| | | | Ekonomi bürokratlarının değerlendirmesine göre, bu yılın ikinci üç aylık dönemindeki büyümeye üretim yönünden bakıldığında, sanayi üretimindeki artış büyük ölçüde baz etkisinden kaynaklanıyor, ancak sanayi üretiminde beklenenden daha iyi bir performans görüldü. Bunun yanında talepteki kontrollü kıpırdanma da büyümede rol oynadı.
Harcamalar yönünden bakıldığında da talepteki kıpırdanma ve stok değişiminin büyük ölçüde büyümede etken olduğu görülüyor. Uzmanlar, üretimin artış göstermesinin ister istemez stok biriktirmeyi de zorunlu hale getirdiğine işaret ediyor.
TARIMIN ETKİSİ ÜÇÜNCÜ ÇEYREKTE GÖRÜLECEK
Yılın ikinci yarısına ilişkin olumlu bekleyişler devam ederken, bu yılın tarımda iyi bir yıl olduğu, bunun asıl etkisinin 3. çeyrekte görüleceği belirtiliyor.
Ancak üretim artışının baz etkisinin azalması, seçim ortamının belirsizliği, faizlerin yükselmesi ve stok değişiminin büyümeye katkısının azalması ile birlikte büyümenin yılın ikinci yarısında, ikinci üç aylık dönemdeki gibi yüzde 8’ler düzeyinde olmayabileceği bir miktar bunun altında kalacağı tahmin ediliyor.
Uzmanlar, hem bekleyişlerde hem de piyasada ılımlı bir talep artışı bulunduğu belirtirken, ancak 2000 yılı gibi bir talep artışı beklenmemesi gerektiğini ifade ediyor.
Önümüzdeki dönemde iç talepte biraz daha büyüme beklenirken, seçimler nedeniyle oluşan belirsizlik ortamının Kasım ayına kadar insanları beklemeye itebileceğine de işaret ediliyor.
Ekim ayı içinde AB zirvesi öncesi yapılacak toplantıdan gelecek sıcak bir mesajın bekleyişleri çok olumlu etkileyebileceği ifade edilirken, olumsuz bir mesajın ise ters bir etki yaratabileceği vurgulanıyor.
Önümüzdeki döneme ilişkin büyümenin önündeki bir diğer risk ise Irak operasyonu olarak gösteriliyor. Tüm bu gelişmelerin ışığında bu yılın tamamı için yüzde 5’ler civarında bir büyüme olabileceği belirtiliyor. | |
Bankaların kara tahtaları siliniyor
Arjantin gelirde Türkiye'yi solladı