|
DaimlerChrysler: Yatırıma devam Yılmaz ile AP üyesi arasında tartışma |
|||
Türkiyenin önemli konumuna rağmen, yabancı sermayeden aldığı payın bu konumu ile mukayese edilmeyecek kadar düşük olduğuna işaret eden Mesut Yılmaz, ABye uyum çalışmaları içinde gerçekleştirilecek idari düzenlemelerin yabancı sermaye için istikrarın yanı sıra, güven unsurunu da getireceğine işaret etti. Dünyanın en büyük firmalarının, Türkiyeyi bir üretim merkezi olarak belirlemeye başladıklarını hatırlatan Yılmaz, bu trendin daha da artarak süreceği inancını dile getirdi. DAİMLERCHRYSLERE ÖVGÜ DaimlerChryslerin dünya devi bir kuruluş olduğunu ve Türkiyenin AB üyeliği konusunda verdiği ve vereceği desteğin ülkemiz için büyük öneme sahip olduğunu dile getiren Yılmaz, 35 yıldan beri Türkiyede faaliyet gösteren bu kuruluşun yatırımlarıyla, üretimleriyle ve ihracatıyla Türk ekonomisine çok büyük katkılar sağladığını belirtti. Yılmaz, AB üyeliğine destek veren tüm kişi ve kuruluşlara hükümet adına teşekkür etti. YABANCI SERMAYE YATIRIMLARI Yabancı sermayenin gelişmekte olan ülkelerin kalkınmasında büyük öneme sahip olduğunu vurgulayan Yılmaz, Türkiye demografik, coğrafi ve stratejik konumuyla yabancı sermaye yatırımları açısından ciddi bir potansiyele sahiptir dedi. Yılmaz, gerçeğe bakıldığında ise Türkiyenin yabancı sermaye yatırımlarından aldığı payın bu konumu ve bu konumun getirdiği avantajlarla mukayese edilemeyecek kadar düşük olduğunu söyledi. Türkiye olarak 1980li yıllarda yabancı sermayenin ülkemize gelmesini sağlayacak birçok yapısal düzenlemeyi hayata geçirdiklerini anlatan Yılmaz, son yıllarda da uluslararası tahkim başta olmak üzere ilave birtakım düzenlemeler yaptıklarını söyledi. Yılmaz, şunları kaydetti: Bugün ABye uyum çabalarımızla bütünleşen ekonomik programımızın hedefine ulaşması yabancı sermaye yatırımlarının ülkemize daha fazla gelmesi için ihtiyaç duyulan istikrarı da beraberinde getirecektir. ABye uyum çalışmaları çerçevesinde gerçekleştireceğimiz idari düzenlemeler yabancı yatırımcılar için bu istikrar unsurunun yanında güven unsurunu da getirecektir. Türkiye yabancı sermayeyi kalkınmasının temel unsurlarından birisi haline getirmek için her türlü çabayı harcamaya kararlıdır. Bu çabaların neticelerini yavaş yavaş almaya başladığımızı düşünüyorum. Dünyanın en büyük firmaları Türkiyeyi dünya geneline dönük ürünlerinin üretim merkezi olarak belirlemeye başlamışlardır. Bu trendin önümüzdeki dönemde daha da artarak süreceğine inanıyorum. Mesut Yılmaz, küreselleşmenin günümüz dünyasının inkarı mümkün olmayan bir gerçeği olduğunu belirterek, AB sürecinde kaydedilen ilerlemelerin de Türkiyenin dünya ile birlikte hareket etme kararının bir beyanı olduğunu kaydetti. ULUSAL PROGRAM, UYGULANMASI MÜMKÜN OLAN BİR PROGRAM Ulusal Programın Türkiye açısından gerçekçi, sağlam temellere dayanan ve uygulanması mümkün olan bir program olduğunu dile getiren Yılmaz, şöyle devam etti: Türkiye olarak ABye uyum sürecini ekonomik, demokratik ve idari alan başta olmak üzere birçok konuda mevcut sorunlarımızdan süratle kurtulmamıza yardımcı olacak bir fırsat olarak görüyoruz. Ulusal Programda ortaya koyduğumuz kısa ve orta vadeli hedefler Türkiyenin yapısal sorunlarından kaynaklanan belli aralıklarla tekrarlanan kriz ortamında tümüyle kurtulmasına da katkı sağlayacaktır. Bu hedeflere bir kez ulaşıldığında artık bugünkü gibi herhangi bir kriz