|
TZOBun 25 Mayısta başlayacak 22. genel kurul toplantısında sunulmak üzere hazırlanan Zirai ve İktisadi Rapor 1999-2000 adlı raporda, bu politikanın uygulanması halinde, çok önemli tarımsal potansiyele sahip olmasına rağmen, Türkiyenin, dünyanın yükselen en önemli tarım ürünleri pazarı haline geleceği öne sürüldü. Türkiyenin Güçlü Ekonomiye Geçiş Programı adlı programın, sonuçta, önceki başarısız programın bir devamı niteliğinde olduğu, toplumun değişik kesimlerinin, özellikle tarım kesiminin görüşü alınmadan hazırlandığı belirtilen raporda, bu nedenle başarı şansının zayıf, tarım kesimi tarafından desteklenmesi mümkün olmayan bir program olduğu ifade edildi. Programda öngörülen, tarımda, sadece dünya fiyatları ile satılabilen veya rekabet edilebilen ürünlerin üretilmesi politikasının kabul edilmesinin mümkün olmadığı vurgulanan raporda, bu politikanın uygulanması halinde dünyada sadece doğal avantajlara, teknolojik ve ekonomik üstünlüklere sahip ülkelerin tarımsal üretimlerini sürdürebileceğine dikkat çekildi. Oysa tarımın stratejik bir sektör olduğu, sadece ekonomik değil, sosyal ve çevresel fonksiyonlarının bulunduğu anlatılan raporda, Özelliklesadece ülkemiz gibi aile işletmelerinin çoğunlukta olduğu ve istihdam sorunları yaşayan ülkelerde, sadece rekabet edilebilir ürünlerin üretiminin devamı politikasının kabul edilmesi mümkün değildir denildi. TARIMIN PİYASA EKONOMİSİNE AÇILMASININ ETKİLERİ İstikrar programlarının tarım üzerindeki etkisinin de değerlendirildiği raporda, tarımın piyasa ekonomisine açılmasının, üretici, tüketici ve ülke ekonomisi üzerindeki etkileri ayrı ayrı ele alındı. Rapora göre, tarımın piyasa ekonomise açılması halinde, sektöre yönelik desteklerin kalkmasıyla, başta toprak, tohumluk, kredi olmak üzre tarımsal üretimin tüm girdilerinin fiyatları, piyasa ekonomisinin kurallarına göre belirlenecek. Ancak, çiftçinin bu sürece uyum göstermesini sağlayacak ara mekanizmalar ve kurumlar oluşturulmadığı için, küçük ve ortak ölçekli çiftçiler önemli sorunlarla karşı karşıya kalacak. Girdi sübvansiyonlarının 2003 yılandı kaldırılması ile piyasaya ayak uyduramayan küçük çiftçiler üretimden vazgeçecek. Devletin destekleme alımlarından ve fiyat müdahalelerinden çekilmesi ile küçük çiftçi pazarlık gücünü yitirecek ve toplayıcının istediği fiyattan ürününü satacak. Devletin tohum üretimi ve satışından çekilmesi, kısa dönemde fiyatları artıracak. Destekleme sistemleri revize edilmeden roğrudan gelir desteğine geçilmesinin, fakir çiftçiye karşılıksız gelir aktarımı yapılmasının, tarımda gelir dağılımını düzeltmeyeceği, aksine üretimi caydırıcı etki yapacağı vurgulanan raporda, üreticinin örgütsüz olması nedeniyle ürün satış fiyatlarının, dolayısıyla üreticinin refah seviyesinin düşeceği kaydedildi. TÜKETİCİ AÇISINDAN DA FİYATLAR ARTACAK TZOB raporunda, çiftçinin piyasa fiyatından üretim yapmasının, nihai ürünün maliyetinin, dolayısıyla fiyatının artmasına neden olacağına dikkat çekilerek, özellikle sabit gelirli tüketicilerin sentetik ürünlere yönelmek durumunda kalacağı belirtildi. Tarım kesimine, fiyat, doğrudan ödeme, girdi desteği yada düşük oranlı kredi faizleriyle verilen her desteğin temelinde vergi mükellefi olan tarım ürünleri tüketicilerinin bulunduğu belirtilen raporda, desteklerin kalkmasıyla tüketicilerin kaynak aktarmaktan kurtulamayacağı, aktardıkları kaynağın ulusal ve uluslararası pazara hakim kesimlere gideceği kaydedildi. ÜLKE EKONOMİSİNE ETKİSİ Tarımın serbest piyasa ekonomisinin işleyişine bırakılması halinde, ülkenin tarım ürünü ithalatçısı haline dönüşeceği öne sürülen TZOB raporunda, SEK, EBK ve Yem Sanayiinin özelleştirilmesinin, hayvancılık sektörünü dışa bağımlı hale getirdiğine işaret edildi. Devletin tohumluk piyasasından çekilmesinin, Türk tarımını tohumluk açısından dışa bağımlı, tarlaları da yabancı tohumlukların deneme alanı hale getireceği kaydedilen raporda, çok uluslu firmaların her türlü denemeyi yapar duruma geleceği anlatıldı. Raporda, gıda, tekstil-konfeksiyon sektörüne girdi oluşturan ürünlerin rekabet şansının ortadan kalkacağı, bu durumun tekstil-konfeksiyonun temel girdisi olan pamuk, keten gibi ürünlerde dışa bağımlılığı artıracağı öne sürüldü. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||