Güncelleme: 14:08 TS 10 May., 2001
|
|
Ankara AA |
Sivas olayları davasının tarihçesi
|
|
Sivasta Madımak Otelinin 2 Temmuz 1993te yakılması ve 37 kişinin ölümüyle sonuçlanan olaylardan sonra açılan dava, Yargıtayın bugünkü kararıyla yeni bir aşamaya geldi.
|
|
Sivas olayları ve sonrasındaki yargılama süreci şöyle gelişti:
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği, her yıl ozanı anmak için onun adına bir şenlik düzenliyordu. Daha önce düzenlenen etkinlikler, ozanın doğum yeri olan Sivasın Yıldızeli İlçesine bağlı Banaz köyünde yapılırken, 1993 yılında Sivasta yapılması kararlaştırıldı. Bunun üzerine Sivasa giden ve aralarında Şair Asım Bezirci ve Metin Altıok, ozanlar Hasret Gültekin, Nesimi Çimen ve Muhlis Akarsu ile bir çok sanatçı, semah ekipleri, dernek yöneticileri ve konuklar, Madımak Oteline yerleştiler. Aziz Nesin de şenliğe davet edilenler arasındaydı.
CUMA NAMAZININ ARDINDAN EYLEM
Aziz Nesinin Salman Rüşdinin Şeytan Ayetleri isimli kitabını Aydınlık Gazetesinde yayımlaması bahane edilerek, 2 Temmuz 1993 günü Cuma Namazının ardından çeşitli camilerden harekete geçen kalabalık, Madımak Oteli önünde toplandı. Yaklaşık 8 saat süren protesto gösterilerinin ardından Madımak Oteli ateşe verildi ve olaylar sonunda 37 kişi hayatını kaybetti.
Olayların ardından başlatılan soruşturma sonunda Kayseri DGM, sanıklardan 94ü hakkında 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanununa muhalefet, Sivas Ağır Ceza Mahkemesi sanıklardan 78i hakkında yangın çıkartarak 35 kişiyi öldürmek, 45 kişiyi öldürmeye tam kalkışmak Sivas Asliye Ceza Mahkemesi ise sanıklardan 102si hakkında 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa muhalefet suçlarından dava açtılar. Sanıklar hakkında Sivas ve Kayseride açılan üç ayrı dava, güvenlik gerekçesiyle Ankaraya alındı.
DAVA MAHKEMEDEN MAHKEMEYE
Ankarada Ağır Ceza Mahkemesi ve Asliye Ceza Mahkemesinde görülmesi gereken davaların dosyaları, ilgili mahkemeler tarafından DGMnin görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilerek Ankara DGMye gönderildi.
Ankara DGM ise Ağır Ceza Mahkemesi ve Asliye Ceza Mahkemesinden gelen dava dosyaları ile birlikte Kayseri DGMden gelen dava dosyası hakkında oyçokluğu ile görevsizlik kararı vererek, bu konudaki uyuşmazlığı çözmesi üç ayrı dava dosyasını Yargıtaya gönderdi.
YARGITAY: DGM YARGILASIN
Görevsizlik kararıyla birlikte dosyaların Yargıtaya gitmesinden sonra Yüksek Mahkeme, sanıkların eylemlerinin TCKnın 146. maddesi kapsamında değerlendirilmesine ve davaya bakmakla görevli mahkemenin Ankara DGM olduğuna karar verdi.
Dava dosyasının yeniden Ankara DGMye gelmesi ile birlikte yaklaşık 14 aylık uzun bir maraton başlamış oldu. Ankara DGMde o zaman 79u tutuklu olan 124 sanığın yargılanmasına, 21 Ekim 1993 Perşembe günü başlandı ve 18 duruşma sonunda 26 Aralık 1994 Pazartesi günü karar verildi.
ŞEVKET KAZAN, SALONDAN ÇIKARILDI
Bu arada, eski Adalet Bakanı, kapatılan Refah Partisi milletvekili ve siyasi yasaklı olan Şevket Kazan, sanık avukatı olarak duruşmalara katılma talebinde bulundu. Kazanın bu talebine müdahil avukatları itiraz ederek, bir milletvekili olarak Kazanın, Anayasaya göre, devletin anayasal düzenini bozmaya kalkışma suçundan yargılanan sanıkların avukatlığını yapamayacağını belirttiler.
