Home page
Haber Menüsü


Balık ölümleri zehirlenme sonucu
İzmit Körfezi’nde, dün meydana gelen balık ölümlerinin, deniz dibindeki hidrojensülfür gazının şiddetli lodos nedeniyle hareketlenmesinden kaynaklandığı açıklandı.
İzmit
AA
    18 Ocak —  İl Çevre Müdürü Mahmut Akyol yaptığı açıklamada, denizin dip katmanlarında oluşan hidrojensülfür gazının, şiddetli lodosun etkisiyle hareketlenip yüzeye çıktığını, bunun sonucunda da balıkların havasız kalarak karaya vurduğunu söyledi. Çevre Bakanlığı’nca da, İzmit Körfezi’ndeki balık ölümlerinin gerçekleşmesinde “Marmara Denizi’ndeki hidrojen sülfür tabakasının mevsimsel akıntılar nedeniyle İzmit Körfezi’ne itelenmesi ve yüzeye çıkmasından kaynaklandığı” ihtimaline dikkat çekildi.  

   
 
NTVMSNBC Reklam  
 

  Bu doğa olayına çok az rastlandığına işaret eden Akyol, “Rüzgarın etkisiyle dip katmanlarda hareketlenen hidrojensülfür gazı, Marmara Denizi’nden hızlı bir akıntı hareketiyle İzmit Körfezi’ne ilerlemiş ve balıkları derin şoka sokmuştur. Bu tamamen biyokimyasal bir olaydır” dedi.
        Akyol, güneybatıdan esen lodosun etkisini kaybetmesiyle durumun normale döndüğünü sözlerine ekledi.
       
ÇEVRE BAKANLIĞI’NIN AÇIKLAMASI
       Çevre Bakanlığı’nca, İzmit Körfezi’nde balık ölümlerinin gerçekleşmesinde “Marmara Denizi’ndeki hidrojen sülfür tabakasının mevsimsel akıntılar nedeniyle İzmit Körfezi’ne itelenmesi ve yüzeye çıkmasından kaynaklandığı” ihtimaline dikkat çekildi.
       
İzmit’te binlerce balık karaya vurdu

       Çevre Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği’nden yapılan yazılı açıklamada, 17 Ocak 2001 tarihinde İzmit Körfezi’nde görülen balık ölümlerinin duyulmasının ardından Çevre Bakanı Fevzi Aytekin’in Kocaeli Valiliği İl Çevre Müdürlüğü ve İstanbul Üniversitesi (İÜ) Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü’nden bilim adamları ile irtibata geçerek, “yörede derhal gerekli çalışmaların başlatılmasını” istediği bildirildi. Açıklamada, Kocaeli Valiliği İl Çevre Müdürlüğü yetkilileri ve İÜ Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü’nden bilim adamlarının körfezde su ve balık numuneleri alarak analizlere başladığı kaydedilerek, şöyle denildi: “Yapılan deniz suyu ölçümlerinde kimyasal ve fiziksel parametreler açısından deniz suyunun normal olduğu tespit edilmiştir. Bu nedenle bahse konu yöreye şok bir deşarjın olmadığı düşünülmektedir. İlk tespitler, özellikle deniz dibinde yaşayan balık ve diğer canlıların daha çok etkilendiğini ortaya koymaktadır. Bu durum, balık ölümlerinin Marmara Denizi’ndeki hidrojen sülfür tabakasının mevsimsel akıntılar nedeniyle İzmit Körfezi’ne itelenmesi ve yüzeye çıkmasından kaynaklandığı ihtimalini artırmaktadır.
       Balıklarla ilgili analiz çalışmaları halen sürmektedir. Gelişmeler Bakanlığımızca yakından takip edilmekte olup, elde edilecek neticelere göre gerekli önlemler alınacaktır.”
       
