|
26 Ağustos 2003 Guardianda Uygarlık tarihinde en çok alıntı yapılan 10 kaynaktan biri Shakespeare, biri İncil, biri de Noam Chomskydir denildiği sıralarda dostu Edward Said de onu, Haksız gücün ve aldatmacaların en büyük düşmanlarından biri olarak işaret ediyordu. |
![]() ![]() |
![]() |
|||||||
|
|||||||
![]() |
NOAM CHOMSKY İLE İKİ SAAT Röportaj: Denis Robert & Weronika Zarachowicz | |||||||||
|
Dünyanın en çok alıntı yapılan 10 kaynağından biri olan Noam Chomsky, kendisiyle, politik oyunlar, haksız kazançlar, medya, Üçüncü Dünya Ülkeleri ve küreselleşme üzerine yapılan bir röportajda diyor ki: Saygınlık nedir? Sicilyaya gidin, bir mafya babasına bu soruyu sorun, size şöyle anlatacaktır: Birisi bir emre uymadığında ya da istenen parayı ödemediğinde parası alınmaz, öldürülür. Saygın olmak budur. Amerikalılar ve İngilizler de bu şekilde düşünüyor; dünyanın onlardan korkmasını ve şiddete başvurabileceklerini bilmesini istiyorlar. Noam Chomskyyi okumak, onun üzerine konuşmak gerekir. Doğmakta olan bin yılın son yazarlarından ve yaşayan gerçek isyankar düşünürlerinden biri olduğunu kendimize ve diğerlerine söylemek gerekir. Noam Chomsky İle İki Saatten Alıntılar Aslında entelektüellerin binlerce yıldır süregelen görevi, insanları pasif, itaatkar, cahil ve güdümlü hale getirmektir. XIX. yüzyılın Amerikalı büyük deneme yazarı ve filozofu Ralph Waldo Emerson, eğitim programlarını yorumlarken: Halkı öyle bir eğitmeliyiz ki gırtlağımıza sarılmasın, demişti. Başka bir deyişle, onu öyle pasif hale getirelim ki bize karşı çıkmasın. Ve birçok alanda aydınların temel işlevi bundan ibarettir. Elbette istisnalar vardır. Ancak genelde bu gözlem geçerlidir. Amerika Birleşik Devletleri hangi hakla tarım ürününü beğenmediği bir ülkeye askeri saldırılar düzenleyip biyolojik savaş açar? Hele de çiftçiler kendilerine dayatılan neo-liberal politika yüzünden bu tür bir üretime yöneltilmişlerse! Asyada her yıl binlerce insan ABDde üretilen ölümcül maddeler yüzünden ölüyor. Bu durum Çine, Kuzey Carolinadaki tütün ekim alanlarını bombalama hakkı verir mi? Bir insanı kutsallaştırdınız mı, örgütlü din alanına girersiniz. Ve Marksizmde bu böyle oldu; Marxın, tapınılmayı bekleyen bir tanrı kisvesine büründüğü bir dine dönüştü bu doktrin. Fransada yetmişli yıllarda olduğu gibi, bu durumu değiştirme zamanı geldiğinde de, insanlar kendilerini saygısızlık etmiş gibi hissettiler. Bu, Marxın on dokuzuncu yüzyıl toplumu için ilginç şeyler söylediği ya da daha genel konularda daha kalıcı fikirler ürettiği gerçeğini reddetmek demek değildir. Fikirler geçerli iken onları kabul etmek, gerektiğinde onları değiştirmek ya da bir şeyler eklemek ve yanlış ya da kullanılamaz hale geldiklerinde de bir kenara koymak gerekir. Kimin fikri olursa olsun... Amerikalılara kaç Vietnamlının öldüğünü sorarsanız, ortalama yüz bin kişi derler. Eğer bugün Almanlar soykırımda üç yüz bin Yahudinin öldürüldüğünü düşünüyorlarsa, kendi kendimize Almanyada bir sorun olduğunu söyleyebilir ve kibarca ifade etmek gerekirse propaganda sistemleri üzerine sorular sorabiliriz. Ama konu ABD ve Vietnam olunca, bu ne ilgi çeker, ne de kaygı uyandırır. Kimse dünya ekonomisinin gerçekten neye bağlı olarak işlediğini bilemez. Finans piyasalarına açıklama getirmek için ortaya konan ekonomik modeller hemen her yıl değişmektedir. Olaylar onları tek tek çürütmektedir. Herkes bu alanda teorinin olmadığını biliyor. Plan b Yayınları,150 sf. Çeviren: Işıl Bircan Dizi: Dünya Politikası-1 İKTİDAR OLMADAN DÜNYAYI DEĞİŞTİRMEK John Holloway | ||||||||
|
