| | | Bakü-Tiflis-Ceyhan ham petrol boru hattının, Türkiye’den ekonomik, güvenli ve çevresel açıdan anlamlı bir şekilde hidrokarbon rezervinin Hazar Havzası’ndan Batı piyasasına taşınmasına önemli rol oynayacağını belirten Bildacı, “Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru Hattı 2005’in başlarında faaliyete geçecek” dedi.
Botaş’ın 40 yıl boyunca işletmeyi üstleneceğini, Türk hükümetinin projeye her türlü desteği vereceğini vurgulayan Bildacı, arazi satın alınması ile inşaatını kapsayan projenin 3. aşamasının Haziran 2002’de başlayacağını ve detay mühendisliği çalışmalarının 32 ay süreceğini kaydetti.
PETROL DAHA DÜŞÜK FİYATLA ALINACAK
Proje maliyetinin 2.4 milyar dolar olduğunu bildiren Bildacı, “Türkiye kısmı, arazi maliyetleriyle toplam 1.4 milyar dolar. Tamamen sponsorlar tarafından karşılanacak. Türkiye, projeye sadece 300 milyon dolarlık hükümet garantisi veriyor” diye konuştu. Gökhan Bildacı, Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru Hattı’ndan ilk 16 yılda 140-200 milyon dolar, 17-40 yıl arasında da 200-300 milyon dolar gelir elde edilmesinin beklendiğini kaydetti.
Boru hattıyla, ekonomik açıdan nakliye maliyetlerinin düşmesi nedeniyle Türkiye’nin petrolü daha düşük fiyatla alacağını ifade eden Bildacı, Türk sanayi mallarının da rahatça Türk cumhuriyetlerine ihraç edilebileceğini belirtti.
Avrupa Topluluğu Güvenlikten Sorumlu Yöneticisi Johannes Enzmann da, Türkiye doğalgaz piyasasının Avrupa’daki en dinamik piyasa olduğunu, Türkiye’nin çok büyük doğalgaz tüketicisi konumuna geldiğini söyledi. Enzmann, “Doğalgaz tüketimi, Almanya ve İtalya ile neredeyse eş” dedi.
Çok çeşitli tedarik portföyü bulunan Türkiye’nin bir tedarik geçiş ülkesi haline geleceğine işaret eden Enzmann, “Avrupa’ya tedarik edilen gazın yüzde 70’i Türkiye’den transit geçiş yapıyor. Türkiye Avrupa’nın doğalgaz kapısı haline gelecek. Türkiye, yeni tedarikçilerin Avrupa Birliği piyasasına girmesinde çok önemli rol oynayacaktır” dedi. Konferans, yarın sona erecek. | |