|
Türkiyede altın miktarı tam olarak bilinmemekle birlikte, 4-6 bin ton civarında olduğu tahmin ediliyor. Bu takdirde, kişi başına altın miktarı 60 gramı aşıyor. İstanbul Altın Borsası Başkan Yardımcısı Mehmet Uğurlu, Türkiyede altın kültürünün zenginliğine işaret ederek, geçen yıl 205 ton altın ithal eden Türkiyenin altın tüketiminde dünyada ilk 5-6 ülke içinde olduğunu belirtti. Uğurlu, geçen yıl 800 ton altın ithal eden Hindistanın ise altın tüketiminde dünyada ilk sırayı aldığını söyledi. Türkiyede insanların elindeki altın miktarına bakıldığında ise 6 bin ton ile 60 bin tona kadar çeşitli tahminler yapıldığını belirten Uğurlu, 6 bin tahmininin daha anlamlı olduğunu kaydetti. 2001 yılının ilk çeyreğinde altın ithalinde bir önceki yıla göre büyük düşüş yaşandığına da dikkat çeken Uğurlu, şunları belirtti: Geçen yıl Mart sonunda 52 ton 525 kilo olan altın ithali bu yılın ilk üç ayında 18 ton 825 kiloya geriledi. Ekonomideki genel sıkıntılar altın ithaline de yansıyor. Bir de tabii yurtiçinde standart dışı denen hurda altının dönüşü çok fazla. Ekonomik krizden dolayı şu sıralarda çok hızlı standart dışı altının bir nakte dönüşme prosesi var. Bu altının tekrar külçe altın haline getirilip bir şekilde ihraca konu edilmesi söz konusu. Bu sebeple de altın ithalinde büyük bir düşüş var. DÜNYA ALTIN STOKUNUN % 8İ Dünya Altın Konseyi Türkiye Başkanı Murat Akman da, Anadoludaki altın kültürünün 5 bin yıl öncesine dayandığını, milattan önce 700lü yıllardan beri altının ilk kez Anadoluda para olarak kullanılmaya başlandığını vurguladı. Türkiyede her türlü törende mutlaka altın takıldığına işaret eden Akman, Altın fiyatlarını bilmeyen, altını takmamış herhangi birinin olmaması mümkün değil dedi. Türkiyede yastık altında bulunan altına ilişkin olarak 800 ton ile 8 bin tona kadar değişik rakamlar söylendiğini ifade eden Akman, bu iki rakamın da doğru olamayacağını, tahminine göre 3 bin 500 ile 4 bin 500 ton arasında bir birikim olduğunun söylenebileceğini belirtti. Akman, Bu da dünyadaki altın stokunun yüzde 8i gibi bir rakam dedi. NET 1 MİLYAR DOLAR GİRDİ Türkiyenin altındaki esas kazancını çok gelişmiş olan kuyumculuk sektörüne ve altın ihracatına bağlayan Akman, son 10 yılda sektörde liberalleşme ile birlikte altın ihracatında önemli gelişmeler yaşandığını bildirdi. Bu sene özellikle kriz dolayısıyla sektörün net 1 milyar dolar döviz girdisi sağlayacağını anlatan Akman, şöyle devam etti: Geçen yıl 58 ton direkt ihracat oldu. Bu sene 75 ton bekliyoruz. Turistik satışlar ve Laleli piyasasından da umutluyuz. Burada da 65 tonları bulacağımızı tahmin ediyorum. Güneyde turistik satışlar başladı. İç piyasada da yılın ikinci yarısından itibaren bir canlanma bekliyorum. Bunun yanında 100 ton kadar da iç piyasada tüketilecek ve o da zenginlik olarak Türkiyede kalacak. İhtiyaçları için altın bozduran insanlar mutlaka onu yerine koyacak. Murat Akman, krizin etkisiyle iç piyasada tüketimde bir daralma olduğunu, insanların altınlarını bozdurmak zorunda kaldığına işaret ederek, Dolayısıyla ithalat yerine iç piyasadan karşılanan hammadde ile üretim sürdürülüyor ve dışarı giden döviz azalıyor. Böylece kriz yıllarında çok daha büyük bir döviz girdisi sağlanıyor. Türkiyeyi krizden çıkaracak ana sektörlerden bir tanesi kuyumculuk sektörü olacak. İç piyasadaki daralma dış piyasadaki güçlenmeyle karşılanacak diye konuştu. 1997 yılında Türkiyeye gelen 3 Almanın 2 takı aldığını hatırlatan Akman, 2001 yılında bu rakamı rahatça yakalayacağız dedi. Türkiyenin ihracatında 1 numaralı ülkenin ABD olduğunu ifade eden Akman, altın ithalatının yasal olduğu her ülkeye ihracat yapılmaya çalışıldığını, dünyada İtalyanın ardından Türkiyenin altın ihracatında ikinci sırada bulunduğunu ve İtalyayı da bu anlamda tehdit ettiğini belirtti. ALTIN FELAKET SİGORTASI Altının felaket sigortası özelliğini kesinlikle koruduğunu söyleyen Akman, şunları kaydetti: Uzakdoğu ülkeleri altın sayesinde krizden kurtuldular. Türkiyede 1994 ve 1999 yılında ekonominin bozulduğu dönemler bizim hep altından daha çok net döviz elde ettiğimiz yıllardı. Tabii kişiler için de aynı şey geçerli. Güvenin kaybolduğu ortamlarda belki bir rezerv aracı olarak değerlendirilebiliyor. Atıl duran altının ekonomiye kazandırılmasının şartı insanların ekonomik politik düzene, dünyadaki barışa güvenleri olması lazım. KRİZ ALTIN BOZDURDU İstanbul Kuyumcu Esnaf ve Sanatkarları Odası Başkanı Mustafa Yılmaz Öztepe ise ekonomik kriz nedeniyle insanların ellerindeki altını bozdurduğunu söyledi. Geçen yıl Mart ayında 22 ton altın ithalatı olurken bu yıl Mart ayındaki ithalatın 1 tona kadar düştüğüne dikkat çeken Öztepe, Dolayısıyla iç piyasa bunu karşılıyor. Hatta fazlasıyla karşılıyor dedi. Öztepe, Türkiyede insanların elindeki altına ilişkin görüşlerini açıklarken de, 1993 yılında aşağı yukarı 4.5-5 bin ton civarında idi. Ancak artık altın yatırım aracı olmaktan çıktı. Çünkü altına yatırım yapanlar zarar ederler. Körfez savaşında 1 ons altın 700 dolardı şimdi 260 dolar. Tahminime göre şimdi bin ton civarlarında olabilir diye konuştu. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||