|
|
İlk filmde, Arnold, ona çadıra girerken tüküren Veled-i Zinaya yumruğu çakar, deveyi çökertir. Filmden sonra hayvan hakları savunucuları, yapım şirketini ve Arnoldu protesto ederler. İkinci filmde Arnold, Veled-i Zinayla yeniden karşılaşır, ve hayvandan özür diler. Gerçekten Oscara layık bir sahnede Veled, Arnolda Make my day der gibi bakar ve basar okkalı tükrüğü, Arnold da çakar kafayı deveye. Bu sahnenin filmin senaryosunda olmadığı, Veledle Arnold arasında doğaçlama oluştuğu söylenir. Pazar günü Türk Telekomda uzlaşma haberi üzerine kurban ettiğim deve de sorun oldu. Hayvanın gözlerini bağlarken bin kere anlattık: Ulan oğlum, oynaşma, alt tarafı bir bıçak darbesi sonra mekanın ebediyen cennet, lan. Dini itikatı zayıf bir hayvandı, dinlemedi. Zaten, kavurması da nasip olmadı, Pazartesi Türk Telekomda ufak pürüzler oluştu. Şimdi, bu pürüz işi biraz bebek beklemek gibidir, azı-çoğu olmaz. Ya pürüz vardır, ya yoktur. Bu noktadan sonra da pek önemli değil, IMF açısından lisans verme hakkı kimde olursa olsun farketmiyor, kanun geçsin yeter. Türk Telekomun ihaleye çıkması aşamasında hiç farketmez, çünkü Ankarada bu yetki benimdir, devretmem anlayışı olduğu sürece, kimse gelip özelleştirmeden şirket almaz. REFORM BEKLENİYOR REFORM Hani, bugünlerde çam sakızı gibi ağzıma doladım ya, program filan palavra, millet Ankaradan reform yoluna gönül koymasını bekliyor, ama şu ana kadar dingilin altındaki koca taşlardan başka bir şey yok. Tabii, Türk Telekom badiresini atlatır atlatmaz, gözümüzü Sayın Kemal Dervişin savaş verdiği ikinci ve üçüncü cephelere çevireceğiz. Yani, kamu kesimi toplu sözleşmeleri ve tahıl taban fiyatları. Bunlar, IMF kredisinin ön koşulu olmayabilir ama Türkiyenin içidne bulunduğu ekonomik istikrarsızlık sarmalından çıkıp çıkmayacağını ölçmek için çok önemli. Yatırımcılar, Ankaradan geniş sosyal tepkileri de göz önüne alıp, fahiş ücret ve taban fiyat taleplerine direnmesini istiyor. Eğer, bu toplumun vatandaşları krizden kurtulmak için en ufak bir fedakarlığı dahi göze almayacaksa, o gelen 14.3 milyar dolar da heba olup gidecek. Şimdi Bayram Meralin hükümete sunduğu son teklife bakıyorum, talep işçi gelirlerinin enflasyona karşı sigortalanması. Hatta bir de üstüne refah payı verilmesi. Tarım Bakanı Gökalpın taban fiyatları ile ilgi raporunda, istenen çok fahiş değil. Zaten, IMFye verilen söz taban fiyatın yavaş yavaş Dünya standarlarına çekilmesi. Yaşadığımız devaluasyondan sonra bu büyük bir sorun olmayacak. Sorun olan, Sn Gökalpin Hazineye danışmadan 650 trilyonluk alım, üstelik yarısı peşin olmak üzere, sözü vermesi. İKİ TEKLİF DE MAKUL DEĞİL Şimdi iki teklif de bana hiç makul gelmiyor. Dünyanın neresinde işçinin reel geliri her halu karda korunacak diye bir kural var yahu? Özel sektörde çalışan hemen her beyaz yakalı bu sene reel maaşından fedakarlık ediyor. Sendikalı işçiyi özel yapan, korunmasını gerektiren nedir? Üstelik aynı işi yarı ücretine yapmaya hazır milyonlarca işsiz varken? Yine aynı şekilde, dünya piyasasında her zaman alıcısı olan buğday-arpa için destekleme alımı niye lazım? Ayrıca, son analizde bu taleplerin yerine getirilmesine da karşı değilim, koysunlar bütçeye ödeneğini, ödesinler. Yapsınlar benzini 1.5 milyon lira, çıkartsınlar KDVyi 5 puan daha, ödesinler. Bu yöntemin avantajı, tüketicinin işçi ve çiftçiyi rahat ettirmek için ızdırap çekmeye zorlandığını yavaş yavaş idrak etmesi ve direnişe geçmesi olacak. Belki bedava öğle yemeği olmadığı gerçeğini çakarsak, harcarken daha dikkatli oluruz. Bana sorarsanız, Türk Telekom sınavında acayip çuvalladık. Sırada tarım ve işçi ücretleri var. Bunlarda da çuvallarsak, bu yaz piyasalara özel yabancı yatırım girmesi biraz zorlaşır, özelleştirmede de bedava verseniz alıcı çıkmaz. | ||||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||