Home page
Haber Menüsü


 
Siyaset şekerlemeleri
 
Günlerimiz hep olumsuz, iç karartıcı haber ve olaylarla dolu. Ha bire siyasetçileri eleştirip duruyoruz. Bugün biraz farklı olmak istiyorum.
 
Şükrü Küçükşahin / Ankara
NTV-MSNBC
 
6 Ocak—  Kimi neşeli, kimi muziplik içeren, hepsi gerçek ve kahramanları siyasetçiler olan birkaç olayı yazmak istiyorum.

   
 
       
    MSNBC News Muhalefetin eksikliği
 
NTVMSNBC Reklam  
 

 
TÜRKÇÜ’YE YAKIŞAN İSİM
       Son dönemde, birçok MHP’li ünlünün isim veya soyad değiştirdiğini öğreniyoruz. Bunlardan, hiç bilinmeyen bir tanesini de ben yazayım. Olayımızın kahramanları MHP’li Devlet Bakanlarından Abdülhaluk Çay, ANAP Grup Başkanvekili Yaşar Dedelek ve önceki adı Arap Maraş olan eski bir bakanla ilgili. Onun açık kimliği yazının sonunda ortaya çıkacak. Bu üç ismin de ortak özelliği 1970’li yıllarda MHP saflarında birlikte mücadele vermeleri.
       Aynı yıllarda her üç isim de İstanbul Kadıköy Türk Ocağın’nda oturup sohbet ediyorlar. Sohbet, isimler konusuna geliyor. Çay, “Arap’cığım bir Türkçü’nün adının Arap olması sana garip gelmiyor mu?” türünden esprili bir söz ortaya atıyor. Sohbet bu konuya kaydırılıyor. Sonuç: Arap ismi bir Türkçü’ye yakışmaz; değiştirilmeli. Karar alınınca yol belli oluyor. Mahkemeye gidilecek isim değiştirilecek. Peki yeni isim ne olsun? Çare Çay’da: “Arap’cığım bir Türkçü’ye yakışacak isim Gökhan olur.”
       Bu isim benimsenince mahkemeye gidildi ve Arap adı Gökhan olarak değiştirildi. Kim bu Gökhan Maraş: ANAP Kırşehir eski Milletvekili, Yılmaz’ın ilk kabinesinde Kültür Bakanı olan, şimdi Meclis dışında kalmış olan bir siyasetçi.
       
OKUYAN, PROLETER HALK DEVRİMİ YAPACAK
       Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Okuyan’ın, İş Güvencesi Yasa Tasarısı nedeniyle işverenlerle arası son günlerde biraz limoni. İşverenler her platformda kendisini eleştiriyor, şikayet ediyorlar. Geçtiğimiz günlerde ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz, partili arkadaşları ile sohbet ederken, 7 Ocak Pazar günü Egeli işadamları ile buluşacağını söyledi. Okuyan’a, işverenlerle arasındaki limoni durumu da ima edercesine “Sen de gelsene” dedi. Okuyan hemen üstüne atıldı: “Tamam geliyorum; ama bana laf atan olursa, çıkar ağzıma geleni söylerim. Ben doğruları yapıyorum” dedi.
       Konuşmaya tanık olanlar bazı milletvekilleri, eski bir MHP’li olan Okuyan’a, “Yahu, kabinenin en solcusu sen oldun” diye takıldılar. Okuyan da esprili bir yanıt verdi: “Ne yapalım bazıları görevlerini unuttu. Biz Demokratik Proleter Halk İktidarını kurana kadar mücadelemizi sürdüreceğiz.”
       
ÖKSÜZ, İSMET İNÖNÜ’YE BENZEDİ
       Bakanlar Kurulu’nun geçen perşembe günkü toplantısında, denizcilik sektörünün sorunları da gündeme geldi. Emlak Bankası’nın kefil olarak, Alman bankalarına ödemek zorunda kaldığı yaklaşık 300 milyon dolarlık kredinin, kullanan denizci firmalardan geri alınması konusu gündeme geldi. Bu kredinin 7 yılda ve faizsiz olarak geri ödenmesi önerisi getirildi. MHP’li Faruk Bal ile ANAP’lı Yaşar Okuyan bu öneriye sert muhalefet etti. Öneriyi savunanlardan biri de doğal olarak, denizcilikten sorumlu MHP’li Devlet Bakanı Ramazan Mirzaoğlu’ydu.
       Okuyan, toplantı sonrasında Mirzaoğlu’nun yanına gitti, eski dava arkadaşlığının rahatlığı ile konuştu; “Sana ne oldu be. Bunu bizimkiler önerseydi, neler söylerdin. Bakıyorum da iyi adapte olmuşsun” diye takıldı. Okuyan, hızını alamadı, özelleştirmelerde şaibe olduğunu, peşkeş çekildiğini sık sık dile getiren Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz’ü görünce, onun da eski dava arkadaşı olduğu için, çok samimi bir uslupla, “Ne o, sen de hiç sesini çıkarmadın. Bunu bizimkiler getirseydi, ne peşkeş çekmemiz, ne hırsızlığımız kalırdı. Niye karşı çıkmıyorsun bu öneriye. Tabii dışarda konuşmak kolay” mealinde konuştu.
       Enis Öksüz, biraz da kendini kurtarmak için, “Yahu Yaşarcığım, duymamışım” diye yanıt verdi. Okuyan da sözünü esirgemedi: “Tabii işine gelmeyince İsmet İnönü olursun; kulağın duymaz.”
       
BAYAN TAYAN’DAN İYİ TESPİT
       Anayasa Komisyonu Başkanı Turhan Tayan, Anayasa değişikliği paketi konusunda, cuma günü Adalet Bakanlığında yapılan toplantıdan sonra, Bakan Hikmet Sami Türk’le birlikte basının önüne çıktı. Türk, kısa bir açıştan sonra sözü Tayan’a verdi. Tayan, uzun uzun konuştu; ama doğrusu birşey demedi. Biz gazetecilere perde arkasına bakmak düştü. Tayan’ı da ziyaret ettik. Bize ilk söylediği, “Basın toplantısında epeyce konuştum” oldu. Ben, “Evet çok konuşup, az şey söylemeyi iyi başardınız” diye takıldım. Sözlerime kahkaha ile yanıt verdi. Sebebini de şöyle açıkladı: “Yahu haklısın galiba, basın toplantısından sonra bizim hanım (Güngör Tayan) aradı. Eski bir siyasi önderimizi kast ederek, ‘Turancığım, onunla beraberliğin sendeki izleri hala duruyor. Sen de sonunda, onun gibi, çok şey söyleyip, birşey dememeyi öğrendin” dedi. Bu yanıta sevinen gazeteciler olarak hemg üldük, hem de Güngör Hanım’ı çok takdir ettik. Ama ben bununla da yetinmeyip, hep güleryüzlü görmeye alışık olduğum Güngör Hanım’ı telefonla arayarak, kendisini kutlamayı ihmal etmedim. “Böylesi fırçalarınızı lütfen sürdürün, bize yardım etmiş olursunuz” diye espiri yapmayı da ihmal etmedim.
 
       
    TOP5 Ergenekon’da 16 kişi daha gözaltında  
     
 
  NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u  
 

Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz?
hayır   1  -   2  -   3  -   4  -   5  -  6  -  7  kesinlikle

 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler |
Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları