|
Deutsche Bankın raporunda, 21 Aralıkta IMF İcra Kurulunda görüşülecek Ek Niyet Mektubunun yayınlanması ardından görünümün daha da netleşeceği ifade edilirken, bu yayınlanana kadar hükümetin mali politikaların sıkılaştırılması konusunda gereken adımları hızla atacağının işaretlerini verdiği vurgulandı. Raporda, faiz oranlarının kısa vadede düşmesi gerektiği aksi takdirde, bankaların zorlanacabileceği ifade edildi. UYANDIRMA ÇAĞRISI Piyasalarda yaşanan krizin hükümete bir uyandırma çağrısı niteliğinde olduğu bildirilen değerlendirmede, bankacılık sisteminin zayıf olduğu ortamda yarı-para kurulu sistemine sahip ülkede yaşanabilecek sorunları çizdiği ifade edildi. Yaşanan kriz ardından, yatırımcılar hükümetten somut adımlar gördükçe piyasalara yeniden dönecek ifadesine yer verilen değerlendirmede, yabancı yatırımcıların dezenflasyon programına yeniden inancını kazanana kadar yaşanacak girişlerin kısa vadeli (sıcak para) olacağı vurgulandı. Uluslararası Para Fonuyla yapılan anlaşmanın kararlılıkla sıkı sıkıya uygulanmasının başarının ön koşulu olduğu ifade edilen değerlendirmede, hata payının giderek düştüğüne dikkat çekildi. BANKACILIK SEKTÖRÜ SORUNLU Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumunun kararıyla Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu kapsamına alınan banka sayısının Demirbankla birlikte 11e çıktığı kaydedilen değerlendirmede, hükümetin bankaların tüm pasiflerine yönelik verdiği güvencenin yabancı bankaların Türk bankalarına verdiği kredi miktarını arttırıcı etki yapacağı kaydedildi. Değerlendirmede, BDDKnın aldığı son kararlara karşın, hükümetin bankacılık sektörünü sınırlayacak yeni kararlar alacağı öngörüldü. Değerlendirmede, Faizler kabul edilebilir düzeye inmedikçe, BDDKnın yeniden bankacılık sistemine müdahale etme riski bulunuyor şeklindeki değerlendirmede, banka birleşme ve satınalmalarında getirilen vergi kolaylıklarının yerli ve yabancı bankaların Fondaki bankalara ilgisini arttırabileceği ifade edildi. Yüksek gecelik faizlerin bankaların bono-tahvil portföylerini baskı altında tuttuğu ve fonlama imkanını zorlaştırdığı kaydedilen değerlendirmede, bunun bankacılık sektörünün geneli için risk yarattığı ifade edildi. Bu durumun özellikle yurtiçinden fon bulan küçük ve orta ölçekli bankalarını zorlayabileceği ifade edilen değerlendirmede, büyük bankaların fon bulma imkanının (gerek yurtiçinden, gerekse sendikasyonlarla yurtdışından) yüksekliğinden ötürü durumdan fazla etkilenmeyeceği belirtildi. Deutsche Bankın değerlendirmesinde, Eğer kısa bir vadede faiz oranlarında düşüş meydana gelmezse, diğer bankalar da zorlanabilir. 2001 bankacılık sektörü için zorlu bir yıl olacak denildi. PİYASALAR YILSONUNA KADAR DALGALI Deutsche Bankın piyasalara yönelik değerlendirmesinde de, yılsonuna kadar piyasaların dalgalı seyrini koruyacağı bildirildi. Uzun vadeli devlet tahvillerinin önerildiği değerlendirmede, yatırımcıların piyasaya girmek için Uluslararası Para Fonunun vereceği desteğin ayrıntılarını beklediği ifade edildi. Stratejik değerlendirmede, repo piyasasında gecelik yüzde 180 oranındaki faizlere çıkılmasına karşılık, yabancı yatırımcıların büyük bankalardan alacağı faiz oranının yüzde 50yi aşmayacağı ifare edilirken, bileşik bazda değerlendirildiğinde tahvillerin gecelik faizlerden son derece cazip olduğu bildirildi. Tahvil piyasasında işlemlerin son derece düşük miktarda seyrettiği ifade edilen değerlendirmede, uzun vadeli tahvillerin dövize oranla yüksek getiri sağlayabileceği de vurgulandı. | ||||
Bankaların kara tahtaları siliniyor | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||