|
Avrupa Birliği internet sitesi KOB resmi olmayan çevrisi |
|||
ASIL RANDEVU 2001DE Türkiye bu belgeye yanıtını, 2000 yılı sonunda açıklayacağı Ulusal Program ile verecek. Türkiye Ulusal Programda ABye uyum için kendi öncelik sıralamasını belirtecek. Türkiyenin AB ile asıl randevusu ise bu gelişmeler ışığında, adaylık sürecinin bir kez daha değerlendirileceği 2001 yılı İlerleme Raporu ile olacak. HELSİNKİ ZİRVESİNE ATIF Katılım Ortaklığı Belgesinin giriş bölümünde, 1999 sonunda yapılan Helsinki zirvesine atıfta bulunularak, diğer adaylarla aynı koşullarda ABye aday olan Türkiyenin, Kopenhag kriterlerine uymak için gösterdiği çabaların takdirle karşılandığı ifade ediliyor. Komisyon, belgeyi sunarken, Türkiyenin, yıl sonunda Ulusal Uyum Programını açıklamasını ve bu çerçevede KOBda belirtilen öncelikleri dikkate almasını beklediğini vuguluyor. KOPENHAG KRİTERLERİ KOBun ilkeler bölümünde, Türkiyenin ABye tam üye olabilmek için, diğer adaylar gibi, Kopenhag kriterlerini yerine getirmesi gerektiğine dikkat çekerken, Aday ülke, demokrasi, hukukun üstünlüğü, insan hakları ve azınlıkların korunmasını garanti altına alacak kurumların istikrarını sağlamalı; işleyen, ABnin rekabet ve piyasa güçleriyle yarışabilecek yetenekte bir piyasa ekonomisine sahip olmalı; siyasi, ekonomik ve parasal birlik alanlarında, AB üyesi olmanın gereklerini yerine getirebilmelidir ifadelerine yer veriliyor. TÜRK-YUNAN SORUNLARI Belgenin bu bölümünde, Türkiye ile Yunanistan arasında Ege sorunları ima edilerek, uluslar arasındaki sınır uzlaşmazlıklarına, BM Şartı çerçevesinde, ikili görüşmelerle çözüm aranması, 2004 yılı sonuna kadar sonuca ulaşılamaması halinde Laheydeki Uluslararası Adalet Divanına yönelinmesi ilkesine verilen önem vurgulanıyor. Bu bölümde, Helsinki zirvesi sonuç belgesinin 4 ve 9/a maddeli paragrafları üzerinde durularak, Türkiyeye, Kıbrıs sorununun çözümü konusunda BM Genel Sekreterinin çabalarını desteklemeye devam etmesi çağrısı bulunuluyor. Belgede, daha sonra kısa ve orta vadeli beklentilere geçilirken, kısa vadelilerin 2001 sonundan önce gerçekleşmesi arzusu yansıtılıyor. KIBRIS VURGUSU KOBun, kısa vadeli beklentilere ilişkin paragraflarının en önemli bölümünü siyasi unsurlar oluşturuyor. KOBun bu bölümünde, Kıbrıs sorununa değiniliyor ve siyasi diyalog çerçevesinde BM Genel Sekreterinin Kıbrıs sorununun başarılı bir sonuca ulaştırılmasını amaçlayan çabalarına açık destek verildiği belirtiliyor. İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ Türkiyeden, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 10. maddesi çerçevesinde, ifade özgürlüğü için yasal ve anayasal güvencelerin sağlanmasını, bu kapsamda şiddete başvurmayan fikir suçlularının durumunun gözden geçirilmesini isteyen AB, sivil toplum kurumlarının gelişmesinin desteklenmesini ve bunların ifade özgürlüğünün daha güçlü bir şekilde, yasal ve anayasal güvence altına alınmasını talep ediyor. İNSAN HAKLARINA SAYGI Avrupa İşkenceye Karşı Mücadele Sözleşmesi doğrultusunda işkenceye karşı