|
|
Ama ben yine kanımı değiştirmiyorum: Bütün kötü haberler satın alındı. Dün MGKnda cereyan eden olayın politik önemi çok düşüktür. Eğer taraflar gerilimi daha da tırmandırmak için henüz bizim gibi fanilerin aklına gelmeyen bir takım yeni cinlikler bulmazsa, ekonomik etkileri de geçici olur. Yani, şu anlamda geçici olur. Birine zaten Kaleşle iki şarjör boşaltmışınız, üstüne gidip bir de 8.65le iki mermi daha sallıyorsunuz. Kaleş öldürmediyse, tabanca hiç öldürmez. Bakın, bunlar artık Türkiyede sık olacak, değişen toplumda olmak zorundadır. Bence şu anda Sn. Cumhurbaşkanı nezdinde yargının Türk toplumunda gerçek sesini bulmasını izliyoruz. Daha önce hep sivil-asker olarak düşündüğümüz politik dengeye bir de Cumurbaşkanı/yargı saçayağı ekleniyor. Yarın temiz toplum ve kitle örgütleri de bu doğan güce arka verebilirler. Hayırlıdır bu gelişmeler, Batıya Türkiyede demokrasi olduğunu -ayyy, ne aptalca bir laf, sanki umurumda- TÜRK toplumuna Türkiyede gerçek demokrasi olduğunu gösterir. HERKES BİRBİRİNE MAHKUM Üstelik öyle bir Anayasa yazmışız ki, herkes birbirine mahkum. Sn. Cumhurbaşkanının bu hükümeti istifaya zorlaması diye bir müessse yok. Ömür boyu hukuk icra etmiş birinin de sırf hükümetle anlaşmazlığı var diye kanun-kararname geri çevirmesi eşyanın tabiyatına sığmaz. Bu hükümetin de Sayın Cumhurbaşkanından kurtulma lüksü yok. Ben bu satırları yazarken henüz değerli TSK yetkilileri konuşmamıştı. Ne düşünürler, bilemem ama bence onlar hala Vay anasını, sayın seyirciler konumundalar. Yani taraf olmaktan çok şaşkınlık içinde. Zaten, bu hükümetin laik güçler gözünde pek bir alternatifi de yok. Bunun sebebi muhalefetin takdire şayan olmaması değil, henüz Türkiyeyi içinde bulunduğu zor durumdan çıkartacak alternatif bir master plan üretememiş olması. Yani, herkes birbirine mahkum. Piyasalar içinde durum aynı. Geçen Kasım krizinde acıyla müşahede ettik ki, Türkiyede bilançoda veya dışında taşınan toplam döviz açık pozisyonu riskini bilmiyoruz. NO INTELLIGENT LIFE ON THİS PLANET Eğer Pazartesi gözlenen döviz talebinin tamamı yabancı kaynaklı ise, işler Türk Lirasının değeri açısından hiş de hoş olmayan bir takım mecralara sürüklenebilir, ama buna pek olasılık tanımıyorum buna. Zaten talebin çoğunu bizim bankaların klasik pozisyon kapatma refleksi olarak gördüm. Ocak ayında gördüğümüz gibi zaten getirisizlikten kan ağlayan bankalar uzun süre dövizde kalmaz, kalamaz. Bugün satılacak 2.9-3.2 katrilyon Hazine bonosu var, buna bankalar talip olacak. Olmazsa 3.9 katrilyon lirayı ne yapacak? Ya TCMB her gece %5den tek alıcı kalırsa TL piyasasında? Hazinede GSM girişi ile birlikte bu ihalenin en az 2 katrilyonunu ödeyecek kaynak var. Keh, keh keh, bugün saat 12:00ye kadar herkesin şapkasını önüne koyarak düşünme zamanı. Umarım artık bu olmayan mini krizden piyasaların morali ile oynamanın aklı-hayale sığmayan zararlara mal olacağı görülmüş, herkes tedbirini almıştır. Aksi halde, aklıma, Kaptan Kirkün sözünü ikinci bölümü geliyor: Beam us up Scotty, there is no intelligent life on this planet. Bu kısmın tercümesini değerli okurlarıma bırakıyorum. | ||||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||