| | | Tekrar altını çizmek istiyoruz, Türkiye’de son kur artışlarından sonra, fert başına düşen milli gelirin neredeyse iki katını OECD ülkeleri eğitime harcıyor durumda. Daha da çarpıcısı 2005’de TEGV hedefine ulaştığında dahi çocuk nüfusun yüzde 5’ine ancak destek olabilecek ama Betil’e göre “herkes üzerine düşen sorumluluğu üstlenirse, bu çok önemli bir damla” olacak.
Milli Eğitim Bakanlığı rakamlarına göre GSMH içinden eğitime ayırdığımız pay yüzde 2.7. Eğitime ayrılan payın içinde sayıları yarım milyonun üzerinde olan eğitim emekçisinin ücretleri de dahil. OECD ülkelerinde bu rakam ortalama yüzde 6.1 civarında. Buradan çıkan sonuç da, nüfus artış hızımıza maalesef ekonomik büyüme ile ayak uyduramıyoruz.
Çarpık nokta ise gelişmekte olan bir ülke olarak eğitime kaynak ayıramayarak gelişmiş ülkelerle aramızdaki farkın ivmelenerek açılmasını seyretmek zorunda kalıyoruz. Benzer bir örneği daha önce internet ile ilgili olarak sizlerle paylaşmıştık. Bugün internette yer alan tüm içeriği okumak üzere 7 gün 24 saatlik bir tempoyla yola koyulsanız, sekiz yıl sonra sonuca ulaşabiliyorsunuz. Siz “sonuca ulaştım” dediğiniz anda ise internette tam 50 yıl geride kalmış oluyorsunuz!
Gelişmiş ülkelerle aramızdaki farkı kapatabilmenin tek yolu eğitime ayırdığımız kaynak ve verdiğimiz önem ile onların önüne geçmeyi başarabilmek. “Önce ekonomimizi düzeltelim sonra sıra eğitime gelir” yaklaşımı ile sonuç almak mümkün değil.
KULP’DAN ÖSS’Yİ KAZANAN 15 KİŞİ
Hem iş dünyasını hem de siyaseti oldukça iyi tanıyan Betil’in bu çabaları aslında “denize geri atılan deniz yıldızlarının” fazlasıyla ötesine taşmış.
Genç Türkiye’nin içinden geçmekte olduğu değişimin mimarları ve liderleri, TEGV’nın mutfağından geçen “fidanların” arasından çıkacak. Betil, önceki yıl Diyarbakır’ın Kulp ilçesinden üniversiteyi kazananların sayısının 3 olduğunu öğrendikten sonra bölgeye gönderdikleri eğitim malzemeleri, kitap ve hatta CDlerin kullanılmasını takiben bu sayının 15’e çıktığını gözleri parlayarak anlatıyor. “70 milyonda 12 kişi ne farkettirebilir ki, diyenlere cevabımız “o 12 kişi için çok şey fark edecek !”.
NTV KAMPANYASI
23 Nisan hafta sonunda NTV ekranlarında “23 saat yayınla 23,000 çocuğa eğitim” sağlayacak kaynağı bulmak üzere yaptıkları kampanya, “artçı yansımalarıyla” birlikte 2 milyon doların üzerinde kaynak yaratmış, yani 100,000’in üzerinde çocuğa eğitim hizmeti gönderme şansı elde etmişler.
Betil’in en çarpıcı saptaması ise 17 Ağustos depremi sonrasında toplanan kaynağın miktarını, içinden geçtiğimiz ekonomik kriz ortamında geride bırakmayı başarmalarıyla ilgili; “Halkımız doğal afetin yaralarını sarmakla birlikte eğitim sorununu daha önemli sosyal bir afet olarak görüyor”.
Sivil toplum örgütleri ile baskı gruplarının birbirine karıştığı ve şeffaflıkla, hesap verilebilirliğin “erdem” olarak tanımlanmaya başladığı bir dönemde “birey” olarak da Türkiye’nin geleceğine, maddi ve manevi katkıda bulunabilmenin yolunu gösteren TEGV ve İbrahim Betil’e teşekkür ediyoruz. | |