Kapitalizmin kendini varetme koşulları aynı zamanda kendi mezar kazıcılarını da eğiten bir süreç yaratmıştır. Yazar, iktidar ve güç sahiplerinin, bireylerin yaratıcı potansiyelleri üzerinde kurduğu baskıyı, bu baskının yeniden yaratma ve yarattığına sahip çıkma kabiliyetini nasıl sekteye uğrattığını, yapma gücünün yaptırma gücüne dönüşürken iktidar olma mantığını nasıl beslediğini tartışıyor. İktidar Olmadan Dünyayı Değiştirmek kuşkusuz iktidarın kendi mantığına tâbi hale gelmiş bir muhalefet anlayışının ve başka bir dünyayı ancak iktidarın mantığıyla kurabileceğini zanneden bakış açısının da kapsamlı bir eleştirisi. Dünyayı yorumlamak çabasının bir adım gerisine düşüldüğü, sadece onun algılanmaya çalışıldığı bir dönemde yeniden ve kendi yapabileceklerimizin farkındalığında bir değiştirme çabasına yönelebilmek için yaratıcı imkânlarımızı harekete geçirebilmek de, herhalde bu gücün bizlerde olduğunu farketmekle mümkün olacak. İletişim Yayınları, 295 sf. Dizi: Politika Tür: Politika PEYGAMBERİN HIRKASI İranda Din ve Politika, Bilgi ve Güç Roy P. Mottahedeh | ||||||||
|
Roy Mottahedehin bu yapıtı, İranın iki bin yıl öncesine dayanan tarihiyle birlikte biçimlenen özgün kültürünü, modernlik öncesinden günümüze uzanan çalkantılı toplumsal değişimini ele alıyor. Harvard Üniversitesi Ortadoğu Çalışmaları Merkezinin başkanlığını yapmakta olan Profesör Mottahedeh kitabında, geleneksel Şii bilimlerinin okutulduğu Kum medreselerinde eğitim gördükten sonra laik öğrenime merak sarıp, molla ve ayetullahların çevresinden ayrılan bir mollanın portresinden yola çıkarak, felsefenin, mantığın, dinbiliminin, sosyal bilimlerin, edebiyatın, şiirin ve siyasi düşüncenin derinliklerine uzanan zengin bir tablo çiziyor. Yazar batılılaşma ve sosyalizmin yarattığı düş kırıklığı karşısında eski ve köklü değerlere geri dönmeye itilen Üçüncü Dünyanın öyküsünü anlatıyor. Türkler ve İranlılar birbirlerinin gölgesinde, sâyesinde yaşar. İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, 406 sf. Çeviri: Ruşen Sezer YOK Jonathan Lethem | ||||||||
|
Yok, Kara delik, Kuantum Fiziği ve Aşk üzerine bir roman. Eğer aşk, fizik laboratuvarında, bilimsel veriler ışığında incelenseydi, hatta yoktan var, vardan yok edilseydi ne olurdu? Aşkın sınırları, bencilliği, çaresizliği ve bilinmezliği üzerine ilginç bir kampus romanı. Antropoloji profesörü Philip Engstrandın araştırma konusu, üniversitedeki akademisyenlerdir. Engstrand, bu arada, aynı üniversitede Kuantum Fiziği Uzmanı olan Alice Coombsa sırılsıklam aşıktır. Ancak Alice laboratuvarda meslektaşlarıyla birlikte yalancı vakum kabarcığından yarattıkları kara deliği saplantı haline getirir. Bu saplantı öyle bir hal alır ki Alice, Philipi unutur ve bu kara deliğe, namı diğer YOKa aşık olur. Ama YOK o kadar yoktur ki... Üslupları ve janrları birleştiren bu kitap hem komedi, hem bilimkurgu, hem de akademik çevreleri tiye alan bir roman. Newsweek dergisi, Lethemı önümüzdeki yüzyılda izlenmesi gereken 100 kişiden biri ilan etti. Plan b Yayınları, 233 sf. Çeviren: Belma Baş Dizi: Modern Dünya Edebiyatı-3 Avrupalı Seyyahların Gözünden OSMANLI DÜNYASI VE İNSANLARI (1530-1699) Gülgün Üçel-Aybet | ||||||||
|
Seyahatnameler, tarih araştırmalarında önemli kaynaklar arasında yer alırlar. Arşiv belgeleri, günlükler, yazışmalar ve mektuplar gibi seyahatnameler de tarihçinin algılama gücünü artıran, ikincil kaynaklardaki bilgileri karşılaştırma imkânı sunan eserlerdir. Osmanlı İmparatorluğu ile ilgili araştırmalarda geniş bir coğrafya üzerine yayılmış siyasi, kültürel ve iktisadi yapıların ele alınması, bunlarla ilgili bilgilerdeki pusun dağıtılması için kimi önyargılı ya da oryantalist bakış açılarının varlığının da farkında olarak seyahatnamelere müracaat etmek kuşkusuz önemlidir. Avrupalı Seyyahların Gözünden Osmanlı Dünyası ve İnsanları, bugüne kadar çok az müracaat edilmiş seyahatname literatürünü, seyyahların gözlemlerini de karşılaştırarak ele alıyor. Gülgün Üçel-Aybetin 1980de tamamladığı doktora tezini esas aldığı, arşiv belgeleri, ikincil kaynaklar ve yeni araştırmalarla desteklediği kitap, seyyahların biyografilerinden Osmanlı toplumsal yapısına, azınlıklardan eyalet yönetimine, sosyal alışkanlıklar ve gündelik yaşam kültüründen Osmanlı şehirlerine geniş bir ufku tarayarak Osmanlı dünyası ve insanları hakkında yeni araştırmalara yol gösterecek önemli bir katkı sunuyor. İletişim Yayınları, 672 sf. Dizi: Tarih Tür: Tarih SEYİR DEFTERİNE YAZILMAYANLAR Çetin Akın | ||||||||
|
Çetin Akın, İzmirli bir uzun yol kaptanı. Kitap, Baskın Oranın teşvik, yardım ve ilgisiyle ortaya çıkmış. Baskın Hocanın ifadesiyle, Çetin Akın, en hırt familyasından bir dövüş horozu. Devam ediyor Baskın Oran, İnsana alıştı, uzun yol maceralarını ufaktan anlatmaya başladı; az görülür bir üslupla çok egzotik olaylar. Mesela, Malezyada bir şoför haşat etme meselesi var, ancak horoz yapar horoz yazar, bunları insanlar yutar gibi okur. İletişim Yayınları, 246 sf. Dizi: Anı Dizisi Tür: Anı Türk Toplumunda AYDIN SINIFIN ANATOMİSİ Prof.Dr. Orhan Türkdoğan | ||||||||
|
Aydın sınıf sosyolojisi veya çoğu kez belirlendiği üzere yaratıcı azınlık tabakası, Türk sosyoloji geleneğinde istenilen düzeyde ele alınmış bir konu değildir. Bunun nedenini de Durkheimci ve Le Playci sosyoloji geleneğimizde aramak gerekir. Bu kitabın temel varsayımı; yönetimi elinde bulunduran ve yerlilik kimliği bulunmayan bir yaratıcı azınlık sınıfının, halkıyla bütünleşmemiş olması önermesine dayanıyor. Yan varsayımlara gelince; toplumda stratejik konumu bulunan merkezi yönetim sisteminin, halkını dışlaması ve kendi içinde bir kast yapısı oluşturmak suretiyle çevreden soyutlanmış olması;Cumhuriyetle gündeme gelen yeni kuşakların yetişme tarzları, eğitim-öğretim süreçleri ve temsil edildikleri toplumsal kuruluşlardaki ilişkiler düzeni; eğitimin, önemli ölçüde Enderun zihniyetinin etkileşimi altında gerçekleşmesi, bazı etnik grupların devşirme ve dönme kimliği altında ülkemize ve toplumumuza kabul edilerek, toplumla bütünleşme rızalarına rağmen, etnisite bilincini yüzyıllarca örtülü olarak yaşatmaları ve günü gelince ayrılık tohumları ekmek suretiyle kolonileşmelerine tanık oluşumuzdur. Bu kitap; yukarıda ileri sürülen temel ve yan varsayımlar doğrultusunda ele alınmış, belgelerle kanıtlanmaya çalışılmıştır. Bu nedenle araştırma, baştan sona -her türlü etnisite ve ayırımcılıktan uzak kalmak kaydıyla- hem sistemin (Osmanlı), hem de patrimonial devşirme tarzı yönetimin akademik düzeyde bir eleştirisidir. Timaş Yayınları, 576 sf. Tür: Sosyoloji ETKİLİ SATIŞ VE LİDERLİK STRATEJİLERİ Dr. Çağlar ÇOROĞLU | ||||||||
|
Etkili Satış ve Liderlik Stratejileri kitabı işletmelerde yönetim sorunlarına çözüm getirmenin yanında liderlik sürecini ve profesyonel satış anlayışını ele almakta. Kimler kendini lider zannettiği halde aslında değildir? Her tepe yöneticisi lider olabilir mi? İşletmenizdeki yönetim kadrosu vizyon mu belirliyor yoksa herkesi kandırıp illüzyon mu yapıyor? Küreselleşmeyi doğru mu algılıyoruz? Satış stratejileriniz ve satış anlayışınız çağı yakalayabiliyor mu? Bu ve benzer birçok soruyu irdeleyen eser, üniversite öğrencilerine, satış ve pazarlama alanında kariyer yapmayı hedefleyenlere, yol göstermek üzere hazırlanmış. Alfa Yayınları, 162 sf. Dizi: Yönetim - 38 | ||||||||
![]() |
|||
![]() ![]() |
|||
![]() |
|||
![]() |
|
![]() |
|||||||||||||||
![]() ![]() ![]() |
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||
![]() |