| | |
Laheydeki mahkeme salonunda cereyan edecek olayların önemli birer siyasal ve hukuki örnek oluşturacağına değinen Holbrooke, mahkemenin çabuk sonuçlanması halinde, Yugoslav halkının, liderlerinin, kendilerine nasıl ihanet ettiğini gözleriyle görebileceklerini vurguladı, ancak mahkemenin metodolojisi açısından bunun pek olanaklı olmadığını kaydetti.
Uluslararası savaş suçları mahkemesi savcısı Carla del Pontenin, sadece Kosovada işlenen suçların değil, 1991-1995 yılları arasında Bosna-Hersek ve Serebrinicada yapılan katliamlarla ilgili emirlerin de bizzat Miloseviç tarafından verildiğini kanıtlaması gerektiğinin altını çizen Holbrooke, Miloseviç benimle yaptığı görüşmelerde Bosna-Hersekte cereyan edenlerden, önceden haberi olmadığını her zaman iddia etti açıklamasında bulundu.
Holbrooke, Miloseviçle 1995 ekiminde yaptığı bir görüşmede kendisine Amerikan istihbarat bilgilerini içeren bir belge verdiğini de açıkladı ve duruşmalar sırasında mahkeme savcısının -Miloseviçin savaş suçları işlenmesi doğrultusunda emir verdiğini kanıtlayacak- bu tür belgelere ihtiyaç duyacağını, ancak NATO ülkelerinin istihbarat bilgilerinin açıklanmasına yanaşacaklarını tahmin etmediğini ifade etti.
Holbrooke, söz konusu bilgilerin açıklanmasının istihbarat görevlilerinin deşifre olmasına yol açacağını, bunun da güvenlik açısından sorun yaratacağını kaydetti.
Holbrooke makalesinde, mahkemeye azami destegin verilmesi için ABD, İngiliz ve Fransız hükümetlerinin bir formül bulmaları gerekiyor görüşünü savundu.
İşlenen insanlık ve savaş suçlarında Miloseviçin yanı sıra Sırp lider Radovan Karadziç ve askeri komutan general Ratko Mladiçin de eşit derecede sorumluluğu bulunduğunu kaydeden Holbrooke, bu kişilerin hala yakalanamamış olmalarının esef verici olduğunu belirtti. | |