mücadele için yasal ve anayasal önlemlerin alınması, insan hakları ihlallerinin önlenmesi için yasal gereklerin yerine getirilmesi taleplerine de yer verilen KOBda, idam cezası kaldırılıncaya kadar mevcut moratoryumun sürdürülmesi ve cezaların infaz edilmemesi, yargı öncesi gözaltı koşullarının uluslararası sözleşmelerle uyumlu hale getirilmesi, MGKnın uluslararası standartlara uygun bir şekilde danışma işlevi görmesi, yargı gücünün etkinliğinin ve işlevlerinin güçlendirilmesi gibi öneriler de yansıtılıyor. ANA DİLDE RADYO-TV Belgede, Türk vatandaşlarının ana dillerinde televizyon ve radyo yayınları yapmalarını engelleyen yasal düzenlemelerin kaldırılması, özellikle Güneydoğu bölgesi olmak üzere, bölgeler arasındaki sosyal, ekonomik ve kültürel farklılıkların giderilmesi için çaba harcanması da isteniyor. YAPISAL REFORMLAR Kısa vadede gerçekleştirilmesi beklenen ekonomik kriterler bölümünde, IMF ve Dünya Bankasıyla varılan anlaşmalar çerçevesinde enflasyonu düşürme çabalarının devam ettirilmesi, kamu harcamalarının kontrol altında tutulması, mali sektör reformunun sürdürülmesi, tarım sektöründe reforma gidilmesi, özelleştirmeye devam edilmesi unsurları bulunuyor. Ekonomik beklentilere ilişkin maddeler arasında, iç pazar, rekabet, telif hakları, vergilendirme, ulaştırma, istatistik, sosyal işler, enerji, telekomünikasyon, çevre, adalet gibi ara başlıklar yer alıyor. ORTA VADELİ BEKLENTİLER AB Komisyonu, 2001 sonuna kadar çözüm beklemediği, ancak geciktirilmeden gerçekleşmesi dileğinde bulunduğu orta vadeli siyasi beklentileri sıralarken, Türk Anayasasının 10. maddesinde yer alan unsurlara değiniyor ve dil, din, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefe farklılıklarına bakılmadan, ayırımcılık yapılmadan tüm insanların temel hak ve özgürlüklerden yararlanmaları için güvence verilmesini istiyor. İDAM CEZASI-MGK-OHAL Bu bölümde, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi çerçevesinde, Türk Anayasasının gözden geçirilmesi, idam cezasının kaldırılması ve bu çerçevede Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6 numaralı protokolünün imzalanıp onaylanması talep ediliyor. Uluslararası Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi ile Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesinin onaylanmasını da isteyen AB, cezaevleri koşullarının iyileştirilmesini, OHALin kaldırılmasını, etnik kökenleri ne olursa olsun, tüm vatandaşların, kültürel farklılıkları ve haklarının garanti altına alınmasını, MGKya danışma organı rolü verilmesini öneriyor. ÖZELLEŞTİRME Orta vadeli beklentilerin ekonomik bölümünde, özelleştirme süreci ile tarım ve mali sektör reformlarının tamamlanması, sosyal sigorta ve emeklilik sistemlerinin güvenceye kavuşturulması, AB müktesebatına çeşitli alanlarda uyum sağlanması gibi talepler yer alıyor. AB FONLARI Belgede ayrıca, Türkiyenin AB fonlarından yararlanmasına ilişkin çabalar ve komisyonun mali işbirliği konusunu düzene sokmak için çalışmaları sürdürdüğü üzerinde duruluyor. Avrupa Birliği