|
İş Güvencesi Yasası'nda uzlaşma Erdoğan İSO'da: Önünüzü açacağız Türk-İş: İş güvencesine öncelik şart TİSK'den iş güvencesi mektubu İş Güvencesi Yasası'na Sezer'den onay |
|||
Küçük, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlunun konuk olarak katıldığı İSO Meclis toplantısında yaptığı konuşmada, geçen yıl kaydedilen büyümenin lokomotifinin imalat sanayii olduğunu vurguladı. Sanayicimiz var olabilmek adına, fiyatlarından ve karından büyük fedakarlıklarda bulunmuştur. Bu özveriyi daha ne kadar sürdürebileceği şüphelidir diyen Küçük, özkaynak yaratmada zorlanan Türk sanayicisinin, finansman imkanı açısından da adeta bir çölde yaşadığını, bankacılık sektörünün reel sektöre sağladığı toplam kredilerin GSMHye oranının yüzde 13e kadar düştüğünü belirtti. AB ülkelerinin, iç pazarda da önemli bir rakip haline geldiğini ifade eden Küçük, sanayicinin rekabet gücünün artırılmasının zorunlu olduğunu vurguladı. ÖZEL SEKTÖRÜN ÖNÜ AÇILMALI Sanayinin rekabet gücüne zarar veren etkenlerin başında finansman sıkıntısıyla birlikte enerji maliyetleri, istihdam üzerindeki vergi ve prim oranlarının yüksekliğinin geldiğini belirten Küçük, OECD ülkeleri arasında istihdam üzerindeki prim ve vergi yükünün en yüksek olduğu ülkenin yüzde 43.2 ile Türkiye olduğuna dikkati çekti. Bu yükün, sanayinin rekabet gücü üzerinde ciddi bir tehdit oluşturduğunu dile getiren Küçük, istihdam ve işsizliğin, Türkiyenin en önemli ekonomik ve sosyal sorunlarından biri haline geldiğini vurguladı. Tanıl Küçük, şöyle devam etti: Türkiyedeki işsizlerin önemli bir bölümünü, gençler oluşturmaktadır. Daha da vahimi eğitimli gençlerin yüzde 30u işsizdir. İşsizlik üretim kaybı, bütçeye külfet, psikolojik yıkım, ortalama ömrün kısalması, ilişkilerde kopuş, aile yaşamında çözülme gibi büyük toplumsal kayıplara yol açmaktadır. Bu kayıpların önüne geçmek ve yarınımız olan gençlerimize istihdam sağlamak hepimizin temel sorumluluğudur. Peki bu istihdamı, kim yaratacak? Siyaseti iş bulma kurumu, devleti de en büyük işveren haline getiren anlayışın Türkiyeyi nerelere taşıdığını hep birlikte görüyoruz, yaşıyoruz. Aynı yanlışı tekrarlama lüksümüz yoktur. En sağlıklı yol, çağdaş dünyada olduğu gibi büyümenin de istihdamın da özel sektör aracılığıyla sağlanmasıdır. Devletten beklenen, özel sektörün önünü açmasıdır. İŞ KANUNU ÇAĞDAŞMALI Türkiyede açık işsiz sayısının 2.5 milyon kişiye yaklaştığını, işsizlik oranının yüzde 9.9 olduğunu kaydeden Küçük, 2001 yılında Türkiyenin yüzde 45.1 ile OECD ülkeleri arasında en düşük istihdam oranına sahip ülke durumunda bulunduğuna işaret etti. Küçük, Ülkemiz, istihdama en ağır vergi ve prim yükünü koymakta ve en düşük istihdamı yaratmakta OECD şampiyonudur dedi. Durum böyleyken, 15 Martta yürürlüğe girecek İş Güvencesi Kanununun, mevcut istihdamı bile riske atacak bir yapıda olduğunu iddia eden Küçük, Bir seçim arifesinde ve alelacele çıkarılan İş Güvencesi Kanunu, Türkiyenin gerçeklerine uygun olmadığı gibi, bu haliyle hiçbir çağdaş ülkenin gerçeğine de uygun değildir dedi. İSO olarak, her zaman çalışanların çağdaş iş güvencelerine sahip olmasından yana olduklarını vurgulayan Küçük, ancak işçiye iş güvencesi sağlarken işin güvencesinin göz ardı edilmemesini istedi. Küçük, şunları kaydetti: İş Kanununun bir bütün olarak yeniden düzenlenmesi yerine, sadece iş güvencesinin çıkarılması, mevcut istihdam yüklerini daha da ağırlaştıracak ve reel sektörün yatırım ve üretim kabiliyetini iyice geriletecektir. İş Güvencesi Kanununun tek başına uygulanmasıyla ortaya çıkacak sorunların önlenmesi ve çalışma barışının korunması için çağdaş bir iş kanununun, iş güvencesi ile birlikte yürürlüğe girmesi şarttır. Bilim kurulu tarafından hazırlanan İş Kanunu Tasarısı, ilgili tarafların katılımıyla mutlaka yeniden ele alınmalıdır. Tüm tarafların üzerinde mutabık kaldığı bir İş Kanunu Tasarısı, TBMMye sevk edilmeli ve 15 Mart 2003 tarihinden önce yasalaşmalıdır. BIÇAK SIRTI DENGE İstihdamı olumsuz etkileyen sorunlardan birisinin, SSK primine esas kazancın alt ve üst sınır artışları olduğunu belirten Küçük, şöyle dedi: Bu uygulama nedeniyle bırakın yeni istihdam yaratmak, asgari ücretle işçi çalıştırmak bile zorlaşmakta, kayıt dışına kayış adeta teşvik edilmektedir. 2003 yılında, yeni bir Nisan sendromu yaşamak istemiyoruz. SSK primine esas kazanç alt ve üst sınır artışlarına ilişkin sorunun köklü bir şekilde çözümü için gereken yasal değişiklik bir an önce yapılmalıdır. Türkiyede de işsizliği azaltmayı, sanayimizin rekabet gücünü artırmayı hedefleyen, ihracatı ve üretimi destekleyecek, istihdam teşvikleri getiren bir ulusal istihdam stratejisi hazırlanması gerektiğini belirten Küçük, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Başesgioğluna seslenirken de şunları söyledi: Sizin ve hükümetimizin, ülkemizin ve dünyanın gerçeklerini dikkate alarak gereken tedbirleri alacağınıza olan inancımız tamdır. Bizler de sıkıntı ve şikayetlerimizle birlikte çözüm önerilerimizi de hükümetimize ileterek, iş dünyası ve hükümetimiz arasındaki diyalog ve işbirliğini güçlendirmek konusunda kararlıyız. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||