Home page
Haber Menüsü


 
“Öcü”ler neden gelmiyor?
 
Meksika’nın bu çetin şartlarına rağmen 12.5 milyar dolar yatırmayı göze alan Citibank neden Türkiye’ye bunun yirmide birini yatırmayı düşünmüyor sizce?
 
Murat Yeşildere
 
17 Haziran—  Hafta içinde Merkez Bankası Başkan Yardımcısı Şükrü Binay’ın “ilginç” beyanatını görünce, elimizde olmadan birkaç hafta önce yazdığımız yazıyı hatırladık. Binay, bankacıları uyarırken, talep ettikleri önlemleri almayan bankaları, “banka ithal ederek” ikame etmekle “tehdit ediyordu”.

   
 
NTVMSNBC Reklam  
 

  Sadece finans sektörüne değil, ekonomimizin genelinde “yabancı sermayeyi” öcü olarak gösterenlerin sayısının hiç de az olmadığını biliyorduk ama bir kamu kurumunun tepe yöneticisinin bunu açık açık söylemesi bizi endişelendirdi.
       Biz yazımızda, gelişmekte olan ülkeler arasında yabancı bankaların finans sektöründeki ağırlığı olarak bakıldığında Türkiye’nin son sıralarda yer aldığının altını çizmeye çalışmıştık.
       Ekonomilerin krizden çıkmasında da, güçlü finans sektörlerinin önemine dikkat çekerek, yabancı kurumların gelmesinin sadece sermaye olarak değil, sektörün çalışma ilkelerini de değiştirmesi açısından önemli olduğunu belirtmiştik.
       SERMAYE YETERLİLİĞİNE UYABİLİRLER Mİ?
       Binay’ın açıklaması aslında sadece bir “tehdit” niteliği de taşımıyor. Zira Citibank/SSSB’nin Mayıs ayı sonunda yayınladığı bir rapor, hükümetin IMF’e aksini taahhüt etmesine rağmen, bankacılık sektörünün BIS’in yüzde 8’lik sermaye yeterliliği rasyosuna ulaşmasının zor olduğunun altını çiziyor.
       BDDK’nun “tavsiyesi” yönünde özel bankalar dönem karlarını sermayelerine ekleseler de, giderek çetinleşen ekonomik koşullar geri dönmeyen kredilerin artmasına ve bankaların gerek likidite gerekse de özkaynak yetersizliği problemleri yaşamalarına sebep olacak gibi gözüküyor.
       Devlet Bakanı Derviş’in özel bankaların sendikasyon geri dönüşlerini “garanti” altına almak üzere New York ve Frankfurt’a yaptığı mini “roadshow”lar boşuna değil. Bu tabloya bakarak yıl sonuna kadar, hangi yolla yapılacağını pek anlamasak da, Merkez Bankası’nın “yabancı banka ithalatına” başlayabileceğini söyleyebiliriz.
       
CITIBANK MEKSİKA’DA
       Aynı hafta içinde, Newsweek dergisinde, Fareed Zakaria imzasıyla çıkan ilginç bir haber-yorum ise, biz bunları tartışırken, dünyanın öbür ucunda neler olduğunu “müjdeliyordu”.
       Ülkemizde de banka satın almak üzere birçok görüşme yapan, ancak henüz sonuç alamayan Citibank, Meksika’nın en “iyi” bankası olarak nitelendirilen Banacci’yi, hem de 12.5 milyar dolara satın almıştı.
       Rakamın altını çizmek istiyoruz; TMSF’na devredilen 13 bankanın toplam aktifleri ve toplam zararına yakın bir büyülükten bahsediyoruz. Türkiye’deki yabancı bankaların özkaynaklarının 25 (yazı ile de yazalım yirmibeş !) katı, aktiflerinin 1.5 katı, toplam bankacılık sektörü özkaynaklarının da yaklaşık 1.5 katı olan bir rakam bu. Rakam Meksika açısından da büyük; 2000 yılında ülkeye giren yabancı sermayeye eşit bir büyüklük.
       Bu önemli işlem ile birlikte, Meksika’da bankacılık sektörünün tamamı yabancıların kontolüne geçmiş durumda. Bahsettiğimiz ülke, yolsuzlukların, uyuşturucu ticaretinin, gelir dağılımındaki bölgesel çarpıklıktan dolayı halk hareketlerinin olduğu, son derece “dinamik” bir Latin Amerika ülkesi.
       Bunlara rağmen, her yıl on milyar doların üzerinde gerçekleşen yabancı sermaye girişi ile, yüzde 7 civarında büyümeyi başarmış.
       
YATIRIMIN ÖNEMİ NE?
       Zakaria’nın, Citibank’ın Meksika’daki bu yatırımı ile ilgili altını çizdiği nokta ise bize pek yabancı gelmedi: ” Banacci’nin verdiği kötü kredilerin ceremesini bugüne kadar vergi verenler ödüyordu, artık bu cezayı 260 milyar dolarlık Citibank’in yatırımcıları paylaşmak zorunda”.
       Kuşkusuz ülkeye getirecekleri kurumsal yönetişim (corporate governance) ilkeleri, şeffaflık ve uluslar arası muhasebe standartlarına uygun çalışma prensipleri ile Citibank’in yatırımcılarına bu cezayı ödetmeyeceğini varsaymamız yanlış olmayacaktır. Burada bizce ilginç olan bir başka nokta ise Meksika’da da “vergi verenler” (tax payer) kavramının geçerli olmasıdır.
       Bizde ise bu kavramın karşılığının “vergi mükellefi” (yani vergi vermek zorunda olan veya kaçamayanlar ) olduğuna dikkatinizi çekmek istiyoruz.
       
BİZE NEDEN GELMİYORLAR?
       Meksika’nın bu çetin şartlarına rağmen 12.5 milyar dolar yatırmayı göze alan Citibank neden Türkiye’ye bunun yirmide birini yatırmayı düşünmüyor sizce?
       Aslında konuyu Citibank özelinden çıkartıp, yabancı bankalar geneline seslenmek daha doğru olacak . Bu sorunun yabancı bankalar açısından onlarca geçerli sebebi var. Yabancı sermayenin hala “öcü” olarak gösterilmesi ise listenin başında yer alıyor.
       
SORMASI BİZDEN...
       Her hafta soruyu değiştirerek soruyoruz. Bu hafta da Morgan Stanley Dean Witter’in Türkiye ile ilgili bir raporunda yer alan ilginç saptamadan esinlenerek sorumuzu yenileyelim. Son 30 yılda, ortalaması ondört ay, azami uygulama süresi de onsekiz ay olan “ekonomik istikrar” programları uygulama alışkanlığında olan Türkiye’nin, mevcut programının “ömrünün” Ekonominin tamamından sorumlu bir bakanla artacağına inanıyor musunuz ? Yanıtlarınızı bekliyoruz.
 
       
    TOP5 Bankaların kara tahtaları siliniyor  
     
 
  NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u  
 

Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz?
hayır   1  -   2  -   3  -   4  -   5  -  6  -  7  kesinlikle

 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler |
Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları