|
4 Nisan Ekonomik kriz nedeniyle İstanbul’da Mahmutpaşa esnafının yürüyüşüyle başlayan eylemler sürüyor. Bu kez de Tahtakale esnafı yürüdü. Erzurum’daki esnaf yürüyüşünde ise 7 kişi gözaltına alındı. |
![]() ![]() |
![]() ![]() ![]() |
|||
![]() |
![]() |
|||||||
|
|||||||
![]() |
Esnaf protestolarının en ilginci Ankarada Başbakanlık binasının önünde yaşandı. Habercilerin görüntü almak için beklediği bölüme gelen bir esnaf tam Başbakan Bülent Ecevit binadan çıkarken Sayın Başbakanım, ben bir esnafım diye bağırıp elindeki yazar kasayı fırlattı. Adının Ahmet Çakmak (34) olduğu öğrenilen protestocu esnaf, Başbakanlık Koruma Müdürlüğü polislerince gözaltına alındı. Ahmet Çakmakın Mamakta çiçekçilik yaparken kahvehane açtığı ve dolar dalgalanmaya bırakılmadan önce 6 bin dolar borç aldığı ortaya çıktı. Ankarada bir başka esnaf eylemi de çoğunlukla mobilya atölyelerinin bulunduğu Sitelerde yaşandı. Esnaf ekonomik kriz nedeniyle işlerinin durmasını Samsun yolunda yürüyüş yaparak protesto etti. Trafiği bir süre engelleyen esnaflar, aralarından seçtikleri 20 temsilciyi Ankara Ticaret Odası Başkanı Sinan Aygünün başkanlığında hükümet yetkilileriyle görüşmek üzere Başbakanlık binasına gönderdikten sonra dağıldı. Ancak daha sonra bir grup esnaf yeniden toplanıp Ankara İl Defterdarlığı ve Vergi Dairesi Müdürlüğüne gidip binayı taşladı. Eylemci esnafın attığı taşlarla binanın camları kırıldı. İSTANBULDA ESNAF YÜRÜYÜŞLERİ İstanbulda esnaf yürüyüşü vardı. Mahmutpaşa esnafının ardından, kentin bir başka tarihi semtinin esnafı da sokağa döküldü. Esnaf durma, birbirine sahip çık, Hükümet istifa sloganları atarak Eminönü meydanındaki İstanbul Ticaret Odasına kadar yürüyen esnaf, burada alkışlı protestoyla eylemine devam etti. Aralarından seçtikleri beş temsilci binaya girip İTO Başkanı Mehmet Yıldırım ile görüştü ve sorunlarına çözüm bulunmasını istedi. Görüşmenin ardından esnaf temsilcilerini bina kapısına kadar uğurlayan Yıldırım, Ben sizin yanınızdayım, sizinle beraberim dedi. Esnaflar toplu halde Tahtakaleye yürüyüp olaysız şekilde dağıldı. İstanbul bir başka protestoya da sahne oldu. Alibeyköy işyeri bulunan esnaflar, sabah saatlerinde dükkanlarını açmayarak Cengiz Topel Caddesi üzerinde toplanmak istedi. Güvenlik kuvvetlerinin burada toplanmasına izin vermediği grup, daha sonra Alibeyköy Meydanında biraraya geldi. Hükümet istifa, Derviş Amerikaya yazılı pankart açan ve Devlet Bakanı Kemal Dervişin at üzerinde temsili kovboy maketini taşıyan grup, hükümet aleyhine çeşitli sloganlar attı. Eyüp Ticaret Odasına yürümek isteyen esnaf grubu, polisin buna izin vermemesi nedeniyle bir basın açıklaması yaptıktan sonra dağıldı. Gösteri sırasında polise direniş gösteren bazı kişilerin gözaltına alındığı öğrenildi. Bu arada, Alibeyköyde bulunan işyerlerinin, gösterinin tamamlanmasına rağmen açılmadığı görüldü. Bir başka gözaltı da Erzurumda yaşandı. Gürcükapı esnafı ekonomik krizi protesto etmek için yürüyüş yaptı. Pankartlar taşıyıp slogan atan esnaflar, polisin uyarısına karşın yürüyüşe devam etmek isteyince, yedisi gözaltına alındı. KAMYONCULAR DA EYLEM YAPTI Mersindeki eylem ise kamyonculardan geldi. Akaryakıt zammını portesto eden şoförler yol kapattı. Kamyon şoförleri sabah saatlerinde mersin-adana karayolu üzerinde toplanmaya başladı. Sayıları yaklaşık bini bulan kamyon şoförleri ATAŞ kavşağında araçlarını durdurarak yolu trafiğe kapattı.Kısa bir süre sonra çevik kuvvet eylem yerine giderek protestocu şoförlerden araçlarını yol üzerinden kaldırmalarını