TÜDAV’DAN AÇIKLAMA
       Türk Deniz Araştırmaları Vakfı (TÜDAV), İzmit Körfezi’nde dün meydana gelen balık ölümlerinin, başta endüstriyel olmak üzere, zehirli kirleticiler de içeren atıksulardan kaynaklanmış olabileceğini bildirdi.
       TÜDAV tarafından yapılan yazılı açıklamada, balık ölümlerine, deprem sonrası deniz dibindeki çatlaklardan çıkan radon veya metan gazının neden olabileceği yönündeki açıklamaların, hiçbir araştırmaya ve bilimsel öngörüye dayanmadığı savunuldu. Dünyada deprem sonrası veya öncesinde radon gazının neden olduğu balık ölümlerinin bilinmediğinin kaydedildiği açıklamada, “Depremin üzerinden 2 yıl geçmiştir ve boşalacak gazlar varsa boşalmıştır. Son 4.2’lik depremden sonra ise yeni bir çatlak oluşumu mümkün değildir” denildi.
       Açıklamada, radon gazının doğrudan bir canlının ölümüne neden olmadığının bilindiği belirtilerek, şöyle denildi: “Balık ölümleri, radyasyon taramasıyla aydınlatılacaktır. Balık ölümlerinin muhtemel nedeni, başta endüstriyel olmak üzere, havzaya verilen zehirli kirleticiler de içeren atıksulardır. Bölgede daha önce de boya, pastisit üretiminin yapıldığı çeşitli tesislerin kurulmasından sonra lokal olarak ani balık ölümleri görülmüştür.
       Zaman içinde çok yönlü kirleticilerin baskısı altında kalan havzada, biyolojik yaşam belli alanlarda tümüyle çökmüştür. Bugün de balık ölümleri, kesinlikle doğal bir kaynağa bağlanamaz. Balık gibi canlılar, ani bir ekolojik değişim olmadan ölmezler.”
       
TÜBİTAK: ŞİDDETLİ RÜZĞARA BAĞLI SU KOLONUNUN TERSLENMESİ
       TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi (MAM) Başkanı Prof. Dr. Naci Görür, İzmit Körfezi’nde dün yaşanan balık ölümlerinin, şiddetli rüzgara bağlı su kolonunun terslenmesi sonucu meydana geldiğini belirterek, “Körfez’de su kolonundaki alt-üst olma neticesinde bir oksijen fakirleşmesi söz konusu olmuştur. Bu tür terslenmelerde toplu canlı imhası da çok bilinen, yaygın bir olaydır” dedi.
        Prof. Dr. Görür, A.A muhabirine yaptığı açıklamada, Körfez’de yaşanan toplu halde balık ölümlerinin halkı endişelendirdiğini kaydederek, belirli bir bilimsel araştırmaya veya deneye gerek duyulmadan, halkı sakinleştirmek amacıyla bazı beyanlar verildiğini anımsattı. Bu beyanların genellikle doğru olmadığını ve bu nedenle halk arasındaki inandırıcılığını yitirdiğini belirten Görür, “Böyle olunca tabii ki hurafeler de doğrudan doğruya ön plana çıkıyor. Genellikle bunu depreme bağlama eğilimi artıyor” dedi.
        TÜBİTAK MAM Yer ve Deniz Bilimleri Araştırma Enstitüsünün bu konuyla ilgili araştırma yaptığını bildiren Görür, şöyle konuştu: “Bu araştırmaya göre toplu canlı imhasının nedeni şiddetli rüzgara bağlı su kolonunun terslenmesidir. Körfez’deki su kolonunda meydana gelen alt-üst olma neticesinde bir oksijen fakirleşmesi söz konusu olmuştur. Körfez’in altında bulunan Akdeniz kökenli, oksijen bakımından fakir tuzlu su yüzeye çıkmıştır. Şöyle ki; normalde 7 veya 9 miligram/litre olması gereken oksijen miktarı bugün için 3-4 miligram/litre düzeyindedir.”
        Prof. Dr. Görür, bu oksijen değerinin deniz yüzeyinden 1 metre alta inildiği zaman 0.5 miligram/litreye düştüğünü de belirtti. Bu alt-üst olmaya bağlı olarak oksijen miktarındaki anormalliğin dışında tuzluluk oranının da terslenmeden beklendiği gibi olduğunu anlatan Görür, “Dün ve bugün yapılan ölçümlerde yüzeydeki tuzluluğun binde 35 olduğu anlaşılmıştır. Bu Akdeniz suyunun tuzluluğudur. Halbuki normalde bu değer Karadeniz tuzluluğu oranında, yani binde 18-22 olmalıydı” diye konuştu. Görür, Körfez’de yaşanan bu olay nedeniyle endişelenmeye gerek olmadığını kaydederek, “Bu tür terslenmelerde toplu canlı imhası çok bilinen, yaygın bir olaydır” dedi.
       
       
       
 
 
  NTVMSNBC KULLANICILARININ TOP 10'u  
 

Bu haberi diğer okuyucularımıza tavsiye eder misiniz?
hayır   1  -   2  -   3  -   4  -   5  -  6  -  7  kesinlikle

 
   
 
 
NTVMSNBC   NTVMSNBC 'ye iyi erisim için
Microsoft Internet Explorer
Windows Media Player   kullanın
 
   
  Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler |
Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları