 |
|
|||||
 |   |  |  | |||||||||||||||||||
| ||||||||||||||||||||||
  |
 Mumcu cinayetinde Tahran'daki istihbarat bakanı: Ali Sallahiyen |
|||
|
|||
 |
|||||||
|
|||||||
|
|||||||
| 1993, İran´da uluslararası insan hakları standartlarının ciddi biçimde çiğnendiği bir yıldı. İran Hükümeti birçok demecinde, İran Devrimi´ne muhalefeti terörizm ile bir tuttuğunu belirtmişti. İran basını siyasi nedenlerle infaz edilen kişiler hakkında haber yapmayı 1992´de kesmişti. Uluslararası Af Örgütü ve başka kuruluşların elde ettiği bilgilere göre ise 1993´de İran´ın içinde öldürülenlerin sayısı yüzlerle ifade ediliyordu. RAPORDA MUMCU DA VAR Raporda, İran´ın yurtdışında işlettiği cinayetlere değinilen bölümün hemen başında Uğur Mumcu cinayeti şu ifadelerle yeraldı: “24 Ocak´ta Türk gazeteci Ugur Mumcu, Ankara´da arabasına konan bir bombayla öldürüldü. İran´in desteklediği bir Türk grubun cinayetten sorumlu olduğuna inanılıyordu.” 1993 yılında İran hükümetinin yurtdışında işlettiği cinayetlerden bazıları şunlardı: -16 Mart´ta rejim muhalifi Halkın Mücahitleri liderlerinden Naghdi Muhammed Hüseyin Roma´da öldürüldü. Naghdi´nin ismi, 1992’de Berlin´de İranli Kürt muhalifleri öldüren zanlıların elindeki 32 kişilik kara listede de yeralmıştı. -18 Mart´ta İran´daki Baluchi ayaklanmasının 3 lideri, Karaçi´de öldürüldüler. -Haziran ayında Halkın Mücahitleri´nin bir başka lideri Muhammed Hasan Arbab yine Karaçi´de öldürüldü. Süikastte yanındaki bir şahıs da hayatını kaybederken bir çocuk ağır yaralandı. NORVEÇ’TE YARALAMA -Ekim ayında bir süikastçi Salman Rüşdi´nin “Şeytan Ayetleri” kitabının Norveçli çevirmenini Norvec´te yaraladı. Fransız hükümeti 1993´te, bundan iki yıl önce yani 1991´de Paris´te eski İran Başbakanı Sahpur Bahtiyar´ı ve yardımcısını öldüren katil zanlılarının yakalanması çalışmalarını hızlandırdı. Olayla ilişkisi olduğu belirlenen iki İran hükümet görevlisi hakkında dava açıldı. 1992 Kasım ayında Sosyalist Enternasyonel toplantısına katılmak üzere Berlin´de bulunan İranlı muhalif Kürt liderlere ustaca bir süikast düzenlenmişti. “Mykonos” adlı Yunan lokantasında işlendiğinden kayıtlara “Mykonos Süikasti” olarak geçen olayda da iz Tahran´a çıktı. Süikastın faillerinden biri olarak yakalanan Kazem Darabi´nin İran gizli servis elemanı olduğu belirlendi. Dönemin Alman Başsavcısı, İran Haberalma İşlerinden Sorumlu Bakanı hakkında tutuklama kararı bile talep etti. YÜZLERCE KİŞİ KAYBOLDU Uğur Mumcu´nun öldürüldügü 1993 yılında İran´da yüzlerce kişi “kayboldu”. Cezaevi koşullarının kötülüğü hakkında gelen bilgilere ağır işkence ve kötü muamele vakaları da artarak eklendi. İran 1987´den itibaren çeşitli Avrupa kentlerinde bir düzineden fazla rejim muhalifini öldürttü. CİNAYETLER HATEMİ İLE DURDU Cinayetler, reformcu Hatemi´nin iktidara geçtigi 1997 yılına kadar sürdü. Şubat 1996´da iki İranlı muhalif Türkiye´de öldürüldü. 2 Mart 1996´da iki Sünni İranlı din adamı Pakistan´da katledildi. 7 Mart 1996´da başka bir İranlı muhalif Bağdat´ta öldürüldü. Bu, Irak´ta 1995 mayısından beri öldürülen altıncı İranlı rejim muhalifi oldu. İranlı süikastçılar ABD´de bile cinayet işlediler. İran Özgürlük Vakfı kurucusu, muhalif Ali Tabatabai Maryland eyaletinin Bethesda kentindeki evinde katledildi. İRAN’IN DESTEKLEDİĞİ ÖRGÜTLER İran 1990 yılından itibaren yurtdışında faaliyet gösteren birçok Sünni köktenci grupla ciddi ilişkiler kurdu. Bunların başında İsrail´e karşı savasan HAMAS, yine Filistin´in kurtuluşu için savaşan İslami Cihad, Mısır´da faaliyet gösteren İslami Grup ve Cezayir, Ürdün ve Tunus´taki örgütler geliyordu. 1991 yılının Ekim ayında Madrid´de başlayan İsrail-Arap Barış Görüşmeleri, İran ile ABD destekli barışa karşı olan Arap grupları arasında çıkar birliği doğurdu. İran, 1992 yılının Ekim ayında Tahran´da Ortadoğu barışına muhalif gruplar arasında uluslararası bir konferans düzenledi. Buna bir HAMAS delegasyonunu da çağırdı. Tahran, HAMAS örgütünün elemanlarını eğitmeye basladı. 1992-94 yılları arasında HAMAS´a 30 milyon dolar mali yardım yaptığı belirlendi. HAMAS, Tahran´da bir “büyükelçilik” açtı. İsrail gizli servisinin tahminlerine göre, HAMAS´a yılda dünyanın çeşitli yerlerinden gelen 70 milyon dolarlık yardımın beşte birini İran ödüyor. 1995 RAPORU DA AYNI İran´a çeşitli örgütlerle temas kurmakta Sudan´ın yardımcı olduğu belirlendi. Sudan, Iran ile HAMAS, Mısır ve Ürdün´deki Müslüman Kardeşler, Tunus´taki Rönesans ve Cezayir´deki GIA örgütleri arasında ilişkiyi sağladı. ABD Dışişleri Bakanlığı´nın 1995 Nisan´ında yayımlanan “Global Terörizmin Yöntemleri” adlı yıllık raporunda, Tahran Hükümeti’nin ülke dışındaki terör ve süikast eylemlerine doğrudan destek verdiği yine yeraldı. İran gizli servisi ya terörü doğrudan uyguluyor, ya da her ülkedeki aşırı grupları taşeron olarak kullanıyordu. Hedefler ise ikiye ayrılıyordu: Yurtdışında yaşayan İranlı rejim muhalifleri ve her ülkede köktenciliğin önünde engel görülen ünlü şahsiyetler. Rapora göre Tahran´ın İran´da, Lübnan´da ve Sudan´da 20´yi aşkın eğitim kampı vardı. Eski CIA Müdürü James Woolsey´in 28 Temmuz 1993´te ABD Kongresi Dişişleri Komisyonu önünde verdigi ifadeye göre İran destekli Hizbullahi hareketler “dünyanın birinci terör grubu” haline geldiler. Lübnan çıkışlı Hizbullah´ın uzak ülkelerde, örnegin Avustralya´da, Kanada´da, Hindistan´da, Endonezya´da ve Güney Amerika´da bile destekçileri olduğu belirlendi. | ||||
 |
|
 |
|||||||||||||||
   |
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
| Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||
 | |||||||||||||||||