istedi. Şoförler de hükümetin istifasını isteyen sloganlar attı. Daha sonra yolu trafiğe açan kamyoncular, yakındaki nakliyeciler sitesinde biraraya gelerek eylemlerini sürdürdü.. SÜT BANYOSUYLA PROTESTO Burdurda ise süt üreticileri eylem yaptı. Günde 450 bin ton süt üretimi yapan Burdurlu üreticiler süt alım fiyatını 200 bin liradan 175 bin liraya düşüren şirketleri süt banyosu yaparak protesto etti. Sütün kelimenin gerçek anlamıyla sudan ucuz olduğuna dikkat çeken üreticiler, su yerine süt banyosu önerdi. ÖZKAN, ASO, ATO BAŞKANLARI İLE SİTELER ESNAFINI KABUL ETTİ Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan, Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zafer Çağlayan, Ankara Ticaret Odası (ASO) Başkanı Sinan Aygün ve beraberlerindeki Siteler esnafını kabul ederek, bir süre görüştü. Yaklaşık bir saat 45 dakika süren kabulün ardından ASO Başkanı Zafer Çağlayan yaptığı açıklamada, toplumun daha fazla dejenere edilmemesi gerektiğini belirterek, şunları kaydetti: Krizin kırkı çıktı, kriz hala çıkmadı. Hepimizin içinden yürümek, bağırmak geliyor. Ama çözüm değil. Bu tür yürüyüşlerdeki tahrikler ülkeyi başka noktalara götürür. Biz bütün sorunların demokrasi içinde çözüleceğine inanıyoruz. Durumun normala dönmesi için geçmişte alınan kararların yeniden gözden geçirilmesi lazım. Çünkü Türkiye 3-4 ay önceki noktada değil. SSK primlerine zam yapmayı bırakın, bu yükün azaltılması noktasına gelindi. Bırakın ek vergiler getirilmesini, mevcut vergi yükünün azaltılması gerekiyor. Hükümetin kaybolan güveni yeniden tesis etmesi gerektiğini anlatan Çağlayan, tabii ki, güvenin yeniden tesisinin çok kolay olmadığını bizim kadar kendileri de çok iyi biliyorlar. Dolayısıyla kendilerine geçmişte tanınan kredinin, şimdi kolay tanınmayacağını biliyorlar. O güveni tesis edecek tutum ve davranış içinde bulunmaları gerekiyor diye konuştu. Mali sektöre de çağrıda bulunan Çağlayan, bu tür sorunların reel sektör ve mali sektörle birlikte çözülmesi gerektiğini söyledi. Sanayici ve esnafın banka kredilerini ödeyemez durumda olduğunu ifade eden Çağlayan, bu faiz yükünden dolayı bankaların ellerinde çalışmayan fabrikalar ve makinaların olacağını, bankaların da kendi sorunlarını çözemeyeceğini ileri sürdü. Çağlayan, hatta züğürt ağa konumuna düşebilirler dedi. Sanayicilerin ve esnafın kredi ve faizlerini mevcut kanunlarla ödeyemeyeceğini belirterek, bu sorunun çözülmesi için konuya işlerlik kazandırılması gerektiğini kaydetti. Programın bir hafta içinde açıklanacağını belirten Çağlayan, sorunların çözülmesi için reel sektörün, mali sektörün ve siyasilerin birlikte hareket etmesi gerektiğini söyledi. SALDIRIYI SİYASİLERE YAPMAYALIM ABDnin 8 trilyon dolarlık bir ekonomiye sahip olduğunu hatırlatan Çağlayan, ABDnin 12 bakanla yönetildiğini, Türkiyenin ise 36 bakanla yönetildiğini belirterek, Türkiyenin 36 bakanla krize girdiğini ifade etti. Bakanlık sayısının düşürülmesi gerektiğini savunan Çağlayan, her türlü saldırının da siyasilere yapılmaması gerektiğini, sorunların çözüm yerinin TBMM olduğunu söyledi. Çağlayan, bir gazetecinin ek vergiye ilişkin sorusunu da şöyle yanıtladı: Bırakın ek vergi getirilmesini, mevcut vergi yükünün azaltılması gerekiyor. Aksi halde ek vergi düşüncesi içinde olanlar, uygulayacakları o ek vergilerin altında ezilirler. Bunun altından kalkamazlar. Çağlayan, daha sonra Siteler esnafı temsilcilerine tahriklere gelmemeleri çağrısında bulunarak, bu ülke hepimizin, başka Türkiye yok dedi. ATO BAŞKANI AYGÜN ATO Başkanı Sinan Aygün de bugün