Ankara 1 Nolu DGM, müdahil avukatlarının bu taleplerini haklı bularak, Şevket Kazanın, sanık avukatı olarak davaya katılma konusundaki talebini reddetti. Kazan, bu karar üzerine mahkeme salonunu terketmek zorunda kaldı.
İLK KARAR
Ankara 1 Nolu DGM, 26 Aralık 1994 günü açıkladığı kararında, 124 sanıktan 26sına, TCKnın birden ziyade kişiyi yangın çıkarmak suretiyle öldürmek fiilini düzenleyen 450/5-6 ve faili belli olmayan adam öldürme hükmünü içeren 463. maddelerine göre 20 yıl hapis cezası verdi, daha sonra olayda yazar Aziz Nesinin tahriki gerekçe gösterilerek sanıkların cezalarını 15 yıla indirdi.
Mahkeme ayrıca, 60 sanık hakkında da 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa muhalefet suçundan 3er yıl hapis cezası verirken, 37 sanığın beraatini ve davanın bir numaralı sanığı yakalanamayan eski Sivas Belediyesi Meclis üyesi Cafer Erçakmak hakkındaki dava dosyasının ayrılmasını kararlaştırdı.
Ankara 1 Nolu DGMnin kararını, dönemin Ankara DGM Başsavcısı Nusret Demiral ile müdahil avukatları, sanıkların eyleminin TCKnın idam cezası öngören devletin anayasa ve temel nizamlarını bozmaya kalkışmak hükmünü içeren 146-1. maddesi kapsamına girdiğini belirterek, temyiz ettiler.
YARGITAY: TCK 146 OLUR
Temyiz başvurularını inceleyen Yargıtay 9. Ceza Dairesi, karara yapılan itirazları yerinde görerek, olayın 146. madde kapsamına girdiğine karar verdi. Daire, sanıklardan 42sinin bu maddeye göre idam, 39 sanığında, TCKnın 146-3 maddesinde öngörülen Anayasal düzeni zorla bozmaya kalkışmaya iştirakten 5 ile 15 yıl arasında ağır hapis cezasıyla yargılanması gerektiğine karar verdi.
Yüksek Mahkeme ayrıca, davada yargılanan 25 sanığın da beraatine ilişkin mahkeme kararını onarken, 3 sanık hakkında verilen 3er yıllık mahkumiyeti de gerekçelerinin yazılmadığı için bozdu, yine 3er yıl hapis cezalarına mahkum olan 14 sanığın da beraat etmeleri gerektiğini bildirdi.
Ankara 1 Nolu DGMnin, Aziz Nesinden dolayı bazı sanıkların cezalarında ağır tahrik gerekçesiyle yaptığı indirimi de yerinde bulmayan Daire, bazı sanıklar hakkında ölen maktül ve mağdur sayısınca ayrı ayrı uygulama yapılması gerekirken, tek ceza tayini öngörülmesini de yasaya aykırı buldu.
İKİNCİ YARGILAMA
Yargıtayın bozma kararının ardından davanın yeniden görülmesine Ankara1 Nolu DGMde, 19 Kasım 1996 Salı günü başlanan davanın ikinci raundu 14 duruşma sürdü. Yerel mahkeme, bozma ilamına büyük oranda uyarak, 2 Temmuz 1993 Cuma günü Sivasta Madımak Otelinin yakılarak 37 kişinin ölümüyle sonuçlanan olayların, TCKnın 146. maddesinde düzenlenen Devletin anayasa ve temel nizamını bozma amacı taşıdığı görüşüne varmış oldu.
Mahkeme, ikinci kararında, 33 sanığı idam cezasına mahkum ederken, 4 sanığı 20şer yıl, 1 sanığı 15 yıl, 27 sanığı 7 yıl 6şar ay, 2 sanığı 5er yıl ağır, 1 sanığı ise 2 yıl hapis cezasına çarptırdı.
Ankara 1 Nolu DGM, ilk yargılama sonunda 3er yıl hapis cezasına mahkum edilen 11 sanık hakkındaki ilk kararda direnirken, 14 sanığın beraatini kararlaştırdı. Mahkeme, 6 sanık hakkındaki dava dosyasının ayrılmasına karar verirken, kararla birlikte tutuklu 4 sanığı tahliye etti.