İlerleme raporunun sonuç bölümünde Türkiyede olumlu yönde bazı gelişmeler olduğu ancak bunların Kopenhag kriterlerine göre yetersiz kaldığı açıklandı. İLERLEME RAPORU AB, Türkiyeye ilişkin İlerleme Raporunda, iç politika yönünden bazı endişeler bulunduğu belirtildi. Ekonomik bazı reformların gerçekleşme yolunda olmasını olumlu olarak değerlendiren İlerleme Raporu7nda, güneydoğu bölgesinde ise herhangi bir gelişme olmadığı vurgulandı. Raporda Kürt kökenli vatandaşlarla ilgili gelişmeler kaydedilmediği belirtilirken, Türkiyenin Kopenhag kriterlerine göre de AB üyeliği için yetersiz olduğu anlatıldı. 85 sayfadan oluşan raporda, 1999 yılında Türkiyenin bazı uluslararası anlaşmalalara imza atarak insan hakları alanında ilerleme sağladığı ifade edildi. BİRLEŞİK RAPOR Birleşik Raporda da Türkiyeye yer verildi. Raporda, Millii Güvenlik Kurulunun siyasete etkisi olumsuz olarak değerlendirildi. Raporda, 2002 yılı sonunda itibaren ABye yeni üye alınabileceği bildirildi. YILMAZ: BAZI ZORLUKLAR VAR Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, Avrupa Birliği Komisyonunca bugün açıklanan Katılım Ortaklığı Belgesini değerlendirirken, Daha önceden tahmin ettiğimiz bazı zorluklar var. Ama aşacağımızı ümit ediyorum dedi. Yılmaz, Başbakan Bülent Ecevit ile yaptığı 1,5 saatlik görüşmenin ardından Başbakanlık Merkez Binasından ayrılırken, gazetecilerin AB Komisyonunun açıkladığı Katılım Ortaklığı Belgesine ilişkin değerlendirmesini sormaları üzerine, belgenin son şeklinin kendilerine 1 saat önce bildirildiğini söyledi. Dışişleri Bakanlığının bu akşam bir ilk değerlendirme yaparak, konuyu kamuoyuna açıklayacağını ifade eden Yılmaz, yarın da (bugün) konunun Bakanlar Kurulunda ele alınacağını ve ondan sonra daha detaylı bir açıklama yapılacağını kaydetti. BAKANLAR KURULUNDA GÖRÜŞME Kıbrıs konusunun siyasi kriterler gibi, kısa vadeli öneriler kapsamına alındığının hatırlatılarak, bunun Türkiye açısından bir problem yaratıp yaratmayacağının sorulması üzerine Yılmaz, Bizim hükümet olarak muhatabımız Avrupa Birliği Konseyidir. Orada da Helsinki Zirvesinde varılan bir mutabakat var. Bizim için geçerli olan odur dedi. Yılmaz, Bir hayal kırıklığı yaşıyor musunuz? sorusuna da, Daha önceden tahmin ettiğimiz bazı zorluklar var. Ama aşacağımızı ümit ediyorum karşılığını verdi. Kısa vadeli önerilerin istenilen sürede yerine getirilip getirilemeyeceği yönündeki soruya Yılmaz, Değerlendirme yapınca açıklarız yanıtını verdi. Başbakan Yardımcısı Yılmaz, bir başka soruyu yanıtlarken de Başbakan Ecevit ve Dışişleri Bakanı İsmail Cem ile görüştüklerini, Başbakan Ecevitin de Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli ile görüştüğünü söyledi. Başbakan Bülent Ecevit, Avrupa Birliği Komisyonunca açıklanan Katılım Ortaklığı Belgesinin bugünkü Bakanlar Kurulu toplantısında ele alınacağını söyledi. Başbakan Ecevit, Başbakanlık Merkez Binasından ayrılırken gazetecilerin konuya ilişkin soruları üzerine, Konu yarınki (bugünkü) Bakanlar Kurulu toplantısında ele alınacak. Toplantıda