|
Siyaset Şekerlemeleri |
|||
KÖY HİZMETLERİ, KÖYLÜYÜ BEZDİRDİ Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü (KHGM) Türkiyenin en yaygın ve büyük kuruluşlarından biri. Geçen yıl, 46 bin geçici işçinin kadrolu yapılarak bir sosyal yaranın sarılmasına büyük katkı yaptığı gerekçesiyle gündeme gelmişti. KHGM, köylüye altyapı hizmeti veren çok geniş makine parkı olan bir devlet kuruluşu. Köy hizmetleri yıllarca köylü için, dışa açılma, devlet hizmeti görme kıstası görüldü. Ama gelin görün ki devir değişti. KHGM, bugün büyük kara mizaha dönüştü. Kurumun bütçesi 550 trilyon lira. Bunun 450 trilyon lirası personel giderleri. Geriye 100 trilyon lira kalıyor. Yani hizmet etmek için para kalmıyor demek daha doğru. Bu nedenle KHGM, dışardan aldığı binlerce iş makinesine benzin, mazot bulamaz hale düştü. Doğal olarak köylere giden makineler boş boş yatarken binlerce işçi de eli kolu bağlı bekliyor. Köylü de bu hale getirilmiş kurumdan hizmet beklemiyor, artık. Bunu milletvekillerine gelen telefonlardan da anlıyorum. Çok sayıda milletvekili, son günlerde muhtarlardan Buraya Köy Hizmetleri gelsin diye telefon almaya başladıklarını söyledi. Köyünde KHGM iş araçları olan muhtarların da bu araçların geri çekilmesini istediğini aktaran milletvekilleri muhtarların bu davranışlarının gerekçelerini şöyle açıkladılar: İş makinelerinin benzini yok. Makineler çalışmayınca, işçiler de akşama kadar oturmak zorunda. Köylü, bu işçilere yemek yedire yedire bir hal olmuş. Şimdi torpil arıyorlar ki, Köy Hizmetleri köylerinden gitsin. Böylesi de hiç görülmedi. Görülmedi; ama Türkiyenin gerçeği bu. STENOGRAFLARIN VÜCUT KİMYASI DEĞİŞTİ Fazilet Partisi Erzurum Milletvekili Aslan Polat, Meclisin en çalışkan milletvekillerinden biri. Aynı zamanda Plan ve Bütçe komisyonu üyesi olan Polat, hemen hemen her konuda mutlaka söz alıp görüşlerini açıklayan bir milletvekili. Polatın kürsüye çıkmadığı, komisyonda söz almadığı oturum bulmak mümkün değil. Milletvekilinin görevi bu. Bundan şikayet edecek değiliz. Ama gelin görün ki, bu durumdan çok yakınan birileri var. Polat, Meclisin stenografları için kabus. Çünkü, Polat, Erzurum şivesi ile konuşuyor. Stenograflar, Güneydoğu şivesiyle Türkçe konuşan milletvekillerinin sözlerini zapta geçirirken bile zorlanmazken, Polatı anlamaktan büyük güçlük çekiyorlar. Stenograflar, Polat kürsüye çıkınca feleğini şaşırıyor. Bütün dikkatlerini konuşmaya veriyorlar. Sanki şive değil, şifre çözüyorlar. Zaman zaman Polat, kürsüden inince yanına gidip teyit alma gereği bile duyuyorlar. FP Grup Başkanvekili Avni Doğan da durumu fark etmiş, geçen gün şunları dedi: Vallahi, ben biliyorum ki, Sayın Polat kürsüye çıktığında stenografların vücut kimyası değişiyor. Korkmaz Yiğitin vücut kimyası bile onlarınki kadar değişmemiştir diye gayet güzel özetledi. SON PİŞMANLIK FAYDA ETMEZ Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezerin geçen hafta yarım kalan MGK toplantısı öncesinde Başbakan Bülent Ecevitle hükümeti sert bir şekilde eleştirmesinden sonra, Meclis kulislerinde sık sık Sezere yönelik sitemlerin dile getirildiğini, bunların daha çok da DSP milletvekillerinden kaynaklandığını dile getirmiştik. Aslında bu işten memnun olan DSP milletvekilleri de var. Nasıl mı? DSP Kocaeli Milletvekili Turhan İmamoğlu, 40 yaşına basmasına 5 gün kalmış olmasına rağmen, Sezerin karşısında adaylık başvurusu yapmış, Meclis Başkanlığı da bu başvuruyu kabul etmişti. İmamoğlu, adaylıkta ısrar etti; ama partisinden gelen baskılara daha fazla dayanamadığı için, sonunda bu sevdadan vazgeçti. Ama, bu günlerde çoğu DSPli milletvekili, İmamoğlunu nerede görse, Sayın Başbakanımız Ecevit bile senin seçilmiş olmanı tercih ederdi diye laf atıyor. DSP Kıklareli Milletvekili Nural Karagöz da bu görüşü, İmamoğluna, Vallahi çok pişmanım. Keşke seni seçseydik diye dile getirdi. İmamoğlu, geç de olsa kıymetinin anlaşılmasının verdiği memnuniyetle, Son pişmanlık fayda etmez. Ama ben daha gencim. İnşallah gelecek sefere böyle bir pişmanlığı yaşamazsın diyerek, gelecek seçimlerde de aday olacağının işaretini verdi. KARA ÇARŞAMBANIN REYTİNGİ MAÇ YAYINI GEÇTİ Türkiye Kara Çarşambayı yaşarken, Meclisde de gece çalışması vardı. Yaşanan gelişmelerden dolayı canları oldukça sıkılan milletvekilleri, genel kurul salonundan kulise çıkıp sigara üstüne sigara tüttürdü. Bu sırada Real Madrid ile Lazlionun maçı bir TV kanalında naklen yayınlanmaya başlandı. Milletvekilleri kendilerine rahatlatacak bir şey buldukları için, hemen televizyonunu karşısına geçtiler. Kısa sürede maçı izleyen milletvekili sayısı 20ye çıktı. DSP Çanakkale Milletvekili Sadık Kırbaş, Oh be, bu gerilimde maç seyretmek de ne kadar rahatlatıcı oluyor diyerek maçın kendilerini sıkıntıdan uzaklaştırdığının işaretini verdi. Az sonra, Kara Çarşamba nedeniyle bir araya gelmiş olan liderlerin toplantısının bittiğini ilan bir TV kanalı Başbakanlık merkez binasından canlı yayına geçti. Çok kısa sürede, bu kanalın açık olduğu TVnin karşısında 50den fazla milletvekili birikti. Maçı izleyen milletvekillerinin sayısı birkaça inmişti. Öbür tarafa transfer olanlar arasında Kırbaş bile vardı. Diğer milletvekilleri gibi Genel Başkanı ve Başbakan Bülent Ecevitin açıklamalarını büyük bir dikkatle dinleyen Kırbaş, Başbakanını sevecenlikle seyretti. Sonra, krizle ilgili başka haberlere geçilip, tablo biraz kararınca patladı: Kardeşim, burada seyirci olmak zor. Ne tezahürat yapabiliyorsun, ne de laf atabiliyorsun diyerek yerine dönmeyi yeğledi. | ||||
Ergenekonda 16 kişi daha gözaltında | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||