|
'ABD Türkiye'ye para vermeyecek' |
|||
İşçi, işveren, çiftçi ve esnaf örgütlerinin katıldığı Ekonomik ve Sosyal Konsey Başbakan Bülent Ecevit başkanlığındaki toplantı yaptı. Hükümet, sosyal kesimlere yeni ekonomik programın çerçevesi hakkında bilgi verdi. Toplantının ana gündem maddesi ise, ortaya çıkacak sosyal maliyetin nasıl paylaştırılacağı. Bu çerçevede hükümet, sosyal taraflara yeni programın desteklenmesi şartıyla toplumsal sözleşme yapılmasının imkanlarını araştırıyor. İşveren kesimi, yeni ekonomik programa destek vereceğini açıkladı. Toplumsal sözleşme fikrinde de işveren kesiminde yakın görüşler hakim. Derviş, Kore modelini örnek gösterdi Bu kapsamda, Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu, toplumsal sözleşmenin konfederal düzeyde çerçeve anlaşmalarıyla desteklenmesi ve bu anlaşmaların toplu iş sözleşmelerinde yol gösterici olması gerektiği şeklindeki önerisini Konsey toplantısına taşıdı. TİSK RAPORU TİSK tarafından ESKya sunulan raporda, birlikte çalışma ve işbirliği yapma anlayışı eksikliğinin, bugünkü sorunların temel kaynağı olduğu belirtilerek, ülkenin bugünkü noktaya gelmesine neden olan faktörlerin net şekilde tespit edilmesi gerektiği vurgulandı. Türkiyenin istikrar ve büyüme içinde toplumsal anlaşmaya ihtiyacı bulunduğuna dikkati çekilen raporda, yapılacak bir toplumsal anlaşma çerçevesinde yürürlüğe konulacak gelirler politikasının istikrar programının şansını artıracağı kaydedildi. TİSK raporunda, yeni istikrar programının aynı zamanda bir ulusal rekabet gücü programı olması talep edilerek, Türkiye, yeni istikrar programını uygulama döneminde hem ulusal rekabet gücü politikasını oluşturup uygulamak, hem de istihdamı artırıcı tedbirleri yürürlüğü koymak zorundadır denildi. ÇALIŞMA HAYATI ESNEKLEŞMELİ Yatırımdan kaçış ve yurtdışına fabrika göçü süreçlerini ulusal rekabet gücü politikası uygulanarak tersine çevrilmesi istenen raporda, Türkiyede emek pahalı olduğu için yatırımdan kaçış ve yurtdışına fabrika göçünün arttığı ileri sürüldü. Raporda, işsizlik artışını göğüsleyebilmek için işletme yükümlülüklerinin azaltılması ve çalışma mevzuatının esnekleştirilmesi talep edilerek, SSK primine esas kazanç sınırlarının yüzde 50 oranında artırılacak olmasının da son derece yanlış bir uygulama olduğu kaydedildi. ABye sunulan ulusal programda çalışma hayatı alanında, Kraldan Çok Kralcı bir yaklaşım sergilendiği öne sürülen TİSK raporunda, bu konuda ilgili sektör temsilcilerinin görüşleri paralelinde hareket edilmesi de istendi. TÜRK-İŞ: SORUMLU IMF VE HÜKÜMETLER Bu arada, Türk-İş bugünkü ekonomik krizin sorumlusunun Uluslararası Para Fonu ve Dünya Bankası programları ile Türkiyeyi bu kuruluşlara muhtaç eden hükümetler olduğunu öne sürdü. Türk-İş tarafından ESKda gündeme getirilen metine göre, bugünkü krizin sorumlusunun IMF ve Dünya Bankası programları ile Türkiyeyi bu kuruluşlara muhtaç bırakan ve ardından bu kuruluşların dayatmalarını kabullenen hükümetler ile tam üyeliğe geçilemeden sürdülen Gümrük Birliği olduğunu ifade edildi. Toplantıda Türk-İş bir programı destekleyebilmeleri için Türkiyenin ve halkın çıkarları doğrultusunda getirilen önerilerin dikkate alınmasını isterken, bu öneriler arasında siyasete güven sağlanabilmesi için siyasi partiler yasası ve seçim yasasının değiştirilerek milletvekili dokunulmazlığının yalnızca yasama görevi ile sınırlandırılması gerektiği sıralanıyor. Türk-İş ayrıca, yolsuzluklar, rüşvet ve banka boşaltmalarının üzerine gidilmesini, özelleştirmelerin durdurulmasını, rant ekonomisinin terk edilmesini, sosyal devlet anlayışının hayata geçirilmesini de istiyor. Türkiye Ziraat Odaları Birliği adına dağıtılan metinde ise toplantıda TZOBun Ekonomik Sosyal Konseyde görüşülerek üzerinde mutabakat sağlanacak bir milli program hazırlanmasını isteyeceği vurgulandı. TZOB, bu programın ise maaşlarının 12 milyarı aşan kişiler tarafından değil, normal devlet memuru maaşı alanlar tarafından hazırlanması ve uygulanmasını istedi. HAK-İŞ: SOMUT ÖNERİ OLMADI Hak-İş Genel Sekreteri Recai Başkan, Ekonomik Sosyal Konsey (ESK) toplantısında programın içeriğine ilişkin herhangi bir somut önerinin ortaya konmadığını ancak diğer kesimlerin programın içeriğine ilişkin beklentilerini dile getirdiğini söyledi. Başkan, ESK toplantısının ardından yaptığı konuşmada, toplantıda önce Devlet Planlama Teşkilatının (DPT) yaptığı bir değerlendirmenin sunulduğunu ardından Başbakan Bülent Ecevitin düşüncelerini ifade ettiğini anlattı ve Somut olarak ortada bir program veya bir sonuç yok dedi. Hak-İş olarak toplantıda çalışanlar adına şimdiye kadar yapılan fedakarlıklardan bir sonuç alınamadığını ifade ettiklerini kaydeden Başkan, bundan sonra herhangi bir fedakarlık gerektiğinde bunun boyutlarını, ayrıca rantiye kesiminin de ne tür fedakarlık yapacağını bilmek istediklerini söylediklerini belirtti. İşveren kesiminin de SSK prim artışlarından duyduğu rahatsızlığı dile getirdiğini kaydeden Başkan, somut olarak bu konuda nasıl bir artışın olacağının da ortaya konmadığını kaydetti. Başkan, Zaten somut olarak bir şey beklemiyorduk ama düşüncelerimizi ifade etmekten, görüşlerimizi aktarmaktan ve bundan sonraki süreçte bu tür toplantıların daha sık yapılacağına dair mesajlar almaktan memnunluk duyduk dedi. Ekonomik ve Sosyal Konseyin mutlaka yasal bir statüye kavuşturularak gündemli ve daha ilkeli toplantılara yönlendirilmesini istediklerini söyleyen Başkan, hükümetin de bu yönde görüş bildirdiğini kaydetti. Recai Başkan, toplantının açılışında Devlet Bakanı Kemal Dervişin kısa bir konuşma yaparak düşüncelerini ifade ettiğini, karara bağlanan somut bir şey olmadığını bildirdi. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||