Sitelerde tasvip etmedikleri bir olay yaşandığını belirterek, bunun üzerine Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan ile görüştüklerini, sıkıntılarını anlattıklarını söyledi. Aygün, sıkıntılarını şöyle özetledi: Bağ-Kur ve SSK primlerinde ödeme kolaylığı getirilmemesi, üyelerimizin evine icra gelmesi, SSK primlerinin yüzde 48 oranında artırılması ve 30 Mart tarihinde sona ermiş olan ödeme kolaylığının ekonominin içinde bulunduğu ortamdan dolayı bankaların uyguladığı yüksek faizden dolayı ödenememesi. Bu sürenin uzatılmasını talep ettik. Sayın Özkan, (kredi faizlerinin düşürülmesi gerektiğini) söyledi. (Bakanlar Kurulunda görüşüp, ödemenin 30 Nisana kadar uzatılması üzerinde çalışılacağını) söyledi. Arkadaşlarımız Sayın Özkan ile birebir görüşerek sıkıntılarını dile getirdiler. Buradan umutlu ayrılıyoruz. Özkandan önümüzdeki hafta Perşembe gününe kadar belirsizliğin kalkacağı ve programın açıklanacağı mesajını aldık. Şu anki sıkıntı güven sıkıntısıdır. Özkan, (hükümete güven duyulması gerektiğini) söyledi. Biz de (hükümete güven duyduğumuzu, programda reel sektörün önünü açacak, üretimi artıracak maddeler varsa biz de programa sahip çıkacağımızı) belirttik. Bu sürecin geçilmesi gerekiyor. Perşembeye kadar sabırlı olmamız gerektiğini düşünüyoruz. Halkbankın kredi faizlerinin düşürülmesi yönünde bir çalışma olup olmadığının sorulması üzerine Aygün, şunları söyledi: Zaten dün Maliye Bakanı ile görüştüm. Bunu çok uygun karşıladı. En önemli sorunumuz. Bağ-Kurdan dolayı esnafın evine, işyerine haciz geliyor. Ödeme kolaylığı getirilmesini istedik. Bugün Sitelerdeki gösterinin bir toplumsal patlama olarak değerlendirildiğinin hatırlatılarak, bu konuda hükümetin bir endişesini hissettiniz mi sorusu üzerine Aygün, şunları kaydetti: Hayır bir endişe dile getirmediler. Konunun vahametini anladıklarını ben bir kez daha gördüm. Sunduğumuz her maddede bize hak verdiler, bizden sabır istediler. Gelecek hafta ekonomik program açıklanacak, Halkbank kredi faizlerinin biraz daha aşağıya çekilmesi, vergi ödemesi kolaylığının 30 Nisana kadar uzatılması, SSK primlerinin de yeniden gözden geçirilmesi gerekiyor. Ek vergiye ilişkin bir başka soruya karşılık da Aygün, Maliye Bakanının da ek vergi getirilmeyeceğini söylediğini bildirdi. SİYASİLER GÜVENİLİR İMTİHAN VERMİYOR İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (İESOB) Başkanı Cemal Tercan, Türkiyenin yangın yerine döndüğünü belirterek, Başbakan Sayın Bülent Ecevit hemen televizyona çıkıp, millete inandırıcı olarak ne yapılması gerektiğini açıklamalı dedi. Türkiyenin içinde bulunduğu kriz döneminde esnaf ve sanatkarların durumlarının değerlendirilmesi amacıyla olağanüstü toplanan Başkanlar Meclisinin açılışında konuşan Tercan, dolar ve markın hızlı çıkışıyla Türk insanının ve Türk lirasının sürekli kayba uğradığını bildirdi. Hükümetin 13 ay önce uygulamaya koyduğu istikrar programına kendileri gibi Türkiyedeki tüm kesimlerin destek verdiğini belirten Tercan, gelinen noktada, hazinenin iflas ettiğini savundu. Tercan, ekonomideki krizin en çok, işçi, memur ve esnaf olarak nitelendirilen orta direği yıktığını öne sürerek, şunları söyledi: Orta direk Cumhuriyet tarihi boyunca böyle bir darbe yememişti. Esnaf ve sanatkarlar yediği darbe ile şaşırmış durumdadır. Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş, 41 gündür ortada olmayan program ile uğraşırken, bir takım çevreler de Dervişi yeme senaryolarına başladı. 