YARGITAYDAN İKİNCİ BOZMA
Davanın tekrar temyiz edilmesi üzerine dosyanın gittiği Yargıtay 9. Ceza Dairesi, 33 sanık hakkındaki idam kararını usul yönünden bozdu. Daire, usul eksikliği olarak sanıkların nüfus cüzdanlarındaki mühürlerin okunmaması ve soyadlarındaki çelişkiyi gösterdi.
7 yıl 6 ay ağır hapis cezasına çarptırılan Muhammet Nuh Kılınç hakkındaki kararı sanığa bozmadan sonraki diyecekleri sorulmadığı için bozan Yargıtay, TCKnın 146/3. maddesine göre Anayasal düzeni zorla bozmaya iştirakten önce idam daha sonra indirim yapılarak 20 yıl ağır hapis cezasına mahkum edilen Sedat Yıldırım, Temel Toy, Ali Teke ve Durmuş Tufan hakkındaki hükümde ise bir eksiklik bulmadı. Bu sanıklar hakkındaki karar, diğer idam cezasına çarptırılan sanıklar arasındaki fiili ve hukuki irtibat bulunduğu gerekçesiyle bozuldu.
CEZADA FAZLA HESAPLAMA
Yargıtay, Yusuf Şimşek hakkındaki hükmü ise kamu hizmetlerinden yasaklanması süresinin fazla hesaplanması ve diğer idam cezasına çarptırılan sanıklar yönünden bağlantılı bularak bozdu. 2911 sayılı Yasaya göre ceza alan 11 sanık hakkındaki hüküm de bozuldu. Yüksek Mahkeme, 49 sanık hakkındaki hükmü ise onadı.
Dava dosyasının tekrar Ankara 1 Nolu DGMye gelmesinin ardından 26 Şubat 1999da davanın üçüncü kez görülmesine başlandı. Bu yargılamada, sanıklar Mevlüt Atalay, Durmuş Tufan ve Ali Kurt, pişman olduklarını belirterek, Pişmanlık Yasasından yararlanmak istediklerini söylediler.
Bu talep üzerine mahkeme, 3 sanığın Pişmanlık Yasasından yararlanıp yararlanamayacaklarının bildirilmesi için İçişleri Bakanlığına müzekkere yazdı. Müzekkerinin cevabı 26 Mayıs 2000deki celsede geldi ve Bakanlık, 3 sanığın Pişmanlık Yasasından yararlanamayacaklarını bildirdi. Ankara 1 Nolu DGM, davanın başladığı 21 Ekim 1993ten sonra 6 yıl 7 ay 26 gün süren yargılama sonunda 3. kararını 16 Haziran 2000de açıkladı. Mahkeme, bu kararında 33 sanığı idam cezasını çarptırırken diğer 15 sanık hakkında ise çeşitli hapis cezalarına çarptırdı.
MAHKEME HEYETİ TAMAMEN DEĞİŞTİ
Sivas Olayları Davası başladığı zaman Ankara 1 Nolu DGMnin Başkanı Muammer Ünsoy, üyeleri Yılmaz Çamlıbel ve Hakim Albay Ertan Urunga idi. Hakim Albay Ertan Urunganın 4. Kolordu Komutanlığı Adli Müşavirliği görevine atanmasının ardından yerine Hakim Albay Çetin Güvener getirildi. Sivas davasının ilk kararını Muammer Ünsoy, Yılmaz Çamlıbel ve Çetin Güvenerden oluşan heyet verdi. İlk karardan sonra Başkan Muammer Ünsoy, Yargıtaya üye seçilirken, Hakim Albay Çetin Güvener emekli oldu. Sivil üye Yılmaz Çamlıbel ise önce Ankara 3. Asliye Ceza Mahkemesi hakimliğine, daha sonra da Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığına atandı.
Yargıtayın bozma kararından sonra ikinci yargılamada mahkemeye, Mehmet Orhan Karadeniz başkanlık ederken, üyelikleri ise Deniz Kıdemli Hakim Albay Erman Başol ve Metin Yüksel yaptı. Çıkarılan bir yasayla askeri hakim ve savcıların DGMlerden alınmasının ardından Albay Başol, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Mahkemesine atandı ve Hakim Yüksel de heyetten ayrıldı. Davada 3. kararı ise, Başkan Karadeniz ile sivil üyeler Süreyya Gönül ve İsmail Tiryakiden oluşan heyet verdi. |
|