| | |
Verheugen, Ordunun MGK kanalıyla siyasetteki rolünden, insan haklarına ve azınlık haklarına saygıdaki yetersizlikten endişe duymaya devam ediyoruz dedi ve Türkiye, Kürtlerin durumunu geliştirmeli ve olağanüstü hale (OHAL) son vermelidir ifadesini kullandı.
Helsinki sürecinin ilk olumlu sonuçlarının ve siyasi reform iradesinin görülmeye başlandığını, bu sürecin Türk kamuoyunda ABye tam üyelik koşullarının tartışmaya açılmasını sağladığını anlatan Verheugen, TBMM İnsan Hakları Komisyonunun işkence raporunun somut örnek teşkil ettiğini belirtti. Türk hükümetinin insan haklarını geliştirmeye yönelik önlem programları ve girişimleri hakkında bilgi veren Verheugen, bunların somut şekilde hayata geçirilmesinin büyük önem taşıdığına değindi.
REFORMLAR
Katılım Ortaklığı Belgesinde komisyonun kısa ve orta vadeli öncelikleri belirlediğini ifade eden Verheugen, bunların, Türkiye tarafından ulusal program çerçevesinde gerçekleştirilmesi gereğinden söz etti ve Türkiye ile mali işbirliği, bu öncelikler çerçevesinde belirlenecek dedi. Belgede, siyasi açıdan Türkiyenin Kopenhag kıstaslarına uyması için gerekli temel reformların belirlendiğini söyleyen Verheugen, bu reformların fikir özgürlüğüne anayasal güvence, idam cezasının kaldırılması, işkenceye son verilmesi, askerlerin rolünün demokratik topluma uyumlu hale getirilmesi, OHALin kaldırılması, etnik azınlıklara kültürel haklar tanınması gibi unsurlar içerdiğini anlattı.
Verheugen, genel anlamda ABnin genişlemesinin olumlu etkilerinin gözlemlendiğini, Orta ve Doğu Avrupada yeni demokrasiler doğduğunu, adayların demokratikleşme reformlarını sürdürmeleri gerektiğini, bu ülkelerde yolsuzluklara karşı mücadelenin önem taşıdığını, genişlemenin tüm taraflara yarar getirdiğini anlattı.
Ekonomik açıdan işleyen bir pazar ekonomisi oluşturulması ve rekabete karşı koyma gücü edinilmesi koşullarının sadece Malta ve Kıbrıs Rum kesimi tarafından tam olarak yerine getirildiğini öne süren Verheugen, Bulgaristan, Romanya ve Türkiyenin bu ekonomik kıstaslara uymadıklarını belirtti. ABnin adaylara genişleme konusunda somut takvim vermeyi reddettiğini de söyleyen Verheugen, genişleme için gerekli yapısal reformların 2000 yılı sonunda belirleneceğini, 2002den itibaren genişlemeye hazır olmanın hedeflendiğini ifade etti.
| |