15 günde, 15 kanun Meclise getirilerek çıkartılmalıdır. Siyasiler güvenilir imtihan vermiyor. Türkiyenin şu anki tek meselesi güvendir. Başbakan Sayın Bülent Ecevit, hemen televizyona çıkıp, millete inandırıcı olarak ne yapılması gerektiğini açıklamalı ve semalarımızdaki karabulutları dağıtmalıdır. Ankarada bugün Siteler semtindeki esnaf yürüyüşü ve Başbakanlık binası önünde yaşanan yazar kasa atma olaylarından büyük üzüntü duyduğunu belirten Tercan, Oda başkanları olarak akli selim ile hareket ederek, içinde bulunduğumuz sorunları hükümete nasıl anlatacağımız konusunda başkan arkadaşlarımdan öneri ve çıkış yolu için de fikir bekliyorum diye konuştu. DİĞER KONUŞMALAR Ayakkabıcılar Odası Başkanı Tahsin Güzel, krizden dolayı Işıkkentteki sitede 3.400 dükkandan 2.200ünün kapandığını ifade etti. Güzelin yollara dökülmeden, sorunu çözelim önerisine, toplantıya katılan bazı birlik başkanları Ekonomiyi biz mi batırdik, esnafı biz mi bitirdik. 1 günlük kepenk kapatalım diye çıkıştı. Buca Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Mehmet Ali Susam, 24 İzmir milletvekilinin katılacağı bir toplantı ile sorunlarını aktarmayı ve bunu hükümete götürmeyi önerdi. Kuyumcular Odası Başkanı Mevlüt Özer de, esnafın sokağa dökülmesinin, provoke edilebileceğini, bu nedenle konfederasyon ile sorunun çözülmesi yanında olduklarını açıkladı. Oda Tamirciler Odası Başkanı Necdet Hepcan, esnafın bir lira bile vergi verecek durumu kalmadığını savunarak, Sokağa dökülmekten utanmıyoruz. Krizden en fazla etkilenen kesimler arasında oto tamircileri geliyor. Üyelerimizi zor durduruyorum dedi. Karaburun Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Mehmet Ümit Soydan, 1 gün süreyle kontak ve kepenk kapatma önerisinde bulundu. Lokantacılar Odası Başkanı Adil Müftüoğlu da, sorunların hükümet tarafından 1 hafta 10 gün içinde çözüleceğine inandığını kaydetti. Şoförler ve Otomobilciler Odası Başkanı Sedat Öner, İzmirdeki taksilerin yüzde 95inin Likid Petrol Gazı (LPG) ile çalıştığını, aldıkları son zamdan sonra LPGye yüzde 104 zam geldiğini belirtti. İESOB Başkanı Tercan, başkanların görüş ve önerilerini aldıktan sonra yaptığı konuşmada, esnafın tüm sıkıntılara rağmen sağduyu ile hareket edeceğini, Canı burnunda olmasına rağmen sokağa çıkmadan sorunu çözeceğini dile getirdi. Tercan, Cuma günü Ankaraya giderek konfederasyon Başkanı Derviş Gündaya sorunları aktaracağını söyledi. HÜKÜMETİ, ATAYA ŞİKAYET ETTİLER Şanlıurfadaki 29 sivil toplum örgütü temsilcileri, ülkede yaşanan ekonomik krizi Ataya şikayet ettiler. Şanlıurfa Ticaret ve Sanayi Odasında biraraya gelen 29 sivil toplum örgütü temsilcileri, yaşanan ekonomik krizi değerlendirdi. Daha sonra Sarayönü Caddesinden Atatürk Bulvarına kadar yürüyen sivil toplum örgütü temsilcileri, Vilayet önüne gelerek, Atatürk anıtı önünde saygı duruşunda bulundular. Burda Vali Muzaffer Dilek, aracıyığıyla Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezere iletilmek üzere hazırlanan ortak metin, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İsmail Demirkol tarafından okundu. Demirkolun Atatürk anıtına dönerek Hükümeti size şikayete geldik diyerek görüşlerini şöyle dile getirdi: Bizler Şanlıurfanın işçi, işveren, serbest meslek, tarım, esnaf ve sanatkar kesimlerini temsil eden kuruluşların başkanları olarak paramızı pul eden, Türk lirasını sizin bıraktığınız değerden bir milyon defa değer kaybına uğratan, işvereni üretimden caydırarak işyerini kapattıran, işçisini çalıştıramaz hale getiren, zamanımızın itibarlı kesimi devlet memurunu ailesini geçindiremeyeceği için kız verilmez duruma