|
Truva kazıları, 16. yılına girdi. Dünya uluslarının kökenini burada aradığı kazıların 15 Haziranda başlayan yeni döneminde, Alman arkeolog Prof. Dr. Manfred Korfmann başkanlığındaki 76 kişilik uluslararası heyetin çabalarıyla antik kentin sur dışında kalan kenar mahalleleri ortaya çıkarılacak. Prof. Dr. Korfmann, Truvada 16 yıllık kazı serüveni boyunca ortaya çıkarılan buluntuların restore edilerek kazı mevsimi sonunda müzeye teslim edildiğini, bugüne kadar antik kentin geçmişiyle ilgili çok önemli eserler çıkarıldığını bildirdi. Truvanın, salt kazı yapılan bir antik kent olmadığını, dünya milletlerinin kökenini burada aradıklarını belirten Korfmann, Ülkeler, geçmiş medeniyetlerinin Truvada olduğu inancındalar. Bu görüş Truvayı, dolayısıyla Türkiyeyi kültür açısından önemli kılıyor. Bunun en canlı örneği, Almanyada açılan Truva Sergisini bugüne kadar 240 bin kişinin gezmesidir. Biz de bu yönde çalışma yaparak, Truvanın savaş kenti değil, kültürlerin buluştuğu bir barış kenti olarak tanınması için çaba gösteriyoruz dedi. Başladığı yıllardan bu yana kazı heyetinde bulunan Türk Arkeolog Ferruh Gerçek, bu yılki kazı çalışmalarında en önemli unsurun, Aşağı Şehir olarak adlandırdıkları surların dışındaki mahallelerle ilgili kazı çalışmalarının başlatılması olduğunu bildirdi. Gerçek şunları söyledi: Bildiğimiz Truva merkezinin dışında da mahalleler olduğunu belirledik. Bu yeni gelişme, surların dışında yapılan küçük bir kazı sırasında bulunan bir mezar ve içinden çıkan iskeletle ortaya çıktı. Surların dışında yaşayan insanların, savaş zamanında evlerini terkederek merkezda barındıkları anlaşıldı. Bu mahalleleri tümüyle ortaya çıkardığımızda, Truvanın daha geniş bir alana yayıldığı tahminleri doğrulanacaktır. Truvanın kazılarla ortaya çıkan gerçeklerinin insanı şaşırttığını belirten Gerçek, Zaman zaman meydana gelen yangın ve depremlerle sarsılan, hatta yok olma noktasına gelen Truvada, insanların deprem korkusuyla yaşadıklarını, bu nedenle depreme dayanıklı eğimli duvarlar inşa ettiklerini belirledik dedi. Gerçek, şöyle devam etti: Truvanın 9 kez yıkılıp tekrar inşa edildiğini biliyoruz. Yapılan kazılarla bu gerçek kanıtlandı. Şimdi Truvanın yayıldığı geniş mekanları ortaya çıkarmayı hedefliyoruz. Çünkü dünyanın ticaret merkezi olan, Çanakkale Boğazına hakim bir mevkide kurulan Truva kentinin kısıtlı bir alanda bulunması, buradaki arkeologları düşündürüyordu. Şimdi bu alanlarda Almanyadan getirtilen manyometre cihazıyla manyetik ölçümlere başladık. Daha açık bir ifadeyle, toprağın altının röntgeni çekilip yeni haritalar hazırlanıyor. Bu arada daha önceki buluntular restore edilerek bölümler halinde halkın ziyaretine açılıyor. Kazı heyetinde bulunan 15 Türkün yanı sıra Almanya, ABD, Slovakya, Bulgaristan, Polonya, Hollanda, İngiltere ve Gürcistandan gelen arkeologların bu yılki çalışmalarının, 15 Eylüle kadar süreceği bildirildi. | ||||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||