|
|
28 Ekim Ülkemizi ve tüm dünyayı saran Fastfood (hızlı yemek) yemek anlayışına karşı savaşan Slowfood (yavaş yemek) akımı ilk defa İtalyanın Bologna kentinde Slowfood Dünya Ödüllerini düzenledi. Ülkemizden iki finalistin katıldığı yarışma 24 Ekimde sonuçlandı. |
Bu yıl tema olarak bioçeşitlilik ve nesli tükenen gıdaları seçen Slowfoodcular, 70 ülkeden yüzlerce geleneksel ürünü arasında sivrilen beş finalisti 10.000e ECU ile ödüllendirdi. Beş finalist arasına giren Çamlıhemşinli Veli Gülas, ayrıca Özel Jüri Ödülünü kazandı. ESKİ TATLARA DOYUM OLMAZ | |||||||||
|
Türkiye adına jüriye katılan Aylin Öney Tan tarafından aday gösterilen Veli Gülas, doğduğu günden beri arıcılık yapıyor. Gülas, yarışmaya ıhlamur ağacı kütüğünden oyulan ve en az yirmi metrelik ağaç tepelerine yerleştirilen kovanlara petek yapan Kafkas arısının yaptığı karakovan balı ile katıldı. Fotoğraflar, Veli Dayının yaptığı işinin ne kadar zorlu ve ne kadar da sabır gerektirdiğinin kanıtıdır. Diğer finalistler arasında 87 yaşlarına rağmen, azimle işlerini sürdüren iki kişi dikkat çekiyor: Moritanyada deve sütünden peynir ve yoğurt üreten bir çiftçi ve nesli tükenen yüzlerce tohumu St. Petersburgdaki bir Enstitüde toplamaya devam eden bir kadın. TEK DÜZEY KARŞITLARI Her şey ilk hamburgerci dükkanının Romada açılmasıyla başladı. Yemek keyiflerini tehdit altında gören bir grup İtalyan kolları sıvadı, şip şap hızla hazır, dünyanın her tarafından aynı standart ve tat (ya da tatsızlıkta) olan tek düze Fast Fooda karşı, Slowfood hareketini başlatıverdi. 1986da kurulan bu akımın bugün 35 ülkede 60.000den fazla üyesi bulunmaktadır. Dünyada 100ü aşkın ülkede her 55 dakikada bir hamburgercinin hizmet girmesi, hızlı yemenin başdöndürücü hızını kanıtlıyor. Slowfoodcular ise bu durum karşısında yok olmaya yüz tutmuş yemek kültürlere dikkat çekmek istiyor. Köftecinin henüz hamburgerciye yenilmediği (ancak bu yolda hızla ilerleyen) Türkiyede, slowfood akımını destekleyen Aylin Öney Tan ve Muhtar Katırcıoğlu Veli Gülasın yarışmaya katılabilmesini sağlamışlardır. YOK OLAN YAŞAM TARZLARI |
||||||||
Doğal yollardan üretilmiş Anzer Balı toplanmaya hazır halde |
Hareket, simge olarak yavaşlığı simgeleyen salyangozu seçmiş olması bir yana, tartışmaya açılan, hızdan çok, Fast Foodun ulusların yeme içme kültürlerinin ne ölçüde tarafından tehdit ettiğidir. Fast Foodun bir çevirisi tıkınma ya da ayaküstü yeme içme. Alışkanlıklardan, tarım üretimine kadar toplumda derin değişikliklere yol açan Fast Foodun küresel bir olay ve ülkelerin yaşam tarzlarını altüst ediyor. ÇEVREYİ VE SAĞLIĞI TEHDİT EDİYOR Slowfoodcular, McDonalds ve türevlerinin yaydığı yemek anlayışına kadar savaşıyor. Amaçları, her şeyin hızlı yaşandığı çağımızda eski yemek anlayışlarını hatırlatmak. Ayrıca, bizlere bütün dünyadaki geleneksel yiyeceklerinin tanıtmak, yemek yemenin tadını doyasıya nasıl çıkartıldığını anımsatmak, yerel mutfakların aromalarının zenginliğini yeniden keşfetmeyi davet etmek. Fastfoodun çevreyi ve sağlığı tehdit ettiğini vurguluyor, küçük üreticiyi yaşatmaya çalışıyor, yerel değerlere sahip çıkıyorlar. | ||||||||
|
|||||||||||||||||
|
|||||||||||||||||
Ana Sayfa | Güncel | Dünya | Ekonomi | Sağlık | Yaşam | Teknoloji | Kültür & Sanat | Spor | Hava Durumu | Haber Özetleri | Arama | NTVMSNBC Hakkında | Yardım | Spor Yardım | Tüm Haberler | Araçlar | NTVMSNBC Reklam Seçenekleri | Hukuki Şartlar & Gizlilik Hakları |
|||||||||||||||||