| | | Sabancı önümüzdeki 10 yıllık dönemde öncelikli sorunları şu şekilde açıkladı:
Kamu kesimi borçlanma gereğini ve borç stokunu sistematik olarak azaltmak, kaynakların özel sektör eliyle sürdürülebilir büyümeyi destekleyecek şekilde üretici alanlarda kullanılmasını sağlamak. Tarımdaki atıl işgücünün hızla tarım dışına çıkması ve kadın nüfusunun her geçen yıl işgücüne daha hızlı katılmasıyla hızlanarak artan çalışan çalışan nüfusu istihdam etmek.
Bir yandan, tarımda meydana gelen nüfus yığılmasını yeni ekonomik cazibe merkezleri yaratarak sanayi ve özellikle hizmetler sektörüne kaydırmak, bir yandan da tarımda verimlilik artışıyla istihdam artışını dengelemek. Gelir dağılımındaki bozukluğu gidermek, bölgelerarası eşitsiz gelişimi dengelemek ve yoksullukla mücadele etmek. Türkiye ile AB ülkeleri arasındaki mevcut kişi başına milli gelir uçurumunu kapamak.
Sabancı, söz konusu sorunlarla mücadelenin kapsamlı bir stratejik çalışma gerektirdiğini belirterek, Böyle bir çalışma ancak statik bir planlama zihniyeti ile değil sürekli değişen ulusal ve uluslararası ortamı dikkate alan gelişmelere göre sürekli revize edilen dinamik bir oluşumla mümkün olabilir dedi.
Hükümetin bugüne kadar bir dizi başarının altına imza attığını söyleyen Sabancı, Ancak mevcut çalışmaları yeni inşa edilen bir yolun güzergahı üzerindeki engellerin kaldırılması olarak tanımlayabiliriz. Şimdi yol bir tepe üstüne ulaştı. Etrafımızı nispeten görüyoruz. artık bu yolun ne yöne doğru ilerleyeceğine karar vermek gerekiyor dedi.
TOPLUMU SÜRÜKLEYECEK VİZYON İHTİYACI
Sabancı hükümetin kısa vadeli sorunlarla uğraşmasının yanısıra orta ve uzun vadeli geleceğin hazırlanması yönündeki çalışmalara ağırlık vermesi gereketiğini belirterek, Siyasi kadrolarını bu anlayış doğrultusunda harekete geçirmesinin ve toplumu bir gelecek idealinin peşinde sürükleyecek bir vizyon ortaya koymasının artık zamanı gelmiştir diye konuştu.
Buna şiddetle ihtiyaç vardır diyen Sabancı, hükümetin toplumun bütün örgütlü kesimleryle işbirliği içinde kamuoyunu sürekli bilgilendirerek bir kampanya mantığı ile geleceği kuracak stratejileri oluşturması gerektiğini vurguladı.
KAYHAN: İNSAN KAYNAĞINA ÇÖZÜM ŞART
TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Muharrem Kayhan da hükümetin elinde çeşitli anlarda hareket başlatacak imkanlar ve fırsatlar olduğunu belirterek, Örneğin gündemde bir ortaöğrenim reformu, yüksek öğrenime ve meslek okullarına ilişkin bir yasa değişikliği girişimi olduğu biliniyor. Bütün bu hazırlıkların 25 yıl sonra Türkiyenin ihtiyaç duyacağı insan kaynaklarını yetiştirmek için bugün ne yapmalıyız sorularına cevap aranarak yapılması gerektiği aşikardır dedi.
Kayhan, Böyle yapıldığında zorunlu eğitimin 12 yıla çıkarılmasının fantezi bir talep olmadığı mesleki ve teknik eğitimde ağırlığın ülkenin öncelikli sektörleirne verilmesi gerektiği, üniversitelerin yanızca bir öğrenim kurumu değil, bilimsel bilgi üretim kurumu olduğu ve bunaugun özerk bir yapıya sahip olmaları gerektiği tartışma götürmeyen asgari müşterekler haline gelecektir diye konuştu. | |