 |
|
|||||
 |   |  |  | |||||||
| ||||||||||
| 13 Ocak 2005— Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Sabancı, Türkiye ekonomisinin son dönemlerde yeniden tesis edilmeye başlayan dengelerini muhafaza etmek için ekonomide istikrarı korumanın yeterli olmayacağını söyledi. Sabancı, “Henüz istikrarsızlık üretme potansiyeline sahip bazı kaynaklar kurutulamamıştır” diye konuştu. Sabancı, başkanlık sistemine karşı olduklarını belirterek, “Ülkemizdeki parlamenter sistem tarihi bir sürecin ürünüdür. Bu sistemin özünü değiştirecek girişimler siyasal sistemde belirsizliğin kapılarını açar” dedi. | |||
  |
  Sabancı: AB için yolumuz açık |
|||
|
|||
 |
|||||||
|
|||||||
|
|||||||
| İstanbul Çırağan Sarayı’nda başlayan TÜSİAD’ın 35’inci Genel Kurulu’nda konuşan Ömer Sabancı, başkanlık sisteminin parlamenter sisteme üstünlüğü olmadığını; ABD dışında bu sistemle başarı sağlamış bir örneğe de rastlanmadığını kaydetti. Sabancı, geçerli olan sistemin iyileştirilmesi üzerinde durulması gerektiğini vurguladı. Sabancı, seçim sisteminde de değişiklik yapılması gerektiğini belirterek ulusal barajın aşağı çekilmesi ile partilerarası ittifakların teşvik edilmesinin fayda sağlayacağını söyledi. Ömer Sabancı, vergilerin düşürülmesi gerektiğini önemine de dikkat çekti. SON DAKİKADA HAREKET EDİYORUZ Sabancı, “Biz Türkler, zamanı iyi kullanan bir ulus değiliz. AB sürecinde bugüne kadar yaşadıklarımız, yumurta kapıya gelmeden harekete geçmediğimizi, bu yüzden de alternatif hareket planları üzerinde yeterince düşünmediğimizi gösterdi. Oysa, geleceğimizi şekillendirecek müzakerelere hazırlanmaya başlamak için tek bir gün daha kaybetmememiz gerekiyor” diye konuştu. İkinci noktanın bu konudaki ulusal psikolojinin değiştirilmesi gereği olduğuna işaret eden Sabancı, şöyle konuştu: “Bu müzakereler, AB müktesebatına uyum sağlamak için yapılıyor. Yani biz önümüze konan kuralları tartışmayacağız, bu kurallara ne kadar sürede uyum sağlayacağımızı tartışacağız. Ayrıca mevzuat uyumunusağlamamız da yetmeyecek, bu mevzuatı tatmin edici biçimde uygulayıp uygulamadığımız AB tarafından sürekli denetlenecek. Bazı istisnalar dışında, bu uyum süresi tam üyeliğin gerçekleşmesinden önce bitmiş olmak zorunda. Türkiye bazı sektörler için geçiş dönemleri, istisna kuralları isteyebilir ama hem bunları bilimsel verilere dayandırmak, hem de bir uygulama takvimine bağlamak zorunda. Bütün bunların bazı sorunlar yaratması kaçınılmaz. Bu yüzden müzakere kurumunun nasıl şekilleneceği, nasıl bir kadro oluşturulacağı, meslek örgütlerinin ve sivil toplum kuruluşlarının sürece nasıl katılacağı, bilim insanlarından, sektör uzmanlarından nasıl katkı alınacağı birinci derecede önem taşıyor.” Sabancı, bu sürecin toplumun her kesimi tarafından doğru algılanmasının, müzakere pozisyonlarının olabildiğince geniş bir toplumsal mutabakatla hazırlanması, karar sürecinin bilimsel bir temele dayandırılması, Türkiye’nin müzakerelerden beklentilerinin sağlıklı bir zemine oturtulması ve sürecin hızlandırılabilmesi için zorunlu olduğunu vurguladı. TÜSİAD Başkanı Sabancı, “İster müzakere heyeti başkanı olsun, ister baş müzakereci ve yardımcıları olsun, bu konular hakkında çabuk kararlar bekliyoruz” diye konuştu. Sabancı, TÜSİAD’ın Avrupa standartlarında sivil toplum örgütü olduğunu belirterek, “Bazı sivil toplum örgütleri diyeceğim kurullar, kendilerini çatı örgütü olarak görmeye çalışıyorlar. Bu örgütlerin birikimlerinden de benim şüphem var” dedi. SABANCI YENİDEN TÜSİAD BAŞKANI Genel Kurul’da, Ömer Sabancı tekrar TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanlığına seçildi. Eski yönetim kurulundan, Oktay Varlıer, Şadi Gücüm, Tufan Ünal ve Mustafa Koç, yeni yönetimde yer almazken, yerlerine Bülent Akgerman, Agah Uğur, Ali Kibar ve Ümit Boyner seçildi. Diğer üyeler, Tekin Baran, Ayça Dinçkök, Cem Duna, Arzuhan Yalçındağ ve Ömer Aras, yeni yönetim kurulunda da görevlerine devam edecek. MUSTAFA KOÇ YİK BAŞKANI Diğer yandan, TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi (YİK) başkanlığına Mustafa Koç seçildi. YİK başkanlığını son dört yıldır Muharrem Kayhan yürütüyordu. Bu arada, TÜSİAD’ın üye sayısı 2004 yılında katılan 45 yeni üye ile birlikte 543’e yükseldi. Toplantıya sunulan faaliyet raporuna göre, Koç Holding’den 5 kişi, Sabancı Holding’den de 3 kişi TÜSİAD üyeleri arasına katıldı. ‘YÜKSEK FDF SÜRMELİ’ TÜSİAD’ın yayınladığı Türkiye Ekonomisi raporunda, bütçe açığı ve kamu borçlarının milli gelire oranı makul seviyelere gerileyene kadar mali disiplin içinde, 2005 yılında, yüksek faiz dışı fazla politikasına devam edilmesi gerektiği belirtildi. Raporda, petrol fiyatlarının enflasyon ve küresel büyüme üzerindeki etkileri, parasal durum endeksi, istihdam dostu büyüme, milli gelir ölçüm problemleri gibi çeşitli konularda kısa analizlere de yer verildi. | ||||
| |
|||
 Bankaların kara tahtaları siliniyor |
|||
| |
|||
 |
|
 |
|||||||||||||||
   |
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
| Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||
 | |||||||||||||||||
