|
Okuyan, Türk-İşe bağlı Şeker-İş Sendikası Genel Başkanı Ömer Çelik ve yönetim kurulu üyelerini makamında kabul ederek, bir süre görüştü. Okuyan, kabulde yaptığı konuşmada, 4447 sayılı Sosyal Güvenlik Yasasının iptal edilmediğini, emekliliğe geçiş maddesine ilişkin 10 fıkranın iptal edildiğini belirterek, Anayasa Mahkemesinin gerekçeli kararını açıklamasının ardından, geçişe ilişkin yeni düzenlemenin yapılacağını bildirdi. Özelleştirme nedeniyle işini kaybedenlerin kamuda istihdam edilmelerinin doğru olacağını anlatan Okuyan, özelleştirmenin dünyanın bir gerçeği olduğunu, Türkiyenin bundan geri adım atmasının düşünülemeyeceğini belirtti. Okuyan, 4447 sayılı yasa uyarınca SSKya 10 milyar liranın üzerinde prim borcu bulunan kişi ve kurumları kamuoyuna açıkladıklarını, kamuoyunun bunu bilmeye ihtiyacı olduğunu söyledi. TÜRKİYE, TAAHHÜDÜNÜ YERİNE GETİRMELİ İş Güvencesi Yasa Tasarısının rafa kaldırılmadığını ve Başbakanlıkta imzaya açıldığını anımsatan Okuyan, bu konuda ilgili bakanlıklardan görüş istendiğini, bu görüşlerin Başbakanlığa ulaşma aşamasında olduğunu kaydetti. Okuyan, 1475 sayılı İş Yasası, 2821 sayılı Sendikalar Yasası, 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Yasasında yapılacak değişiklikleri görüşmek üzere, 26 Haziran Salı günü Ankarada, Türk-İş, Hak-İş, DİSK ve TİSK genel başkanları ile 30 Haziran Cumartesi günü ise İstanbulda, konfederasyon genel başkanları ve öğretim üyeleri ile biraraya geleceğini ifade etti. Okuyan, sözlerini şöyle sürdürdü: Burada niyetimiz, yıl sonuna kadar 1475, 2821 ve 2822 sayılı yasalardaki değişiklikleri hazırlamak, iş güvencesi de dahil hepsini çıkartmış olmaktır. İş Güvencesi Yasasına hala işverenlerin direndiği doğrudur. Hala direnç ortaya koydukları, bunu engellemeye çalıştıkları doğrudur. Ancak, ulusal programda, kısa vadede çıkartılması taahhüt altına alınmış bir yasadır. Bu ulusal programı da vereli 2 ayı aşkın süre geçmiştir. 9 ay içinde, Türkiye Cumhuriyeti Devleti, ABye karşı ulusal program çerçevesinde bu taahhüdünü yerine getirmek mecburiyetindedir. İş Güvencesi Yasasının çıkması, ne Bakanlığımızı ne de hükümeti bağlayan konudur. Bunu aşan, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin taahhüdü pozizyonuna dönüştü. Bu meselenin biraz uzadığı doğrudur. Ancak bazı işçi sendikalarımızın da daha duyarlı davranması lazımdır. İş Güvencesi Yasa Tasarısı konusunda, bazı işçi sendikalarımızın çok duyarlı olmadıkları bir gerçektir. Bununla ilgili ciddi, kararlı ve örgütlü bir biçimde bu yasanın sahiplenilmesi lazımdır. Okuyan, bir soru üzerine, bu yılki ILO Çalışma Konferansında Türkiye açısından çok yararlı bir sonuca ulaşıldığını, 29 yıldan beri her yıl Aplikasyon Komitesinde kınanan Türkiyenin bu yıl kınanmadığını bildirdi. Okuyan, bu yıl ilk kez Aplikasyon Komitesinde, 158 sayılı sözleşmeye ilişkin olarak hükümete ve Bakanlığa teşekkür edilerek, yapılan şikayetin gündemden düşürüldüğünü söyledi. Ayrıca, Okuyan, TİSKin İş güvencesini kıdem tazminatıyla birlikte düşünüyoruz görüşüne, Aplikasyon Komitesinde ittifakla karşı çıkıldığını belirtti. Okuyan, Anayasa değişikliğiyle ilgili çalışmaların hatırlatılması üzerine de komisyonun bu konuda sağladığı uzlaşmanın, Türkiye için bir kazanım olduğunu kaydetti. Şeker-İş Sendikası Genel Başkanı Ömer Çelik ise KİTlerin, altyapısı hazırlanmadan özelleştirilmesinin binlerce insanı işinden ettiğini ve ekonomiyi kayba uğrattığını belirtti. İş Güvencesi Yasasının çıkması için gösterdiği çabadan dolayı Bakan Okuyana teşekkür ettiklerini vurgulayan Çelik, bu yasanın bir an önce çıkmasını beklediklerini söyledi. Çelik, özelleştirme kapsamına alınan bazı şeker fabrikalarına işçiler ve pancar ekicileriyle birlikte talip olduklarını da kaydetti. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||