| | | | Ancak Koçbank’ın bazı avantajları olduğunu belirten Ergür, Koçbank’ın bu döneme çok likit bir şekilde girdiğini, risk oluşturan büyük pozisyonlara girmediğini, hazırlıklarını önceden yaptığını ve diğer bankalara kıyasla daha rahat bir kriz süreci geçirdiklerini kaydetti.
Kendilerini destekleyen çok önemli bir faktörün de Koç isminin bankacılık piyasasında oluşturduğu güven olduğuna işaret eden Ergür, “Bizim bu dönemi diğer bankalara oranla daha da rahat geçirmemize sebep oldu. Kriz öncesi 700-800 milyon dolar olan civarında olan mevduatımız kriz döneminin sonunda 2 milyar dolara yaklaştı” dedi.
Halil Ergür, şunları söyledi:
“Hatta bu dönemi biz bu nedenle Koçbank açısından bir fırsat dönemi olarak da değerlendirdik. Birçok banka küçülürken, eleman çıkarırken, şube kapatırken biz bu dönemde büyümemizi sürdürdük. Eleman çıkışı oldu ama küçülme amaçlı değil performansa bağlı olarak oldu. Kapsamlı bir eleman çıkarma olmadı, aksine şube bankacılığı tarafında yeni elemanlar aldık. Çünkü 20 civarında yeni şube açtık. Bu dönemde 80 küsur olan şube sayımız 100’ü aştı.”
Kriz sonrası dönemin hazırlıklarını da yaptıklarını ve bu hazırlıklardan birinin Koçbank Migros şubelerinin açılışı olduğunu ifade eden Ergür, Koçbank’ın önümüzdeki dönem için artık tamamen müşterilere ve piyasalara dönük bir çalışma süreci içine gireceğini, bu nedenle bankanın kendi iç organizasyonunu tamamen buna dönük olarak yeniden yapılandırdığını kaydetti.
“BANKA SATIN ALMA GÜNDEMİMİZDE YOK”
Koçbank’ın 2001 yılı hedeflerini son derece olumlu bir şekilde yakaladığını ve dolar bazında bilançolarını yaklaşık yüzde 35 oranında büyüttüklerini bildiren Ergür, stratejik ortaklıklar ve satın almaların kendilerinin büyüme stratejileri içinde olduğunu söyledi.
Koç Holding, Koç Finansal Hizmetler A.Ş. ile İtalyan Unicredito arasında Türkiye’de bankacılık ve finansal hizmetler alanında yüzde 50 yüzde 50 stratejik ortaklık kurmak üzere niyet mektubu imzalandığını hatırlatan Ergür, bu yöndeki çalışmalarda hızlı bir şekilde ilerleyeceklerini kaydetti.
Daha önce banka satın alma girişimlerinin olduğunun hatırlatılması üzerine de Ergür, “Şu anda gündemimizde yok. Bildiğiniz gibi bir iki görüşmemiz oldu. En son Etibank’la ilgilenmiştik, fakat bize uygun şartlar oluşmadığı için o konuda ilerlemedik” dedi.
ÖZKAYNAK EKSİKLİĞİ EN BÜYÜK PROBLEM
Koçbank Genel Müdürü, bankacılık sektörünün 2002 yılı beklentilerine ilişkin görüşlerini açıklarken de, özellikle özkaynak eksikliğinin bankacılık sektörünün en büyük problemi olduğunu, bunun mutlaka halledilmesi gerektiğini söyledi.
Halil Ergür, “Bu çeşitli şekillerde banka sahiplerinin ilave sermaye koymasıyla veya birleşmelerle olabilir. Bu önlemlerin alınabilmesi bankacılık sisteminin daha sağlıklı olabilmesi açısından önemli” diye konuştu.
Reel sektörün desteklenmesine ilişkin olarak da altyapısı sağlam, üretimi düzgün ve verimli, ürettiği malı satılabilir durumda olan firmaların ayakta tutulması ve bankaların da biraraya gelerek onlara daha uygun imkanlarla süre tanıyacak bir yapılanmaya girmeleri gerektiğine işaret eden Ergür, bu konuda herkesin hemfikir olduğunu, ortak bir yaklaşımın geliştiğini, ancak bunların etkin bir şekilde devreye girmesi için bazı yasal düzenlemelerin de yapılması gerektiğini kaydetti.
Halil Ergür, “Bankalar üzerinde özellikle kredilerle ilgili önemli kısıtlayıcı mevzuat var. Bunun biraz rahatlatılmasıyla bankaların reel sektöre daha etkin, daha iyi hizmet verebileceğini ve daha iyi destek olabileceklerini düşünüyorum” dedi. | |
Ergür:Türkiye'de krizi yaşamayan tek yer devlet
Bankaların kara tahtaları siliniyor