düşüren, rüşvete, talana, soyguna dur diyemeyen, yapanların mal varlıkları yerlerinde durarken ceremesini bize çektiren, kayırmacılıkla sosyal dengeleri bozan, ekonomiyi çıkmaza sokan, düzeni sarsan, hastalarımızı ilaç alamaz hale getiren, güçlü Türkiyeyi ele muhtaç duruma düşüren, iç çekişmeler yüzünden bölge liderliğine uygun yönlendirmeler, saygınlık, etkinlik bir yana dünyadaki olaylardan gelişmelerden ülkemizi bihaber duruma düşüren, çiftçimizi 4 kilogram buğdayla 1 litre mazot, 2 kilogram buğdayla 1 kilogram gübre alabilecek noktaya getirerek ekim yapamaz hale getiren, nakliyecimizin tekerini durduran, bölgelerarası kalkınmışlık farkını azaltacağım derken yaptığı plan ve teşviklerle bu farkı uçurumlaştıran, özellikle yaşadığımız son ekonomik krizle bütün ülkeyi fakirlikte birleştiren, maalesef insanımızı sosyal patlama noktasına getiren, basiretsiz yöneticilerimizi size şikayete geldik. Üstelik bugüne gelmemizde hiç sorumlulukları yokmuş gibi hala yerlerinde oturuyorlar. Ama biz Cumhurbaşkanı seçimiyle başlayan değişimi sürdüreceğimizi size vaat ediyor, her nekadar biz, yöneticilerimize güvenmiyor isekte, sizin Türk Halkına güveninizin sürmesini istiyoruz. Grup aralarından seçtikleri 4 kişilik temsilciyle Vali Muzaffer Dilekin makamına giderek hazırladıkları metni sundular. KRİZLERİN BAŞ SORUMLUSU IMF, DÜNYA BANKASI VE ÜLKEYİ YÖNETEMEYEN HÜKÜMETLERDİR Narlıderedeki kamu çalışanları ve işçi temsilcileri yaptıkları ortak basın açıklamasında, Türkiyede arka arkaya yaşanan krizlerin baş sorumlusunun IMF, Dünya Bankası ve ülkeyi yönetemeyen hükümetler olduğunu ileri sürdü. Belediye-İş, Tüm Bel-Sen, Eğitim-Sen, Esnaf ve Sanatkarlar Odası, Ticaret Odası Narlıdere temsilcilikleriyle Narlıdere Halkevi, Alevi-Bektaşi Kültürünü Yaşatma Derneği ve Sağlık Emekçileri Sendikası İzmir Şubesi tarafından yapılan ortak açıklamada, Türkiye bütçesinin sosyal devlet olma gereklerini yerine getirme anlayışından uzaklaştığı öne sürüldü ve Çalıp çırpanlar elini koluna sallayarak gezerken, krizin faturası işçi, memur, çiftçi, köylü ve küçük esnafa çıkarılmaktadır denildi. Türkiyede ardı ardına yaşanan krizlerin baş sorumlusunun IMF, Dünya Bankası ve ülkeyi yönetemeyen hükümetler olduğu öne sürülen açıklamada, şu görüşlere yer verildi: Batık bankalar tasfiye edilmeli, sorumlulardan hesap sorulmalıdır. Örgütsüz ve ucuz emeğe dayalı ekonomi politikalarından vazgeçilmelidir. Özelleştirme ve işten çıkarılmalar durdurulmalıdır. Kamu arazileri (kaynak paketi) adı altında satılmamalıdır. Zorunlu tasarruf birikimleri piyasa rayicinden nemalandırılarak, hak sahiplerine nakden ödenmelidir. ÇORUMDA MEMURLARIN İŞ BIRAKMA EYLEMİ Çorumda memurlar, yarım saatlik iş bırakma eylemi yaptı. Alınan bilgiye göre, Emek Platformunun yurt genelinde gerçekleştirdiği iş bırakma kapsamında Çorum Belediye binası yanındaki Havuzlu Parkta toplanan memurlar, 17.00-17.30 saatleri arasında iş bırakma eylemi yaptı. Memurlar adına basın açıklamasını okuyan Emek Platformu Çorum Dönem Sözcüsü Mehmet Patlar, IMF ve Dünya Bankası direktifleriyle hareket eden hükümetin, yaşanan krizi sözde ulusal programla atlatmaya çalıştığını belirtti. Temel politikalar değişmediği sürece yeni programın başarıya ulaşma şansının olmadığını savunan Patlar, Kılavuzu IMF olan politikaların sonu yine kriz olacaktır dedi. Memurlar, açıklamanın ardından olaysız dağıldılar. | ||||
![]() |
|||
![]() |
|||
![]() |
|||
![]() |
|
![]() |
|||||||||||||||
![]() ![]() ![]() |
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||
![]() |