Home page
Haber Menüsü


 
2001 dünya ekonomisi beklentileri
 
1990’ların başlarından beri dünya ekonomisini sürükleyen Amerika’daki büyüme nihayet geçici bir duvara dayandı gibi.
 
Ozan Tarman
 
29 Ocak—  Geçtiğimiz aylarda keskin bir yavaşlama yaşayan küresel ekonomi, ana darbeyi Amerikan ekonomisinde gözlemlenen talep düşüşünden almıştı. Bu noktada artık tartışılması gereken dünya ekonomisinde bir duraksama yaşanıp, yaşanmayacağı değil. Yavaşlamanin süresi, etkileri, hangi bölgelerde daha yoğunlaşacağı ana konu başlıkları olmalı.

   
 
NTVMSNBC Reklam  
 

  Aslında daha 1998 gibi yakın bir tarihte dahi, dünya ekonomisini önemli bir yavaşlama endişesi almıştı. Uzmanlar arasında çoğunluk, 1998’in ilk yarısında olduğu denli köklü bir frene basma öngörmüyor. Ama bu kez ortada üç yıl öncesinden büyük bir fark var: Amerikan ekonomisi, dünyanın geri kalan kısmından daha hızlı bir yavaşlama içine girmiş durumda.
       2000’in sonlarından itibaren Amerika’da yaşanan duraklama şaşırtıcı değil. Öncelikle, bu zaten Amerikan Merkez Bankası’nın ve dünya piyasaları tarafından büyük saygı gören Başkanı Greenspan’in ana hedefiydi.
       Mayıs’tan itibaren faiz arttırımı politikası uyguladılar. Diğer yandan, 1999 ve 2000 boyunca petrol fiyatlarında yaşanan büyük artış da petrol tüketicilerinin gelirlerine büyük darbe indirmişti.
       Yıllardır enflasyonun hortlamasından büyük endişe duyan, sık sık Amerikan hisse fiyatlarının ulaştığı yüksek noktaları üstü kapalı ya da açık eleştiren Greenspan, aslında belki de yaklaşan yavaşlamaya karşı hareket etmek de geç bile kaldı. Biraz da o endişesini gösteren bir “sürpriz”le, Ocak başı Amerikan faizlerinde 50 puanlık bir indirime gitti.
       
VERGİ PAKETİNE Mİ DESTEK Mİ?
       Ardından geçtiğimiz hafta Amerikan Senatosu’na yaptğı değerlendirmede ilk kez büyümenin yılın ilk yarısı, eksilerle dahi flört edebileceğini ima etti. Yeni Başkan Bush’un vergi indirimi paketine (Bush’un dile getirdiği rakamlar çapında olmasa dahi) destek olarak yorumlanabilecek açıklamalar yaptı.
       Bütün bu gelişmeler ışığında, Amerikan Merkez Bankasının bu Çarşamba yapılacak olağan toplantısında da 50 puan kadar bir faiz indirimine gitmesi dünya piyasalarını şaşırtmayacak.
       Peki Amerika’daki bu gelişmelerin, başta Avrupa, dünyanın diğer bölgelerine yansımaları neler olacak? Öyle ya, Amerikan ekonomisi şu anda küresel ekonominin neredeyse yüzde 30’unu temsil ediyor ve son yıllarda küresel talep artışı için de lokomotif görevi görüyor.
       
YAVAŞLAMA HİSSEDİLMEYECEK...
       İyi haber şu ki Avrupa ve Asya ekonomilerinde de yavaşlama kaçınılmaz da olsa, Amerika kadar yoğun hissedilmeyeceği tahmin ediliyor. Bunun bir nedeni zaten geçtiğimiz yıllarda Amerika’da yaşanan büyümenin dünyanın diğer ana bölgelerine göre çok daha çarpıcı olması.
       Gerçi Amerika’yı yavaşlamaya iten ana etkenlerden ikisi (sıkı para politikası ve yüksek enerji fiyatları) aynı zamanda yaygın global fenomenlerdi. Ancak Amerika’nın para politikası (Greenspan’in tercihleri sonucu) dünyanın diğer bölgelerine göre daha sıkı (yüksek faizler) hedefler üzerine konulmuştu.
       Ayrıca Amerika’da enerji fiyatları dünyaya göre daha da hızlı yükselmiş ve büyümenin getirdiği servet etkisi toplum genelinde daha yaygın hissedilmişti.
       
BU YIL TOPARLANIR MI?
       
Avrupa Birliği ve Japonya gibi kilit merkezlerden gelen veriler buralarda da neredeyse dokuz aydan beri bir yavaşlamaya işaret etse de, Amerikan verilerindeki keskin düşüşlerin benzerlerini bu ekonomilerde bulmak kolay değil. Şimdi önemli soru, Merkez Bankası’nın faiz indirimleriyle de desteklenen Amerikan ekonomisinin kaçınılmaz yavaşlama sonrası, bu yıl içinde toparlanıp toparlanamayacağı.
       Olumlu bir öngörü küresel enflasyonun inmeye devam edeceği yönünde. Düşmeye başlayan petrol fiyatları kuşkusuz bu tahminlere yardımcı oluyor ve olmaya devam edecek. Enflasyondaki düşüş ve genel oranlar, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arası birbirlerine yaklaştıkça, dünyaya dağılmış Merkez Bankaları’nın düşük faiz politikası uygulayabilmeleri de kolaylaşacak.
       
TEKNOLOJİ HARCAMALARI DÜŞECEK
       Dünya ekonomisinde geçtiğimiz yıla kıyasla önemli bir diğer fark da küresel teknoloji harcamaları düzeylerinde görülecek.
       2000 yılında, teknoloji harcamaları büyük bir ivme yakalamıştı. Hem güçlü talep, hem de o zamanlar yüksek fiyatlandırmalar teknoloji sektörlerinin yanındaydı. Ancak bu harcamalar açısından, 2000’in üçüncü çeyreği bir zirve oluşturmuş olabilir.
       Ülkemiz açısından, dış faktörler ne olursa olsun, Kasım krizinin önemli faturalarından birinin özellikle 2001’in ilk yarısı düşük büyüme olacağı kesin.
       
KISA SÜRELİ OLMAZ
       Reel ekonomimizde bu duraklama şimdiden maalesef tüm ağırlığıyla yaşanmaya başladı. Dünya ekonomisinde bize yardımcı gelişmeler arasında petrol fiyatlarındaki yumuşama ve Avrupa’daki durgunluğun şimdilik Amerika kadar keskin olmaması yer alıyor.
       Ancak öngörüldüğü gibi Amerikan ekonomisindeki yavaşlama kısa süreli olmaz, enflasyon düşük seviyelerde dolaşıp Greenspan’in faiz indirimleri için gerekli platformu hazırlamazsa, bunların olumsuz etkileri Türkiye dahil tüm dünya ülkeleri için yılın ikinci yarısında da kötüye giden ekonomik dengeler ve piyasaların habercisi olabilirler.
       
 
       
    TOP5 Bankaların kara tahtaları siliniyor  
     
 
  NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u  
 

Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz?
hayır   1  -   2  -   3  -   4  -   5  -  6  -  7  kesinlikle

 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler |
Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları