|
"Zirvede tek gündem AB olmalı" Liderlere kızdı, AB eylemi yaptı Bahçeli: Yılmaz doğru söylemiş Sivil inisiyatiften siyasilere çağrı |
|||
DOĞRUDAN YATIRIMLAR KESİLEBİLİR Prof. Akatın hazırladığı raporda, iki senaryo ele alınıyor. Türkiyenin AB üyeliğinin dışında kalması ihtimaline dayanan ilk senaryoda gümrük birliği anlaşmasının da tehlikeye gireceği vurgulanıyor. Bu aşamada, üretimin riske gireceğinden doğrudan yatırım gelmeyeceği, hatta net sermaye çıkışlarının da yaşanabileceği ifade ediliyor. Bu durumda, önümüzdeki 10 yılda doğrudan yabancı yatırımların Gayri Safi Milli Hasılaya (GSMH) oranının eksi binde 5 olarak gerçekleşeceği ve kişi başına mili gelirin de 10 yıl boyunca durağan kalacağı ifade ediliyor. İKİNCİ SENARYO Türkiyenin Avrupa Birliğine tam üyelik perspektifinin kesinleşmesine dayanan ikinci senaryoda ise üç farklı ihtimal ele alınıyor. Kötümser, gerçekçi ve iyimser olarak ele alınan senaryoların ilkinde, yabancı sermaye girişinin GSMHnin yüzde 1 ile sınırlı kalacağı kötümser bir yaklaşım sergileniyor. Gerçekçi olarak adlandırılan senaryoya göre ise, yabancı sermaye girişi gsmhnin yüzde 1.5ine ulaşıyor. Üçüncü ve son olan iyimser senaryoya göre ise yabancı sermaye giriş GSMHnin yüzde 2sine tırmanıyor ve 2012de kişi başına milli gelir 9 bin dolara kadar yükseliyor. Raporun sonuç bölümünde, AB üyeliğinde belirsizliği ortadan kaldıracak gelişmelerin Türkiyenin önümüzde 10 yılda çok büyük bir dönüşüm yaşamasına olanak tanıyacağı, Avrupa Birliğinden kopmanın ise ekonomik büyümeye maliyetinin çok yüksek olacağı vurgulanıyor. ZAMAN DARALIYOR, TARİH ALINMASI RAHATLATACAK Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan da, AB Kopenhag zirvesinde üyelik müzakerelerine başlamak için bir tarih alınmasının Türkiyeyi her açıdan rahatlatacağını ancak zamanın daraldığını kaydetti. Özilhan, köşe yazarlarıyla biraraya geldiği toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiyenin AB üyeliğinin uzun zamandan beri gerek Türkiye, gerekse TÜSİADın en önemli gündem maddesi olma özelliğini koruduğunu söyledi. Özilhan, bu yıl sonunda yapılacak olan AB Kopenhag zirvesinde, üyelik müzakerelerine başlamak için bir tarih alınmasının Türkiyeye AB üyeliği yolunun açılması ve AB ile ilgili takvimin belirsizlik ortamından kurtulması anlamına geleceğini, bu nedenle büyük önem taşıdığını ifade ederek, şunları kaydetti: Bir tarih alınması, Türkiyeyi her açıdan rahatlatacaktır. Ancak zamanımız daralıyor. Biz uzun zamandan beri bu tarihi fırsatın kaçırılmasının Türkiyenin geleceğini karartabileceği uyarısında bulunuyoruz. Geçen hafta gazetelere verdiğimiz ilanlarla görüşlerimizi kamuoyuna açıkladık. Arkasından en belirgin tıkanma noktaları olan ölüm cezasının kaldırılması, anadilde yayın ve anadilin serbestçe öğrenimi konularının kamuoyundaki hassasiyeti gözeterek çözülmesine fırsat verecek somut öneriler getirdik. KONSENSUS SAĞLANACAK Özilhan da, Avrupa Birliğine üyelik konusunda kamuoyunda çok önemli bir konsensüs bulunduğunu belirterek, Siyasilerin de kendi aralarında bir konsensüs sağlayarak Türkiyenin önünün açılacağını düşünüyoruz ve inanıyoruz dedi. Özilhan, değerlendirmesinde, 2002 senesinin ehemmiyeti belli. Türkiyenin AB ile ilgili tartışmaları yoğun gündemde. Dolayısıyla bizim bu siyasi kriterlerle ilgili açıklamalarımız malum. Dolayısıyla Süheyl Bey onları takdim etti ve biz bugüne kadar AB meselesinde siyasi kriterlere yoğunlaşmıştık. Dolayısıyla ekonomiye, büyümeye etkisi daha ikinci plandaydı. Tabii kamuoyunun da bu konuyu yakından irdelemesinde fayda görüyoruz dedi. PAKER: KARARI TBMM VERECEK Raporun tanıtıldığı toplantıda NTVye açıklamalarda bulunan TÜSİAD Siyasi Kriterler Çalışma Grubu Başkanı Can Paker de, Avrupa Birliği ile müzakerelere başlamanın, ne Tüsiada ne de Genelkurmaya ait bir karar olacağını vurguladı. Paker, yaptığı açıklamada, Türkiyeye yabancı sermayenin, ancak bir kalite belgesiyle geleceğine dikkat çekti. Türkiye yatırım yapılabilir bir ülkedir sertifikasının, yabancı sermaye gelişini ve ekonominin krizden çıkışı sağlayacağını belirten Paker, toplantıda, bu koşullar olmazsa ne oluru tartıştıklarını ifade etti. TÜSİADın Avrupa Birliği ile ilgili gazetelere verdiği ilanı ve Genelkurmayın dün bu ilana verdiği yanıtı da değerlendiren Paker, AB üyeliğinin siyasi bir karar olduğunu vurguladı. ABye girmeye ne Genelkurmay, ne TÜSİAD karar verecek diyen Paker, kararı verecek kurumun TBMM olduğunun altını çizdi. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||