|
Federasyondan üniter devlete Balkanlardan sonra Kafkasya istikrar paktı |
|||
İkinci durak Batıya yakınlığıyla bilinen ve diğer ülkelere göre daha demokratik bir rejim uygulanan Kırgızistan oldu. Albright, Kırgızistana terörle mücadele konusunda yardımda bulunmaya hazır olduklarını bildirdi. Amerikalı bakan, Bişkek yönetimini son parlamento seçimlerinde muhalefete uyguladığı baskı nedeniyle de eleştirdi. Öte yandan Amerikan-Kırgız işbirliği olanakları görüşüldü. Bakan, bölgesel kalkınma için Kırgızistana kredi vermeye hazır olduklarını bildirdi. Albright son olarak Taşkente gitti. Orta Asyanın kalbi sayılan Özbekistan, hem tarihe dayanan devlet tecrübesi hem de bölge üzerindeki etkisi ve gücü nedeniyle stratejik bir ülke. İslam Kerimov yönetimindeki Özbekistan, bağımsızlıktan bu yana otoriter bir rejim uyguluyor. Ülkede iktidar partisi dışındaki partilerin yine Kerimov tarafından yaratıldığı biliniyor. Gerçek muhaliflerse kısmen Tacikistan ve Afganistanda köktendinci hareketlere kaymış, kısmen de çalışmalarını batılı ülkelerde sürdürüyor. Özbekistandaki siyasi tutukluların sayısı tam olarak bilinmiyor. Medya ise tamamen devlet kontrolü altında... TERÖRLE MÜCADELE DEMOKRASİYİ GÖZARDI ETMEMELİ Albrightın Taşkent ziyaretinde ön plana çıkan konular, terörle mücadele ve demokrasi oldu. Dışişleri bakanı, Özbek-Afgan sınırında yaşanan güvenlik boşluğuna karşı Amerikanın yardım etmeye hazır olduğunu bildirdi. Albright, Taşkent yönetimini terörle mücadelede daha demokratik yöntemlere başvurmaya çağırdı. Taşkente verilen mesaj kısaca Terörle mücadele ismi altında yaptığınız herşeyi desteklemiyoruz! oldu... Orta Asyada terörle mücadele ve güvenlik çok da eski bir sorun değil. Emniyet boşluklarının bu denli akut hale gelmesi, geçtiğimiz yıl yaz aylarına dayanıyor. İSLAMCI MİLİTANLARIN GÜÇLENİŞİ Ağustos 1999da yüzlerce silahlı terörist, Tacik dağları üzerinden Kırgızistana geçerek aralarında Japon jeologların da olduğu bir grup insanı rehin almıştı... Grubun başında 1992-93 yıllarında Özbekistandan kaçan Özbek muhalifi Tahir Yoldaşev vardı. Yoldaşev, 1990ların ilk yıllarında Kerimova muhalif olduğu için kaçarak Tacikistana sığınmıştı. Yoldaşev ve beraberindeki muhalif Özbekler, bir daha Özbekistana geri dönemedi. Ve bu süre içinde radikal İslama kaydı. Geçen yıl 16 Şubatta İslam Kerimova karşı girişilen suikastin ardında bu grubun olduğu tahmin ediliyor. Silahlı grup, Kırgızistan dağlarını geçerek Özbekistana sızmak ve stratejik önem taşıyan ve İslamın kuvvetli olduğu Fergana bölgesini ele geçirmek istiyordu. Yoldaşev için son adım Taşkentteki Kerimov yönetimini devirmekti... Silahlı militanlara karşı Kırgızistan, Kazakistan, Özbekistan ve Tacikistan Eylül 1999da ortak bir mücadele başlattı. Operasyona Rusya ve Çin, lojistik destek verdi. Rusya, terörle mücadele için bölgeye eğitim birlikleri gönderdi. ORTA ASYADA 3 KRİTİK OLUŞUM O tarihten bu yana Orta Asyada birbirine bağlı 3 oluşum öne çıkıyor: Bağımsızlıktan bu yana baskı altında kalan Orta Asya muhalefetinin bir kısmı Afganistan ve Tacikistandan gelen yardımla radikal İslama doğru kayıyor. Köktendinci hareketler belki de tarihinde ilk kez Orta Asyada etkili oluyor. Radikal İslam hareketleri adı altında, Orta Asyadaki otoriter rejimlere karşı mücadele hızlanıyor ve bölge güvenliği açısından tehlikeli boyutlara ulaşıyor. Mücadele, öncelikli olarak cihad için değil, daha çok demokratikleşme ihtiyacından doğuyor, ancak Afganistandan görülen destekle mecburen radikal İslama kayıyor. Orta Asyada oluşan güvenlik boşluğu, Moskova ve Beijingin bölge üzerindeki itibarını artırıyor. Orta Asyayla yakından ilgilenen bu iki ülke, bölgenin en aktif oyuncuları haline geliyor. TARİHİN MİRASI Moskova, Sovyetler Birliğinin ilk yıllarında Orta Asyanın sınırlarını bir rüzgar gülü gibi birbiri içine geçmiş parçalara bölmüş ve etnik grupları da ayrı ayrı bu ülkelere dağıtmıştı... Bundan 70 yıl önce verilen bu karar, Moskovanın Orta Asyada attığı adımları bugün de kolaylaştırıyor. 1991 yılında bu suni sınırlarda kurulan yeni bağımsız devletlerin kendi aralarındaki sorunlar ve coğrafyayla mücadeledeki zorluklar Moskovanın adımlarını kolaylaştırıyor. Günümüzü 70 yıl öncesinden ayıran en önemli gerçek, Çinin bölgedeki varlığının Moskovayla birlikte hissediliyor olması ve Amerikanın da Orta Asyayı unutmamış olması. Albrightın gezisi Washingtonun demokrasi, yeraltı kaynaklarının paylaşımı ve Moskovadan daha öncelikli bir ortaklık arayışında olması açısından sembolik bir anlam taşıyor. Albrightın gezisi, sonbahardaki başkanlık seçimleri öncesinde Amerikan dış politikasında somut sonuçlar doğurmayacak olsa da yeni Amerikan başkanlığının bu bölgeyle yoğun olarak ilgileneceğinin bir işareti. | ||||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||