değerlendirildikten sonra bir açıklama yapılacak. Şu anda bir değerlendirmede bulunmam doğru olmaz dedi. KIBRIS SORUNU Dışişleri Bakanlığı, Kıbrıs meselesinin adadaki Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ile Güney Kıbrıs Rum Yönetimi arasındaki bir konu olduğunu belirterek, Türkiyenin Kıbrıs meselesine çözüm bulma arayışları ile Avrupa Birliği (AB) adaylığı arasında bir bağlantının varlığını hiçbir zaman kabul etmediğini bildirdi. Türkiye-AB Katılım Ortaklığı Belgesi hakkında bir açıklama yapan Bakanlık, belgede Kıbrıs konusuna ilişkin gözlemlerin, Türkiyenin bu konudaki temel tutumuyla uyumlu olduğu ölçüde dikkate alınacağını kaydetti. Açıklamada, Türkiye, bu bağlamda, kendisini sadece Helsinki Zirvesi sonuçları ve bu sonuçların kabulüne ilişkin Türkiye ile AB arasındaki yazışmalar ve görüşmeler ışığında bağlı saymaya devam edecektir denildi. Bakanlık açıklamasında, Türkiyenin ABye üyelik sürecinde önemli bir aşamaya gelindiği ve Katılım Ortaklığı Belgesinin (KOB) AB Komisyonu tarafından bugün açıklandığı hatırlatılarak, Türkiyenin, belgenin AB Konseyi tarafından benimsenmesinden sonra üyelik müzakeresine dönük süreçte ilerlemeye devam edeceği belirtildi. Türkiyeye ilişkin KOBun diğer adaylarınki gibi, AB tarafından hazırlandığı belirtilen açıklamada, belgenin AB sorumluluğunda olduğu kaydedildi. KATILIM ORTAKLIĞI BELGESİ VE ULUSAL PROGRAM KOBun tüm aday ülkeler için ayrı ayrı hazırlandığı ve adayların üyelik sürecindeki gelişmeleri için yerine getirmeleri beklenen hususları içerdiği ifade edilen açıklamada, şöyle denildi: Söz konusu hususlar, ABnin ilkeleri, hukuku ve (Kopenhag Kriterleri) çerçevesinde tanımlanmaktadır. Bu bağlamda, Türkiyenin KOBu, ülkemizin adaylığını belirleyen 1999 Helsinki Kararlarının ilgili bölümlerine dayandırılmaktadır. Ulusal Programın hazırlanması sürecinde ABnin görüş ve değerlendirmelerinin de üzerinde durulacağı belirtilen açıklamada, Türkiyenin, Kopenhag kriterlerine uyum çalışmalarının temel çerçevesinin aşağıdaki hususları içerdiği kaydedildi: Bu uyum çalışmaları, Anayasamızın kişi hak ve özgürlüklerine ilişkin bölümü zemininde gerçekleştirilecektir. Bu bağlamda, yaklaşımımızın, Anayasal sistemimizdeki (hak ve özgürlüklerin bireyselliği) anlayışıyla, Cumhuriyetin (yurttaşların eşitliği) ilkesiyle ve devletimizin laik ve üniter niteliğiyle tanımlandığı açıktır. Bu çalışmalar, hükümetimizin 21 Eylül 2000 tarihli (Demokratikleşmede Öncelikler) beyanının ve Türkiyenin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerin ışığında geliştirilecektir. Üyelik müzakerelerinin başlatılması için yerine getirilmesi gereken çalışmalarda, kendi öncelik sıralamamıza en uygun yöntemlerin tarafımızdan esas alınması doğaldır. Burada asıl önemli olan, Türkiye ve AB olarak tarafların aynı hedefi paylaşmaları ve bu hedef doğrultusunda birlikte çalışmalarıdır. KATILIM ORTAKLIĞI BELGESİNİN ANALİZİ Bakanlık açıklamasında, Türkiye için hazırlanan KOBun içeriği hakkında da bilgi verildi. Belge, Amaç ve İlkelerden oluşan giriş