|
|
Euro treni ve kaçırılan bir fırsat Bu satırların yazarı |
|||
E-ticaretle ilgili bir toplantıda, katılımcılardan biri bir gereksinim tespit edilebiliyorsa, ortaya konan çözüm, gayet başarılı bir şekilde işlenebiliyor.Örneğin itiraf.com çok başarılı bir şekilde bir ihtiyacı karşılıyor dediğinde, arkadaşlardan biri itiraf.com ne? dedi... Biz, işte insanlar itiraf ediyor, rahatlıyor dedik. İyi de, itiraf ne? dediğinde bir yerlerde frekans uyuşmazlığı yaşadığımız belli olmuştu. Biz, arkadaşa bunda anlaşılmayacak ne var? bakışları ile bakarken, arkadaş bunda anlaşılacak ne var bilinmezleri içinde idi...İtiraf kelimesinin sözlük anlamı, etimolojik kökeni, ingilizce karşılıklarının belirtilmesi sonucunda arkadaşın içine düştüğü karmaşa aydınlandı, Hay Allah iyiliğinizi versin, ben deminden beri e-truff diye anlıyorum, truff ne ki, bunun elektroniği ne olsun, diye düşünüp duruyordum dedi... İnternet (bilgisayar) ve ticareti bir araya getirme sürecinde asıl olan ticaret kısmı, çünkü bilgisayar ve internet tarafı, belli bir demokrasi sağlayarak herkese aynı ürünü sunma veya ortaya çıkan bir ürünün teknolojik çözümünü kullanabilme olanağı olanağı veriyor. TİCARETTEN BİRŞEY ANLAMAMIŞIZ Bu Satırların Yazarı (BSY), Türk ticaret tarihinde gördüğü resme biraz şüphe ile yaklaşıyor ve bunu zaten tarih boyunca ticaretten bir şey anlamamamıza bağlıyor. Şöyle ki; Türklerin tarihi incelendiğinde yaşam kazanma ve geçinme biçimlerinin 2 alanda toplandığı görülüyor: 1-Çiftçilik (toprak ekip biçme, hayvancılık) 2-Devletten geçinme Bunun dışında kalan ticaret, ticari ahlak ve ticari zeka daha çok azınlıkların hayat kazanma sahasına bırakılmış durumda... Bugün dikkat ederseniz, ticari zeka ve ahlakını, iş yapma biçimini beğendiğiniz, ticaret ile uğraşan esnafın, kendilerinin veya kendilerine bu işi öğretenlerin muhakkak Ermeni, Rum veya Yahudi kökenli patronları, ustaları olmuştur. Avrupada hatta ABDde bile şirketlerin önündeki .......yılından beri tabelaları 50-100 hatta yer yer 200 yıl gerisine kadar gidebiliyorken, bir seferde sayabileceğimiz asırlık ticari Türk kökenli Türk kuruluşu herhalde bir elin parmaklarını geçmez... (Hatta BSYnin şu anda aklına Ali Muhiddin Hacı Bekirden başka bir isim gelmiyor). TİCARİ AHLAK AKTARILAMADI BSY, Türk, Ermeni, Rum, Yahudi laflarını kullanarak tehlikeli sulara girdiğinin farkında ancak köken milliyetçiliği yapmadan anlatmak istediği şu: Türkiyede ticareti daha çok azın kökenli Türkler, çok başarılı bir şekilde, yürüttü, Türk kökenli Türkler öteki işlerle meşgul oldu (üstteki 2 madde), ne zaman ki, mübadele, iki ülke arasındaki gerginliklerin bu ülke insanlarının yaşamlarına yansıması, 6-7 Eylül olayları gibi olaylar yaşandı, işte o zaman Türkiyedeki ticaret hayatı büyük bir sekteye uğradı.. Ticareti bilen, ticari ahlak ve zekanın ustası olan, ancak Türkiyeyi terketme kararı almak zorunda kalan bu insanların gitmesi, ticari ahlak ve zekanın bir sonraki nesle aktarılmasında kesintiye sebep oldu. BSY bugün ticari alanda görülen her türlü aksamanın, tüketici şikayetleri köşelerinin dolup taşmasının sebebi olarak bunu görüyor. Geçenlerde, BSYnin, ticaret ile uğraşan bir arkadaşına, bahiste kaybettiği sinemayı ne zaman ısmarlayacağını sorduğunda aldığı cevap aslında güzel bir özet borcum borç, ne öderim, ne inkar ederim. BSY bütün bu detaylara şunun için giriyor, ticarette bu aksamayı yaşayan Türkiye, şimdi e-ticarete de yanlış bir perspektiften bakıyor. E-ticareti başarmak için önce eden sonraki ticaret kısmını doğru ve düzgün yapmak lazım... Yoksa bir e-ticaret ürününü bilgisayarlarına yükledikleri zaman e-ticarete geçtiklerini zanneden kuruluşların yanılgısına düşmek işten değil. Bir Müşteri İlişkileri Yönetimi (CRM) paketini, bir araba yarışı oyunu gibi yükleyerek haydi kullanmaya başlayalımdan çok daha fazlasını ifade ediyor e-ticaret. İŞ YAPMA STANDARTLARI YÜKSELECEK Ama e-ticaret fikrinin gündemde yer bulmasının, yaygınlaşmasının, yönetim kurullarında veya patronlar arasında galiba bir fırsat kaçırıyoruz, bir şey yapalım telaşı yaşamalarının şöyle bir faydası olacak: e-ticarete geçiş için şu andaki bütün iş süreçleri ve tanımlarının ortaya dökülmesi, kağıda geçirilmesi, paylaşılması, iş yapma biçimlerinin dünya standartlarına yükseltilmesi gerekecek. E-ticaret döneminde, CRM belki mahalle bakkalımızın veresiye defteri açmada kullanılacak kriterlerini anlamakta zorlanacak ama, yuttur gitsin yönteminin tarihe karışması, marka bilincinin, ürünlerinin arkasında duran, müşteri memnuniyetini ön planda tutan, ürün ve hizmetlerini standart hale getiren firmaların yükselişinin önünün açılması açısından çok yararlar görülecek. Sevgi, saygı, o güzel insanların, o güzel atlara binip gitmesinin çok şeyler kaybetmemize sebep olduğunu anlamış bir Türkiye. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||