|
|
TESEV Yönetim Kurulu Başkanı Can Pakerin ifadesiyle, çalışma, Avrupa Birliği adaylık süreci içinde olan Türkiyenin yolsuzlukla mücadelede nerede olduğunu saptamayı, yolsuzlukla mücadele programlarının başarısı için gerekli olan somut ve nesnel bilgileri toplamayı amaçlıyor. ARALIK 1999 DÖNÜM NOKTASI Aralık 1999 tarihi, Türkiye için bir dönüm noktası olmuştur. Helsinki Zirvesi Türkiye ile Avrupa Birliği ilişkilerine yeni bir boyut katarak, Türkiyenin adaylık sürecini başlatırken, IMF ile imzalanan niyet mektubu, kapsamlı ve köklü ekonomik reformların habercisi oldu. Programda hedeflenenlerin gerçekleşmesi halinde, 2003 Türkiyesi tanıdığımız Türkiyeden oldukça farklı bir yer olacaktır. Bu iddialı üç yıllık programında öngörülen bazı reformların nasıl gerçekleştirileceği henüz açıklık kazanmamışken, bankacılık sektörü yeni yapılanmaya başladı. Türk Telekom Üst Kurulunun bağımsızlığı kuşku ile karşılanırken, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Üst Kurulunun icraatı konusunda en ufak bir şüphe yaşanmadığı gibi, icraatı taktirle karşılanıyor. YOLSUZLUĞUN HESAPLANMASI OLANAKSIZ FATURASI Sosyal maliyetleri hesaplanmayacak kadar yüksek bir toplumsal yara olan yolsuzluğun, Türkiyede kök salmış ekonomik bir olaya dönümüş olması, sürdürülmesi gerekli olan mücadeleyi zorlu kılıyor. Yolsuzluk ekonomisini Türkiye için birinci tehdit ilan eden İçişleri Bakanı Sadettin Tantan, bununla mücadelenin birinci sırayı yükseltilmesi için ciddi bir çaba içindedir. Yolsuzluğu kamu kaynaklarının ve milli birikimlerimizin soyulması olarak tanımlayan Tantan, demokrasiyi temelinden sarsan yolsuzluğun, fakirleri daha da fakirleştirdiğine, hukukun üstünlüğünü alt üst ettiğine, eşitlik ve adalet ilkelerine ve devlete olan güveni derinden sarstığına dikkat çekiyor. Yolsuzluk, yolsuzluğu artırıyor diyen Tantan, yolsuzluğun ekonomi için ne denli ciddi bir tehdit olduğunu belirtiyor. Verimsiz yatırımlara yol açan, yabancı sermayeyi kaçırtan, kalkınmayı geciktiren yolsuzluk ekonomik rekabeti de olumsuz etkiliyor. Türkiye, çağdaş demokrasilerdeki süreci benimseyip, yolsuzluğa karşı etkin bir mücadele yürütebilmesi, toplumsal destek gerektirecektir. Tantanın çağrısı bu yönde. Tantan, güçlü ve bilinçli bir sivil toplum siyasal hesap sorabilmelidir diyor. Yolsuzluk araştırmasının birinci aşaması bu konuda ilginç ipuçları taşıyor. Prof. Dr. Burhan Şenatalar, focus gruplarından edindikleri izlenimleri aktarırken, kurumlara güvenin son derece zayıf olduğunu, tutarlı bir bakış açısını saptadıklarını, reform beklentisinin yüksek olduğunu söylüyor. Şenatalar: Politikacılara mesajım: yolsuzluk mücadelesi oya dönüşür diyor. | ||||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||