| | | | Sanayici ve işadamları dernekleri başkanlarının bir araya geldiği Türkiye SİAD platformunda, Avrupa Birliği (AB), Kıbrıs seçimleri ve ekonomi-politika ekseninde bir konuşma yapan Özilhan, “Yerel seçimler arifesinde bütçe disiplinini bozucu her türlü uygulamadan kaçınılması gerekiyor” diye uyardı.
Ekonomide yakalanan performansın 2004’te de sürdürülebilmesi için, özelleştirmelere hız kazandırılması gereğine dikkat çeken Özilhan, “Kamu reformunun önceliklerinin, idari yapı ve kamu personel politikalarında kısa dönemde radikal ve kalıcı bir tasarruf sağlayacak şekilde belirlenmesi zorunlu gözüküyor” dedi.
Sözlerini, “Hükümetin popülist politikalara ihtiyacı yok” diye sürdüren Özilhan’a göre, hükümetin tek yapması gereken “2003 performansını 2004’e taşımak” olacak ve bu çerçevede, yatırım ortamının iyileştirilerek yerli ve yabancı yatırımcı için cazibe artırılırken, büyümeye süreklilik kazandırılıp, yatırım ve istihdam artışının sağlanması gerekecek.
TÜSİAD’dan önceki gün yapılan açıklamada, ekonomik krizlerin baskısı altındaki şirketlerin, karlılıklarında iyileşme için verimlilik artışına odaklanmalarının istihdamdaki iyileşmeyi geciktirdiği ve kayıt dışı istihdamı teşvik ettiğine dikkat çekilmişti. Devlet İstatistik Enstitüsü (DİE) tarafından açıklanan 2003 yılı 3. dönem Hane halkı İşgücü Anketi geçici sonuçlarına göre, 2003 yılının 3. çeyreğinde kent nüfusunda işsiz sayısı 1.8 milyon, işsizlik oranı da yüzde 13.4 düzeyinde gerçekleşti.
ÖNCELİK AB OLMALI
Konuşmasında, TÜSİAD’ın, AB’ye tam üyelik yolunda ilerlemenin Türkiye’nin birinci önceliği olması gerektiği yolundaki görüşünü de yineleyen Özilhan, başta Kıbrıs sorunu olmak üzere, tüm uluslararası ilişkilere bu pencereden bakılması gereğinin altını çizdi.
Özilhan, “Bizim gelecek projemiz AB üyeliği olduğuna göre, gözümüzü bu hedeften ayırmamalıyız ve politikalarımızı bu hedefin gereklerini yerine getirecek şekilde belirlemeliyiz” dedi ve kuzey Kıbrıs’taki seçimlerin, hükümete, bu perspektif doğrultusunda hareket etmenin yolunu açtığına dikkat çekti.
Ada’nın kuzeyinde Pazar günü yapılan seçimlerde, Kıbrıs sorununa Annan Planı çerçevesinde çözüm bulunmasını isteyen muhalefet ile planı reddeden iktidar bloklarının parlamentoya eşit sayıda temsilci yollamaları üzerine, ilgili partiler ve Rauf Denktaş arasında hükümet kurulmasına ilişkin görüşmeler sürüyor.
Kuzey Kıbrıs’ta iktidar ve muhalefet partilerinin, geçen haftaki seçimlerin bir referandum özelliği taşıdığını, seçim öncesinde defalarca vurguladıklarına da işaret eden Özilhan, “Sonuçları bu açıdan değerlendirdiğimizde, KKTC halkı, az farkla da olsa, çözümün Annan Planı temel alınarak bulunması gerektiği yönünde bir irade beyanında bulunmuştur” dedi ve ekledi:
“Bu o kadar belirgindir ki, Annan Planı’na göre büyük bölümü Rum kurucu devleti sınırları içinde kalacak Güzelyurt’ta bile seçmenin yüzde 55’i muhalefet partilerine oy vermiştir. Öte yandan, BM planı karşısında yer alan partilere çıkan oyların da, KKTC’de Annan Planı hakkında güçlü itirazların bulunduğunu açıkça ortaya koyduğu da unutulmamalıdır.”
AB’nin “gerçekten” üye olarak birleşmiş bir Kıbrıs istediğine işaret eden Özilhan, geçenlerde sonuçlanan AB Konseyi Brüksel Zirvesi’nin sonuçlarını değerlendirirken de,”Türkiye’nin üyeliğe hızla yaklaşmakta olduğunu görüyoruz” dedi ve şöyle devam etti:
“Beyan edilen eksikler, bizim zaten sonuçlandırma yoluna girdiğimiz konulara ilişkindir. Buna karşılık, hem reform paketlerinin, hem de etkin uygulama için atılan adımların Türkiye’yi AB’ye yakınlaştırdığı açıkça ifade edilmektedir. Sonuç bildirgesindeki ‘Türkiye ayrıca makroekonomik dengesizlikler ve yapısal sorunların üstesinden gelmelidir’ notu da yerinde yapılan bir uyarıdır.” | |
CSFB, mali disipline dikkat çekti
Bankaların kara tahtaları siliniyor
