| | | | Holdingin kurucusu Vehbi Koç’un ölümünün beşinci yıldönümüne denk getirilmiş törene katılanların çoğu, Cumhuriyetimiz’in en başarılı isimlerinden Vehbi Koç menkıbelerinden çok, pazartesi toplanacak olan MGK için endişeli idi.
Merkez Bankası Başkanlığı için adı geçen, bir başka IMF krizini Merkez Bankası’nda sorumlu olarak yaşamış olup da, çözümünde büyük emeği geçmiş olan Yavuz Canevi, geleceğe olumlu bakamayanlardan. Geleceğe olumlu bakabilmek için çok çok uzun vadeli bir bakış gerektiği sözünü, işlerin düzelmeden önce daha da bozulacağı yolunda bir uyarı olarak yorumlamak mümkün. İstanbul Sanayi Odası Başkanı Hüsamettin Kavi’nin “Vehbi Koç sağ olsaydı, bu son yaşadıklarımızla ilgili ne derdi?” sorusuna “Siz daha seyirci kalmaya devam edin derdi” demesi ise, bir isyanın ifadesi. Merkez Bankası Başkanlığı için adı geçen Zekeriya Temizel’in olası atanması konusunda bir banka genel müdürünün: “Şu an bulunduğu yer kendisine önemli bir görev yüklemiştir. Kaldı ki bankacılık tecrübesi yoktur” demesi başka bir kaygının ifadesi.
İş dünyasında ölçülüğün simgesi Vehbi Koç’un hayat felsefesinin, ölçüyü kaçırmış Ankara’nın benimsemediği bir ilke olduğu konuşuluyordu. Bir büyük holdingin sahibi, Ankara’nın, son gelişmelerle iş dünyasında yaygınlaşan ümitsizliği anlamadığı gibi, hükümetin krizle ilgili sorumluluk üstlenmekten kaçınmasının da bu kaygıyı derinleştirdiğini anlatıyordu.
Hüsamettin Özkan’ın Cumhurbaşkanı’na yönelttiği “nankör” demesi ile ilgili olarak ise önde gelen bir işadamı “Vergi ödeyen biziz, yaratılan kriz nedeniyle bütün ülke sarsıntı geçiriyor, bizlerse bu cüreti nereden aldığını bir türlü anlayamıyoruz” diye hayıflanıyordu.
Ankara’nın, Vehbi Koç’un sık sık tekrarladığı “Bu memleket varsa, ben varım, demokrasi varsa hepimiz varız” özdeyişine kulak tıkamış görünmesi, demokrasi ve Avrupa Birliği konusunda siyasi irade olmadığı konusunda iş dünyasının kaygılarını iyice pekiştirmiş. Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Rahmi Koç’un konuşmasında hatırlattığı bir başka Vehbi Koç ilkesinin de ülkemiz siyaset erbabı tarafından benimsenmediği konuşuluyordu. Danışarak karar verme alışkanlığına hep sıkı sıkıya bağlı kalmış olan Vehbi Koç’un, oğlu Rahmi’ye ve çalışma arkadaşlarına yaptığı iki uyarı, hele bugünlerde çok önem kazanmış durumda. “Çeşmenin suyu her zaman böyle gür akmayabilir. Bazen az akar, bazen damlar. Bunu bilmek lazım” diyen Vehbi Koç, ayrıca: “Sen borçlarını daima ödeyeceksin fakat tahsilatın aksayabilir, ona göre mali gücünü planla” dermiş. İş dünyasının temel talebi ise Vehbi Koç’un “Okumak yeterli değil, işi bilenden öğreneceksin” yolundaki uyarısının, Ankara’da ekonomiden sorumlularca hızla uygulanması. | |
Rahmi Koç: Bu da geçer
