| | | | Zaten orman kanunlarının geçerli olduğu teknoloji dünyasında yeşeren tek tük bir kaç filizi de daha ufakken çelik uçlu Nazi botlarıyla insafsızca ezmeye, köküne kezzap dökmeye kalkmıştır. Bu Gates öyle bir beladır, kendisiyle Amerika Anayasa Mahkemesi bile başa çıkamamıştır. Ama, insanlığa yaptığı en büyük hıyanet Mr. Clippy denen o şeytanı ekranlarımıza sokmaktır.
Gates tarafından Cehennem’in varoşlarında torbacılık yaparken “keşfedilen” ve ekranın sağ alt köşesine monte edilen Mr. Clippy daha önceki yaşamında bir ataşdı. Gates’in eğitiminden sonra, kör Koreliler tarafından Hollandaca metinlerin İngilizceye çevrilmesiyle elde edilen yalan-yanlış bilgileri size istemeden sunar. Git dersiniz gitmez, silersiniz, ertesi gün yeniden o pis gülümsemesiyle arz-ı endam eder. Ehh, bu dünyada gariplerin de bir Tanrısı var. Sn Gates bile ilahı adaletten korkar olmalı ki, Windows’un bundan sonraki versiyonunda, Mr. Clippy gidici. Güle Güle, Clippy. Mekanın cehennem, mezarın lağım olsun.
FP GELECEĞİ İYİ KOKLUYOR
Şimdi rahatladım, konuya gelebilirim. Bugün çeşitli leziz konulardan oluşan küçük bir meze tepsisi hazırladım size, buyrun, afiyet olsun: Herşeyden önce bir kez daha bu köşede değerli Fazilet Partisi mensupları önünde sanal şapkamı çıkartıp arzın merkezine kadar eğilirim. Hakikaten, FP Türkiye’de geleceği en iyi koklayan parti.
Bana gelen bilgiler doğruysa (değilse, gerçekten FP’den özür dilerim), FP, Şeker Kanununda sonra TCMB’yi tam özerkleştiren yasaya da direnmeye hazırlanıyor. Helal olsun. Şu anda yavaş yavaş Yüce Meclis’den geçen reform kanunları o menem beter şeyler ki, olası bir iktidar değişikliğinde FP’ye çalacak, dağıtacak para kalmayacak. Direnin, Saygıdeğer FP Milletvekilleri, sizi kim tutar. Bu programa memnun olmayan her kesim dirensin ki, hesap gününde Türkiye’nin gerçek vatanperverlerini ve düşmanlarını iyice bellemiş olalım.
KAPASİTE KULLANIMINDA DÜŞÜŞ VAR
Evet, sırada, ekonomistlerin ilahı John Maynard Keynes’e karşı vicdanı görevimizi ifa etmek var. Mart kapasite kullanım oranları yayınlandı, geçen sene Mart’a göre hafif bir düşüş var.
Genelde dini Bayramlara denk geldiği için yılın ilk üç ayında yapılan analizler çok tutarlı olmuyor, çünkü çalışılan gün sayısı aydan aya değişiyor. Onu için ben daha çok ankete katılanların görüşleri bölümüne bakıyorum. Oradan da görünen şu: Katılımcıların nerdeyse %60’ı sorunların sebebi olarak zayıf iç talebi gösteriyor. Ayrıca, Nisan ayı beklentileri de genellikle girdi fiyatlarının artacağı ve satışların düşeceği yönünde. İç talep zayıf kaldıkça, Saygıdeğer S&P uzmanlarının iddialarının aksine para basmak enflasyonist etki yaratmaz. Ama, S&P’dekiler de Sn Keynes’i okumaz.
İHALEYE YÜKSEK TALEP
Şimdi sırada Salı günü yapılan 8 aylık Hazine ihalesi var. Ben tek kuruş talep gelmez diye düşündüm, ama bu Yüce Millet, bu acından Meclis’i basacak, TC’nin Başbakanına yazar kasa atacak kadar gözü dönen cefakar millet, yine bir yerlerden buldu-buluşturdu, 675 trilyonu denkleştirdi, ve bu zor gününde Derviş Abi’sini yanlız bırakmadı.
Tabii, Derviş Abi’nin Cumartesi günü bireysel Hazine bonosu alımlarında beyannamenin kalkacağı yönündeki sözü de biraz etkin oldu, ama nerden bakarsanız bakın, Hazine ağır ve emin adımlarla bu ayki hedefine ilerliyor: Zor geçecek Mayıs-Haziran itfa dönemi için kenara-köşeye bir kaç kuruş dünyalık koymak ve TCMB’nin piyasa salmak zorunda kaldığı ekstra likiditeyi emmek. Hop, pek Saygıdeğer S&P uzmanları...bu emme-basma operasyonu yüzünden de bu ortamda para basmak enflasyonist olmaz.
PROGRAM DELİNMEDİ
Mehter Marşı veya Perhiz/Lahana Turşusu segmanımız ile kapatıyoruz: Müjde, milletçe delindik. Daha “Güçlü Ekonomiye Geçiş Programının” mürekkebi kurumadan, Tarım Bakanımız Sn. Gökalp, usta çalımlarla sağ kanattan daldı, defansın arkasına sarktı, Derviş’i terse yatırıp golü atı: Esnafa yapılan kıyak, çiftçiye de yapılacak.
Program delinmedi, sayın vergi mükellefi, biz delindik. Sırada otomotifçiler var, o sektörde de 70.000 stok birikmiş. Ehhh? Vergileri keserseniz, bir günde satılıp gider o otomobiller. Zaten işçiye sıfır zam mı veriliyor, yoksa eşel-mobile geçirilip, burada serbest çalışan herkesin anası ağlarken gelirleri enflasyona karşı sigortalanıyor mu, onu da hiç anlayamadık. Hani, vallahi elime 486 işlemcili bir bilgisayar alıp bende Ankara yollarına döküleceğim ama, bir yandan da Ankara harıl harıl reform kanunu çıkartıyor....Ceddin Deden (bir adım ileri), Neslin Baban (üç adım geri)....Hep “VER” demeye alışmış dertli Türk milleti... (Zurna sesleri ve savaş davulları eşliğinde)... | |
Emine Uşaklıgil’in bugüne kadar ntvmsnbc’de yayınlanmış tüm yazıları
