|
Rodrik: Öncelik büyümeye verilmeli Goldman Sachs: Büyüme ümitsiz TOBB: Krizden çıkış için pozitif büyüme şart Sak: Büyüme güvenle gelecek Milli gelirde 6 yıl geri gideceğiz FT: Toparlanma Irak operasyonuna ve reformlara bağlı Mart ayı enflasyon tahmini yüzde 2.5 Ekonomistlerin % 55’i iyimser |
|||
Kiekens, Eğer Türkiye yüzde 6 ile 9 arasında bir büyüme hızını yakalayabilirse, büyük başarı olacaktır derken; verimliliğin artmasının büyüme hızında belirleyici olacağını söyledi. Kiekens, Doğu Asya ülkelerinden örnekler vererek, bu ülkelerde verimlilik artışının yılda yüzde 15i bulmasına karşılık, Türkiyede yüzde 2lerde kaldığını söyledi. Kiekens, Türkiyenin 2023 yılında Avrupa Birliğinin Akdenizli 3 üyesi Yunanistan, Portekiz ve İspanyanın milli gelir seviyesine ulaşması için önümüzdeki 22 yılda ortalama yüzde 9.2 büyümesi gerektiğini de ifade etti. 1980lerde Türkiyenin yüzde 4.8 olan büyüme hızının 1990larda yüzde 3. 1e gerilediğini ifade eden Kiekens, 1990larda yaşam standartlarının gerilediğini ve Türkiyenin AByi yakalama konusunda hiçbir ilerleme kaydedemediğini belirtti. Kiekens, Türkiyenin büyümesi için tarım politikasının değiştirilmesi gerektiğini de belirterek; Türkiyenin Avrupa Birliğine yetişebilmesi için tarım sektöründe çalışan nüfus oranının düşürülmesi gerekiyor dedi. BANKACILIK REFORMLARI BAŞARILI Kiekens, Türk bankacılık sektöründeki reformları da överek, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun performansını müthiş olarak nitelendirdi. Türk bankalarının sermaye yeterlilik oranlarına mutlaka uymaları gerektiğini belirtti. HÜKÜMET ZAMANINDA MÜDAHALE ETTİ Kiekens, İSO Meclisinde yaptığı konuşmada da, Türkiyenin daha önce içinde bulunduğu şartlar zorla düzeltilmemiş olsaydı çok büyük bir ekonomik felaket beklendiğini anlatırken, Türkiye IMFden daha önce görülmemiş düzeyde yüksek finansal destek almamış olsaydı, bu kesin bir felakete neden olacaktı. Allahtan hükümet, bu çarpıklıkları ve Türkiye ekonomisindeki sorunları çok kararlı biçimde düzeltmeye başladı dedi. Kiekens, KİTlerde aşırı personel sayısı ve kötü fiyatlandırma politikaları sonucu sürekli zarar çıktığını ifade ederek, şöyle konuştu: Bütün bunlar, şu anda yaşanan büyük mali açığın birçok nedeninin sadece birkaç tanesidir. Bu durum sonucu, kamu sektörünün borcu giderek artıyor. Eğer söz konusu şartlar zorla düzeltilmemiş olsaydı, zaten çok büyük bir ekonomik felaket bekleniyordu. Aynı zamanda Türkiye, IMFden daha önce görülmemiş düzeyde yüksek finansal destek almamış olsaydı, bu da kesin bir felakete neden olacaktı. Allahtan hükümet, bu çarpıklıkları ve ekonomideki sorunları çok kararlı biçimde düzeltmeye başladı. Kiekens, Türkiyenin uygulamaya geçirdiği ve iyi sonuçlar elde ettiği iki temel programdan birinin istikrar ve reform hedefli IMF destekli program, diğerinin ABye üyelik amacıyla benimsenen strateji olduğunu kaydetti. Her iki programın da birbirinden iddialı olduğunu, Türkiyenin geleceği açısından çok kritik öneme sahip olduğuna işaret eden Willy Kiekens, iki programın da birbirini tamamladığını belirtti. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||