|
|
Geçtiğimiz hafta içinde basına (Hürriyet gazetesinin haberi) yansıyan Eurovision şarkı yarışmasının ev sahibi Danimarkadan bahsediyoruz. Organizasyon için yaklaşık 25 milyon dolar harcayan ve kazandığına pişman olan Danimarka, Cumartesi gecesi yapılan yarışma öncesinde tekrar kazanma riskine karşı kendini sigorta ettirtmiş ! Yanlış duymuyorsunuz basından okuduğumuz haber, olası başarı riskine karşı yapılan bir sigortaya işaret ediyor. Aslında Danimarka yarışmada ikinci olunca, riskin ne kadar büyük olduğu da anlaşılmış oldu ! TELEKOM MECLİSTEN GEÇTİ Eurovision şarkı yarışması başlamadan önce, Cumartesi gününün neredeyse tamamını TRT 3den Telekom yasa taslağının Meclis Genel Kurulundaki tartışmalarını izleyerek geçirdik. Yasa taslağının son halini okuyamadık diye hayıflanıyorduk ki, milletvekillerinin de taslağın son halini, mürekkebi kurumadan matbaadan alarak okuduklarını görerek rahatladık. Bankalar Kanunundan sonra, Cumartesi günü Telekomun özelleştirilmesinin önünü açacak yasanın da genel kuruldan geçmesinden sonra önümüzdeki hafta içinde IMF Direktörler Kurulunda parasal yardımın onaylanmaması için pek bir sebep kalmadığı gözüküyor (Cumhurbaşkanının da her iki yasayı onaylayacağı varsayımıyla). Meclisteki tartışmalarda iki noktaya özellikle dikkat çekme ihtiyacı duyuyoruz. Öncelikle yasanın acilen genel kurula gelmesi sebebiyle olsa gerek, söz alan muhalefet milletvekilleri tasarı veya sektör üzerinden konuşmaktan ziyade, hükümeti eleştirmeyi ve siyaset yapmayı tercih ettiler. İkinci nokta ise, 330un üzerinde oy potansiyeli olan koalisyon partilerinden yasaya sadece 209 destek oyu gelmesi idi (NTVMSNBCnin dünkü haberi). Yukarıdaki iki noktayı birleştirdiğimizde, anlayamadığımız nokta tasarıyı benimsemeyen koalisyon ve muhalefet partilerinin milletvekillerinin neden görüşlerini açıkça dile getirmedikleridir. ALTIN HİSSE Biz kendi adımıza dünkü Meclis oturumunda, geçtiğimiz hafta bu köşede işaret ettiğimiz Altın Hisse konusunda önemli ölçüde bilgilendiğimiz inancındayız. Altın Hisse olarak tanınan imtiyazlı hisse ile devlet, şirketin yönetiminden ziyade ana sözleşme değişiklikleri, yeni şirketler kurulması veya kurulu bulunan şirketlere iştirak edilmesi, uluslararası telekomünikasyon birliklerine katılınması veya uluslararası anlaşmalara taraf olunması konularında söz ve onay yetkisine sahip olacak. Yani stratejik konularda, milli yararın korunması amacıyla devlete söz ve onay hakkı tanınmış olacak. Milli yarar tanımını kim yapacak sorusunun cevabını biz bilemiyoruz, ancak bu şekilde tanımlanan Altın Hisse kavramına da yabancı yatırımcıların olumsuz bakacağı kanaatinde değiliz. KENDİNİZİ SİGORTALATIN ! Ekonominin Koordinasyonundan sorumlu Devlet Bakanı Kemal Dervişin ısrarı ve takipçiliği ile Meclisden çıkan iki kanun Türkiyenin arka bahçesini düzenleme anlamında dış dünyaya verdiği son derece önemli bir mesaj. Halktan topladığı kaynakları sorumsuzca harcamanın devlet yönetimi olarak tanımlanmaması yönünde atılmış önemli bir adım. Kurumsal yönetişim (corporate governance) gereklerine uymanın , şeffaf ve hesap verebilir olmanın Türkiyenin geleceğinde söz sahibi olmaya aday herkes için şart olduğuna dair bir gösterge. İki ay içinde bu kavramların sözlüğümüze yerleşebilmiş olması dahi büyük bir aşama. Bunlardan endişelenen kadroların da, bu anlayışın başarılı olması riskine karşı kendilerini sigorta ettirmelerini tavsiye ediyoruz. Zira verilen mesajlar hızla yerlerine ulaşıyor ! MALUM SORU Sorumuz malum, neden Kemal Dervişe tüm ekonomik birimleri bağlanmıyor? Aslında bu soruyu biraz daha farklı dile getirelim: Ekonomi ile ilgili tüm birimlerin tek kişiye bağlanması kabinede önemli sinerjiler yaratmaz mı ? Cevaplarınızı bekliyoruz. | ||||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||