|
|
Her ne kadar, Beyaz Saray ve ABD Hazine Bakanlığı, halen güçlü dolar politikasının destekliyor olduğunu açıklasa da, John Snowun yorumlarının ardından, piyasaların bu açıklamaları çok da inandırıcı bulmadığını belirtmek gerek. Konuya ilişkin bir rapor yayımlayan yatırım bankası Morgan Stanley, Eurodaki değerlenme sürecinin henüz sona ermediğini ve Euro/dolar paritesinin yılın üçüncü çeyreğinde 1.21 seviyesine ulaşacağını öngördü. Birçok analist ise, paritenin, 1.40a kadar çıkabileceğini öne sürüyor. ABD EKONOMİSİNDEKİ ZAYIFLAMA Paritenin Kasım 2000de 0.82 olan seviyelerinden bugüne geçen sürede, yüzde 38lik bir yükseliş yaşamasında, ABD ekonomisine ilişkin endişelerin artması etkili oluyor. Birçok analist, Eurodaki değerlenmeyi, Euro bölgesi ekonomisinin iyileşmesinden çok, ABD ekonomisindeki zayıflamaya bağlıyor. The Financial Timesın konuya ilişkin analizine göre, ABD Dolarında yaşanan hızlı değer kaybı, piyasanın, ABD ekonomisine olan güveninin azalmasından kaynaklanıyor. Buna göre piyasaki güven sorunu 3 ana nedene bağlanıyor. Nedenlerden ilkini, ABDnin bütçe açığının daha da artacağı beklentisi oluşturuyor. Irak savaşıyla beraber bütçedeki deliğin genişleyeceği korkusu, piyasaların, Amerikan ekonomisine olan güvenini sarsmış durumda. Rapora göre, yatırımcının elindeki dolarları elden çıkarmasına destek olan ikinci etken, ABD yönetiminin, zayıf doları destekleyerek, emperyalist bir kur politikası uyguladığı düşüncesi. Buna göre, ABDnin, özellikle Avrupa ve Japonyanın ihracatına darbe vurmak amacıyla ucuz doları desteklediği öne sürülüyor. Son yıllarda Avrupada iç talebin daralmasıyla deniz aşırı pazarlara yönelen Avrupalı şirketler, bölge ihracatının 2001de yüzde 2.8 ve 2002de ise, Eurodaki kısmi değerlenmeye rağmen, yüzde 1.2 artmasını sağlamıştı. Bölge ekonomisini ayakta tutan ihracatın, güçlü Euro nedeniyle darbe alması bekleniyor. Analizde doları zayıflatan üçüncü etkenin ise, piyasanın, ekonomi yönetimi konusunda Bush yönetimine duyduğu güvensizlik olduğu belirtiliyor. DENGELER NASIL ETKİLENECEK? Peki ABD Dolarının zayıf seviyesini sürdürmesi ekonomi dengelerini ne yönde etkileyecek? Olaya ABD açısından bakıldığında, ülkenin, bu süreçten hem karlı hem de zararlı çıkabileceği görülüyor. Bush yönetimi açısından işlerin yolunda gitmesi durumunda, ülkenin ithalatında azalma olacağı, ve iç talebin daha çok Amerikan ürünlerine yöneleceği öne sürülüyor. Buna ek olarak, ihracatta büyük oranlı bir yükseliş gerçekleşeceği ve ABD şirketlerinin dünyada rekabet avantajı elde edeceği belirtiliyor. Fakat, uzmanlar, dolardaki değer kaybıyla birlikte, uluslararası yatırımcının, dolar bazından işlem gören Wall Street hisselerine yatırım yapmaktan kaçabileceğini, bu durumda ABD finans sisteminin büyük bir tehdit altına gireceğini ifade ediyor. AVRUPAYI OLUMSUZ ETKİLEYEBİLİR Zayıf dolar sürecine Euro Bölgesi penceresinden bakıldığında, paritelerdeki durumun bölge için yarardan çok zarar getireceği görülüyor. Bölge ihracatının bu süreçten büyük zarar göreceği zaten biliniyor. Buna ek olarak, güçlü Euronun özellikle Almanya için deflasyon tehlikesi doğurduğu üzerinde duruluyor. Azalan ihracat gelirleriyle ise, son çeyrekte yüzde 0 büyüyen bölge ekonomisinin durgunluğa girebileceğinin altı çiziliyor. Olaya Japonya açısından bakıldığında ise, zaten kırılgan olan ülke ekonomisinin dolardaki zayıflamayla daha da kırılganlaştığı görülüyor. Ekonomisi neredeyse tamamen ihracata dayalı Japonyada, Yenin, dolar karşısında değer kazanması, Japon mallarının dış piyasalarda pahalılaşması ve ihracatta kayıplar yaşanması anlamına geliyor. WSJ: KASDEN ZAYIF DOLAR Bu arada, Amerikan finans çevrelerinin gazetesi Wall Street Journal (WSJ), Bush yönetiminin güçlü dolar politikasından bile bile vazgeçtiğini ve zayıf doların, ABDden sonra dünyanın 2. büyük ekonomisi olan AByi ekonomik açıdan durgunluğa sürükleyebileceğini yazdı. Gazetenin haberinde, Zayıf dolar yüzünden, AB ülkeleri ürünlerinin yabancı ülkeler açısından pahalı hale geldiği; ayrıca Avrupa firmalarının yurtdışında dolarla kazandıkları paranın, ülkeye getirildiğinde, gerçek değerinden daha az değer ifade ettiği hususu yer aldı. Avrupanın karşılaştığı ekonomik problemlerin, dünya ekonomisi açısından da sorun oluşturmaya başladığına dikkat çekilen haberde, Japonyada deflasyon, Amerikan ekonomisinde ise, beklenenden daha yavaş büyüme görülüyor denildi. ABM Amro uzmanlarından Robert Lind gazeteye yaptığı açıklamada, bu yaz tüm Avrupada geniş çaplı bir duraklama riski mevcut. Euro çok yanlış bir zamanda güç kazandı diye konuştu. | ||||
Euro hız kesti, petrol yükseliyor "Türkiye Euro ile borçlanacak" Erhan Aslanoğlu: Dolar mı? Euro mu? Euro, dolar, sterlin ve yene karşı rekor kırdı Bankaların kara tahtaları siliniyor |
|||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||