|
Sabancı Vakfı (VAKSA) mütevelli heyeti toplantısına katılmak üzere yeğenleri Güler, Ali ve Ömer Sabancı ile Adanaya gelen Sakıp Sabancı, hükümetin uyguladığı ekonomik istikrar programını değerlendirirken, Dozunu kaçırdılar dedi. Sabancı, enflasyonu düşürme mücadelesine çok hızlı girildiğini ve frene fazla basıldığını belirterek, şöyle konuştu: Bir araba düşünün ki; frenine aniden basıyorsunuz, o araba sağlıklı durmaz, takla atar, içindekiler de ölebilir. Biz de bunun gibi enflasyonu düşürmenin tadını kaçırdık. Bu insanları bıktırdı, yıldırdı. Bugün bakın Türkiyeye, hiç kimse mutlu değil. Benim insanlarım işsiz insanlar. (Ne olur iş verin) diye yalvarıyor. Bu işsizlik daha da artacak. Çünkü, nüfusu disipline edemiyoruz. Daha uzun vadede ama sağlıklı ve akılcı düşürülen enflasyonun insanları mutlu edeceğini vurgulayan Sabancı, Aksi takdirde bugün görüldüğü gibi insanlar mutsuz olur, istihdam durur, işsizlik artar, üretim durur, ihracat azalır. TÜRKİYE GERÇEKLERİ Sabancı, IMF gibi reçete yazan organizasyonların çok hızlı konsantre olduğunu ve konuya daha çok parasal pencereden baktığını ifade ederek, Türkiye için yazılan reçetede de ülke gerçeklerinin gözardı edildiğini söyledi. Türkiyenin kendine özgü nüanslarını IMFye anlatmalıyız diyen Sabancı, şöyle konuştu: Bizim memleketimizin kendine özgü nüansları olduğu kadar bir kriter daha ileri götüren işsizleri var. Teknoloji hem iyilik hem kötülük getiriyor. Teknoloji geliştikçe insan gücüne daha az gereksinim duyuluyor. İşte tüm bunları reçete yazanlara anlatmak zorundayız. Enflasyonu düşürelim, hepimiz aynı fikirdeyiz, ama bunu gerçekleştirirken, üretimden ve yatırımdan vazgeçemeyiz. İhracata dönük yatırım yapmak zorundayız. Sabancı, insanları mutlu edecek şekilde enflasyonla mücadelenin sürdürülmesi gerektiğini belirterek, Aksi takdirde işsizlik artar, üretim durur, mevcut fabrikalar kapanır, yeni fabrikalar açılmaz dedi. Sabancı, herşeye rağmen iş dünyasının ekonomik programdan umudunu yitirmediğini ve yitirmemesi gerektiğini kaydetti. BİR YANGIN YAŞANIYOR Sakıp Sabancı, son dönemlerde bir yangın yaşandığını, bunun her firmada ve her koşulda kendini hissettirdiğini, ama etkisinin değiştiğini söyledi. Öğretmenim ağlıyor, polisim ağlıyor, çiftçim ağlıyor, memurum ağlıyor, bürokratım ağlıyor diyen Sabancı, şöyle devam etti: Sabancı kuruluşlarında 32 bin kişi çalışıyor. Bizim çalışanlarımızı ayrıcalıklı görüyorum. Sadece EXSA grubunda 500 kadar işçinin grevi var. Öte yandan 31 bin 500 çalışanda sorun yok. EXSAda da bizim yetkililer ile sendikacılar arasında farklı pencerelerden değerlendirmeler var. Her iki taraf da kendi doğru bildiğini yapıyor. Biz de Sabancı grubu olarak belli bir yere geldiğimiz için her işe biz karar veremeyiz. Bizim takımlar karar verir. Sabancı grubunda çalışanların şanslı olduğunu ifade eden Sabancı, şunları kaydetti: Genel bir değerlendirme yaparsak bizim çalışanlarımız daha iyi ücret alan insanlardır. Ben bizim çalışanlarımızı ABD ile karşılaştırmıyorum, ama zaman zaman İtalya ve Fransadan da ücret konusunda daha iyiyiz. Lastik iş kollarında bu ülkelerden daha fazla para veriyoruz. İşçilerimizden lojmanı olanlar da var, otomobili olanlar da. (Ama bu yeter mi?) derseniz elbette yetmez. Ben işçilerimizin daha iyisine layık olduğuna inanıyorum. Ben bu ülkede daha güler yüzlü insanların bulunmasını umut ediyorum. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||