de yaşanmayacaktır. Yılmaz, partisinin Türkiyenin bu programı çok önceden tamamlamasını ve bugüne kadar bu programın en azından kısa vadeli hedeflerinin gerçekleşmesini arzuladığını, ama maalesef ülkenin siyasi şartlarının buna izin vermediğini savundu. BÜYÜKELÇİ VURAL: EN KISA ZAMANDA AB ÜYELİĞİ Avrupa Birliği Genel Sekreteri Büyükelçi Volkan Vural, Türkiyenin hedefinin en kısa zamanda AB ile tam üyelik için müzakerelere oturmak olduğunu söyledi. Vural, seminerde yaptığı konuşmada her ülkenin tarihinde geleceği şekillendiren belli dönemler olduğunu belirterek, Avrupa ile Türkiyenin 40 yıllık ortaklık ilişkisinin Helsinki Zirvesinden sonra ABye tam üyelik için bir gelişme gösterdiğini kaydetti. Türkiyenin bir ekonomik sıkıntı yaşadığını ifade eden Vural, bu dönemde DaimlerChryslerin ülkemizde böyle bir toplantı yapmasının Türkiyeye çok anlamlı bir destek oluşturduğunu dile getirdi. ÜYELİK İÇİN KARARLIYIZ Vural, Türk hükümetinin ABye tam üyelik konusunda tam bir kararlılık içinde olduğunu vurgulayarak, Ulusal Programın hazırlandığını, bu programın çok kapsamlı bir dönüşüm projesi olduğunu belirtti. Ulusal Programın sadece ekonomik değil, siyasi bir proje olduğunu da vurgulayan Vural, programın herşeyden önce siyasi anlamda düşünce ve ifade özgürlüğünü geliştirmeyi, bireysel hak ve özgürlükleri artırmayı, hukuk sisteminin daha iyi işlemesini, yargının bağımsızlığını geliştirmeyi, devlet ve birey ilişkilerini yeniden düzenleme gibi pek çok konuyu kapsadığını kaydetti. KOPENHAG KRİTERLERİ Bu program ile Anayasada, siyasi partiler yasasında, radyo ve televizyonla ilgili düzenlemelerde ve düşünce ve ifade özgürlüğü ile alanlarda pek çok konunun AB normlarına yaklaştırılacağına işaret eden Vural, şöyle devam etti: En kısa zamanda Kopenhag kriterlerini yakalamak istiyoruz. Türkiyenin uyguladığını ekonomik program AB ile uyum sürecinde Ulusal Programda yer alan yapısal tedbir programlarıdır. Çıkarılan yeni yasalar da yapısal tedbir programının bir parçasıdır. Hükümet, Ulusal Programı bir yıl içinde önemli ölçüde tamamlamayı hedeflemektedir. Türkiyenin hedefi en kısa zamanda AB ile tam üyelik için müzakerelere oturmaktır. Türkiye Ulusal Programını yaşama geçirmekle yeni bir kimliğe kavuşacaktır. İNSAN HAKLARINDA AVRUPA İLE REKABET Vural, Türkiyenin insan hakları, hukukun üstünlüğü, demokrasi performansı, kuralları oturmuş serbest piyasa anlayışı ile Avrupa ülkeleri ile rekabet edebilecek bir ülke konumuna getirileceğini, böylece yabancı sermayenin ülkeye girişinin de artacağını anlattı. Ulusal Programın hayata geçirilmesiyle Türkiyedeki tüm değerler sisteminin AB normları ile uyumlu hale geleceğini belirten Vural, bunun önemli bir yapısal değişim sağlayacağını söyledi. Büyükelçi Vural, Türk hükümeti ve bürokrasisinin bu hedeflerin gerçekleşmesi amacıyla hızlı bir çalışma içinde olduğunu vurgulayarak, ancak bu programın sadece hükümetin değil, ülkedeki tüm kesimlerin katkısı ile sağlandığını belirtti. Volkan Vural, Ulusal program Türkiye açısından ortak bir iradenin ürünüdür dedi. Önümüzdeki kısa dönemde siyasi alanda öncelik taşıyan yasaların gözden geçirileceğini de ifade eden Vural, bu çalışmaların tamamlanmasıyla Türkiyenin daha özgür, daha katılımcı daha güvenli, daha mutlu ve refah içinde bir ülke olacağını bildirdi. | ||||
Ergenekonda 16 kişi daha gözaltında | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||