 |
|
|||||
 |   |  |  | ||||||||||||||||||
| |||||||||||||||||||||
  |
 |
|||||||
|
|||||||
|
|||||||
| Ulusoy, yaptığı açıklamada, sektörde bu yılın Mart ayının geçen yıla göre yüzde 6-7 artışla bittiğini anlatırken, bir artış olsa da kapasitenin yeterince kullanılamadığını söyledi. 25 MİLYONLUK KAPASİTE BULUNUYOR Şu anda Türkiye’nin 25 milyon kapasiteyi karşılayabilecek bir gücü olduğunu ifade eden Ulusoy, “Bu sene ki hedef 14 milyon ziyaretçiyle 9.5 milyar dolar kazanç. Ama ürünü çeşitlendirip daha fazla imkan sunabilirsek 25 milyon kapasiteye ulaşabilecek bir gücümüz var” diye konuştu. Turizmde kar edebilmek için çeşitliliğin çoğaltılması gerektiğini ifade eden Ulusoy, şunları söyledi: “Türk turizminin kapasitesi 25 milyon olmasına rağmen biz hala 13-14 milyonlarla iftihar ediyoruz. Üstelik Türkiye’ye gelen turistlerin yüzde 70’i sadece oteli ve havalimanını görüyor, biz böyle bir turist istemiyoruz. Mutfağımızı tatmayan, folklorumuzu ve sanatımızı görmeyen, çevredeki güzellikleri yaşamayan bir ziyaretçi Türkiye’ye fazla bir şey bırakmaz. Biz bu nedenle yabancı yatırımcıdan çok, yabancı işletmecilerin ülkeye gelmesini istiyoruz. Türkiye pazarlamada kendi sınırları içinde kalırsa ne Avrupa açılabilir, ne dünyaya açılabilir... Pazarlama zincirlerinin çoğalması Türkiye’deki 25 milyon kapasitenin en iyi şekilde kullandırılması anlamına gelir.” SIKINTILI GÜNLER BİZİ BEKLİYOR Hala eskimiş kanunlarla sektörün idare edildiğini, 3-4 aya sıkışan bir turizmle ilerlemeye çalışıldığını, meydan vergilerinin ve maliyetlerin çok yüksek olduğunu anlatan Ulusoy, rakip ülkeler İspanya, Yunanistan ve İtalya’nın ise Türkiye’ye göre oldukça ileride olduklarını söyledi. Sorunlara çözüm getirilmezse turizmde sıkıntılı günlerin yaşanacağına dikkat çeken TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Başaran Ulusoy, “Kendi sınırları içinde kalan, Avrupa Birliği’ne açılamayan, dünya ülkelerine açılamayan ve uluslararası zincire bağlanamayan bir Türkiye’de, 2 yıl sonra, 2003-2004 yılları turizmde karanlık yıllar olur” diye konuştu. Bir süredir gündemi işgal eden dansöz konusuna da değinen Ulusoy, konuyla ilgili şunları söyledi: “Türkiye’nin bütün gündemi bitmiş gibi dansözlerle uğraşmaya başladık. Devletleşen bir turizm anlayışını değil, devlet politikası haline gelen bir turizm anlayışını gündeme getirmeliyiz. Böyle yaparsak Türkiye 15 milyar doları elde eder ve yurtdışında 3-4 milyar dolarlara da el açmaz. Ne yazık ki biz hala siyasetçilerimize şu derdimiz şu sıkıntımız var diyoruz. Yeter ki işlerimize karışmasınlar, başka bir şey istemiyoruz, siyasetçilerden.” DEVLETİN TURİZMİ ÖĞRENMESİ GEREKİYOR Turizmde başarı için öncelikle devletin turizmi öğrenmesi gerektiğini belirten Ulusoy, cumhurbaşkanı, başbakan ve hükümet üyeleri başta olmak üzere tüm Türk halkının tatil yapması gerektiğini bildirdi. Ulusoy, “Kendi vatandaşıma gezdiremediğim, kendi insanıma mutfağından, folklorundan, el sanatından tattıramadığım imkanları yabancılara sunamam. Ama maalesef ekonomik sıkıntı nedeniyle kendi vatandaşlarımızın otellere giremediği de bir gerçek” diye konuştu. Türkiye imkanlarını iyi kullanırsa Türkiye’de birinci sektörün turizm olacağının da altını çizen Ulusoy, öncelikle komşu ülkeler Yunanistan, İran, Bulgaristan ve Rusya, ardından da Uzakdoğu pazarlarının iyi değerlendirilmesi gerektiğini bildirdi. ÇİN’DEN 30 BİN TURİST Turizmin en önemli sorunlarından birinin de ulaşım olduğunu vurgulayan Ulusoy, havayolunda uzun menzilli uçakların çoğalması, karayolunda ise raylı sisteme geçilmesi gerektiğini söyledi. Raylı sisteme geçmeyen bir Türkiye’nin borçtan kurtulmasının mümkün olamayacağını kaydeden Başaran Ulusoy, şunları söyledi: “Siz turistinizi otobüslerle taşıtıyorsanız Türkiye’nin geleceğinden ben endişelenirim. Bu trafikte, bu yol güvenliği olmayan yollarda turistin geleceği tek yer var, o da havalimanı ve otel. Böyle olunca para da kazanamazsınız. Bir işletmeci ve karayolcu olarak söylüyorum, yüzde 93’ü kara, yüzde 1.5’u demiryolu, yüzde 2’si deniz, gerisi havayolu olan bir taşımacılıkla Türkiye’nin geleceğinde turizmde söz sahibi olamaz. Ulusal siyasetin içinde raylı sistemin düşünülmesi gerekiyor. Bunu yapmadığın takdirde maliyeti düşüremezsiniz.” Gündemi değiştirmek için “1-1.5 milyon Çinli gelecek” denildiğini kaydeden Ulusoy, “Neyle taşıyacaksınız? Onun hesabı yapılmıyor Türkiye’de. Yatacak yeriniz var mı? Çin mutfağı hazırlamamışınız, rehber hazırlamamışsınız. Bunların hesabı yapılmıyor. Bize 30 bin ile 50 bin arasında Çinli turist gelir. Çünkü uçak kapasitesi o. 2010 yılına kadar biz 500 bin kişiyi ağırlayabilirsek ne mutlu bize” diye konuştu. | ||||
| |
|||
 Bankaların kara tahtaları siliniyor |
|||
| |
|||
 |
|
 |
|||||||||||||||
   |
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
| Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||
 | |||||||||||||||||
2001'de turizmden 12.4 milyar dolar