bölümüyle, siyasi-ekonomik ölçütleri ve yapılması gereken işlemleri sıralayan Kısa ve Orta vadeli öncelikler bölümlerinden oluşuyor. Amaç ve İlkeler Bölümünün, Türkiyenin adaylığını belirleyen 1999 Helsinki Zirve kararlarının ilgili bölümlerini esas aldığı kaydedilen açıklamada, Bu bağlamda, Helsinki Zirvesi kararlarının, 4 ve 9a paragrafları çerçevesinde siyasi diyalogun unsurları teyid ediliyor denildi. Açıklamada, Kısa ve Orta Vadeli Öncelikler bölümlerinin, Türkiye ile ilgili her yıl hazırlanan ve sonuncusu bugün yayınlanan ilerleme raporlarında mevcut unsurlarınınsa, Helsinki Kararları zemininde geçerlilik taşıdığı açıktır görüşüne yer verildi. TÜRKİYENİN HASSASİYETLERİ Dışişleri Bakanlığı açıklamasında, KOBda yer alan tüm konuların AB tarafından değerlendirilmesinde Türkiyenin üzerinde durulması gerekli gördüğü çerçeveyi muhataplarına açıkça bildirilmiş olduğu kaydedildi. Açıklamada, şöyle denildi: KOBda yer alan tüm hususların AB tarafından aşağıdaki çerçevede değerlendirilmesinin gerektiği KOB danışmaları sırasında da muhataplarımıza açıkça iletilmiştir: a- Sayın Başbakanımızın 10 Aralık 1999 tarihli basın toplantısı, b- Finlandiya Başbakanı Lipponenin, AB Helsinki Zirvesi Dönem Başkanı niteliğiyle Sayın Başbakanımıza yazdığı ve AB müktesebatının ayrılmaz bir bölümünü oluşturan 10 Aralık 1999 tarihli mektup, c- Sayın Lipponenin keza Dönem Başkanı sıfatıyla Avrupa Parlamentosundaki 14 Aralık 1999 tarihinde yaptığı konuşma, d- AB yöneticileri Sayın Solana ve Sayın Verheugenin Ankarada Sayın Başbakanımıza 9 Aralık 1999da sundukları açıklama. Açıklamada, Başbakan Bülent Ecevitin 10 Aralık 1999 tarihindeki basın toplantısının yanı sıra Lipponene yazdığı cevabi mektubunda da, Türkiyenin Helsinki Zirve kararlarını, AB Dönem Başkanının mektubu, açıklaması ve AB yetkililerinin Ankaradaki beyanları ışığında benimsediğini belirttiği de kaydedildi. TÜRKİYE ABYE GİRMEYE KARARLI MHPli Devlet Bakanı Ramazan Mirzaoğlu, Türkiyenin Avrupa Birliğine (AB) girmekte kararlı olduğunu söyledi. Devlet Bakanı Mirzaoğlu, TÜBİTAK ve TÜBA 2000 Yılı Bilim, Hizmet ve Teşvik Ödülleri törenine katılmak üzere TÜBİTAKa gelişinde, bir gazetecinin AB Katılım Ortaklığı Belgesini nasıl değerlendiriyorsunuz? Belgedeki ifadeler konusunda MHPnin kaygıları var mı? şeklindeki sorusuna, Türkiye, ABye girmekte kararlıdır. Bu, 200 yıllık tarihi sürecimizde milli amacımızdır. Bu konuda bir tereddüt yok karşılığını verdi. Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu ise aynı soru üzerine, konuyu Bakanlar Kurulunda değerlendireceklerini söyledi. Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Devlet Bahçeli, gazetecilerin aynı konudaki sorularını yanıtsız bırakırken, Devlet Bakanı Mehmet Keçeciler, konuyu bugün Bakanlar Kurulunda görüştükten sonra açıklama yapabileceğini bildirdi. | ||||
Denktaş AB'nin istemine karşı çıktı Verheugen: Türkiye Kopenhag kıstaslarını hala yerine getirmedi AB adaylarının ilerleme raporu |
|||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||