|
Kavakçı, İngilteredeki terör örgütü PKK yandaşı politikayı organize eden grubun başındaki Lord Aveburynin de katıldığı toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiyeyi ağır bir dille suçlarken, duygularının karışık olduğunu belirtti. Kamarada bağırılmadan, aşağılanmadan, susturulma tehditleri almadan konuşmaktan mutlu olduğunu belirten Kavakçı, Türkiyede bir başörtüsü sorunu yaşandığını, inanan insanların kütüphanelere, devlet dairelerine ve hatta üniversitelere bile başörtülü oldukları için gidemediklerini öne sürdü. Annesi, babası ve öğrencilik yıllarından bahsettikten sonra Fazilet Partisinden milletvekili seçilişini ve mazbatasını aldıktan sonra ilk kez TBMMye gidişini anlatan Kavakçı, burada yaşanan olaylarla ilgili olarak da Başbakan Bülent Eceviti kendisini haksız olarak dışarı attırmakla suçladı. Kavakçı, bu olayı iyi düzenlenmiş ve sahnelenmiş bir siyasi linç harekatı olarak yorumlarken, yolsuz ekonominin aktörleri tarafından yapıldığını öne sürdüğü bu kampanyanın sadece kendisini değil, ailesi ve yakınlarını da kapsadığını iddia etti. TSKYI GİZLİ GÜÇ OLMAKLA İTHAM ETTİ Kavakçı, Türk Silahlı Kuvvetlerini bu olayın ardındaki gizli güç olmakla itham ederken, medyayı, iş çevrelerini, politikacıları ve yazarları da bu oyunun birer parçası olmakla suçladı. Merve Kavakçı, Türkiyede sistemin bozuk olduğunu, bunu da ahlaki değerlerdeki eksiklik ve temiz olmayan hükümetlerin yarattığını öne sürdü. 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demireli de eleştiren Kavakçı, Demirelin kendisini ajan provokatör ilan etmesinden kısa bir süre sonra vatandaşlıktan atıldığını ve TCKnın 312 ve 169. maddeleri uyarınca hakkında davalar açıldığını belirtti. Kavakçı, bütün bunlara rağmen dokunulmazlığı sebebiyle hakkındaki ceza davalarından kurtulduğunu, evlilik yoluyla da kendisine kaybettirilen vatandaşlığını geri aldığını söyledi. TBMMden atılmasının yasal bir temeli bulunmadığını öne süren Kavakçı, aynı şekilde üniversitelere sırf başörtülü oldukları gerekçesiyle sokulmayan genç kızların durumlarının da yasal bir dayanağı bulunmadığını savundu. MARTİN LUTHER KİNG BENZETMESİ Kavakçı konuşması sırasında Batı ülkelerini de yaşanan acılara seyirci kalmakla ve kendi çıkarlarına göre tavır almakla suçladı. Kavakçı konuşmasını tamamlarken, yaşadıklarının acısını içinde taşıdığını, tarihin özgürlük mücadelesi verenleri haklı çıkaracağını söyledi. Merve Kaçakçı, burada kendisini Martin Luther King ile de özdeşleştirerek, mücadelesini onun verdiği mücadeleye benzetti. Kavakçı, salondaki pek çoğu Milli Görüş Teşkilatından olan dinleyicilerin sorularını yanıtlarken de, vatandaşlıktan atılmasının siyasi bir karar olduğunu, Türkiyedeki elitlerin, diğerlerine ne yapılacağını söyleme ayrıcalığını kendilerinde gördüklerini, bu kişilerin demokratikleşme karşıtı olduklarını ve ülkede başörtülü kişilere karşı bir önyargı bulunduğunu iddia etti. Kavakçı, bir dinleyicinin Türkiyenin başörtüsü konusunda şizofren bir tutum içinde olduğu görüşüne de katıldığını belirtti. AZINLIK ÇOĞUNLUĞA BASKI YAPIYOR Toplantıda konuşan Lord Ahmed de Türkiye ile ilgili hiçbir düşmanlık içinde olmadığına dair son günlerde yaptığı konuşmalara rağmen, yine Türkiye karşıtı bilinen tutumunu sürdürdü. Türkiyede 25 bin kız öğrencinin başörtüsü yüzünden okuldan atıldıklarına dair iddiaları hatırlatan Lord Ahmed, yüzde 99u Müslüman olan bir ülkede bunun yapıldığına inanmanın mümkün olmadığını belirtti. Lord Ahmed, yüzde 1lik azınlığın yüzde 99luk Müslüman çoğunluğun örtünme isteğini bastırdığını da iddia etti. İngilterede de dini ayrımcılık bulunduğunu, ancak ülkede sadece yüzde 2lik bir Müslüman kitlesi bulunmasına rağmen hükümetin bu konuda daha çok adım attığını belirten Lord Ahmed, müdahalelerini daha da ileri götürerek, Merve Kaçakçının halen bir TBMMnin bir üyesi olduğunu iddia etti. Ahmed, bu görüşü cesaretle her zeminde dile getireceğini de belirtirken, Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu Mustafa Kemal Atatürkün ortaya koyduğu Kemalist ilkelere de dil uzattı. Ahmed, Türkiyenin kendisiyle ilgili olarak yapılan tartışmalara katılabilmesi ve hala 1923 yılında mı yoksa 2000 yılında mı yaşadığına karar vermesi gerektiğini öne sürdü. TÜRKİYEYE AB ZEMİNİNDE BASKI YAPALIM Kamuoyunda terör örgütünün başı Abdullah Öcalanla yaptığı görüşme ile tanınan Lord Avebury de, konuşması sırasında Kemalizme dil uzattı. Lord Avebury, Türk toplumunun korkularının Kemalizmin alışkanlıklarından kaynaklandığını iddia ederken, toplumun bu alışkanlıkları değiştirmek zorunda olduğunu öne sürdü. Lord Avebury, Türkiye Cumhuriyetinin kendisine 5 yıl ülkeye girme yasağı koyduğunu da hatırlatırken, bunun PKK yandaşı tavrıyla ilgili olup olmadığını soran bir gazeteciyi de, Ben Türkiyede Güneydoğu Anadolu bölgesine bazı ziyaretler yaptım. Ama burada hiçbir rejim karşıtıyla biraraya gelmedim. Sadece kırsal kesimde otomobil kullanırken önüme çıkan biri beni durdurdu onunla konuştum diyerek terör örgütünün elebaşıyla görüştüğünü inkar etti. Avebury ayrıca Kavakçıdan haklarını kazanıp TBMMye geri döndüğünde şahsi dostu olan kapatılan DEPin eski milletvekili Leyla Zananın haklarını da korumasını istedi. Lord Avebury, konuşması sırasında Türkiyenin Avrupa İnsan hakları Sözleşmesi de dahil olmak üzere pek çok belgeye imza koyarak Avrupa standartlarına uymayı taahhüt ettiğini belirtirken, Türkiyenin ABye girme aşamasında olduğunu hatırlattı. Avebury, bu aşamada Türkiyenin AB standartlarına uyması için baskı yapılmasının tam zamanı olduğunu da ileri sürdü. Bu arada toplantının bitiminde Lord Aveburynin Merve Kaçakçıya iyi bir avukatı bulunup bulunmadığını, mücadelesinde desteğe ihtiyacı olup olmadığını sorduğu da duyuldu. | ||||
Ergenekonda 16 kişi daha gözaltında | |||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||