serbest piyasada 1 milyon 240 bin liraya yükseldi. Böylece doların 3 günlük artışı yüzde 10u aştı. Tedirginlikle bono faizleri yüzde 100e doğru tırmanırken, borsada, İMKB-100 endeksi, gelen panik satışlarla yüzde 5 düştü ve 10.139 puana indi. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||