| | | | BM’nin Cenevre’de yapılan İnsan Hakları Komisyonu toplantısına 53 ülke delegasyonu katildi. Toplantıya katılan Arap ülkeleri işgal altındaki topraklardaki insan Hakları ihlallerine ilişkin bir karar tasarısı hazırlayarak oylamaya sunulmasını istedi. Oylamada, 19 ülke “evet”, 16 ülke “hayır” oyu kullanırken, 17 ülke “çekimser” kalmayı tercih etti. 1 ülke ise oylamaya katılmadı.
“İNSANLIĞA KARŞI SUÇ”
ABD ve AB’ye rağmen oylanan BM kararında, “işgal gücü İsrail” tarafından Filistinliler’e karşı kullanılan “aşırı güç” protesto ediliyor. Kararda, sivillerin öldürülmesi ise “insan hakki ihlali” ve “İnsanlığa karşı ve savaş suçu” olarak tanımlanıyor. BM’nin bölgeye bir araştırma komisyonu göndermesinin de istendiği kararda, bu komisyona BM’nin İnsan Hakları’ndan sorumlu İrlandalı temsilcisi Mary Robinson’un başkanlık etmesi arzusu da dile getiriliyor. BM kararında komisyonun görev suresi de 3 ay olarak belirlendi.
İSRAİL’DEN SERT TEPKİ
Karar, ABD, AB ve İsrail tarafından, “olayları daha da çıkmaza sokacak” gerekçesiyle derhal kınandı. İsrail’in BM elçisi Yaakov Levy, kararın “barış surecine hakarette bulunmak” anlamına geldiğini söyledi. İsrail Dışişleri Bakanlığı tarafından yayınlanan bir bildiride de, Tel Aviv’in kararı “tanımadığı” ve “BM ile bu konuda işbirliği yapmayacağı” belirtildi.
ABD VE AB KARARA KARŞI
BM’nin bu konuda özel bir toplantı yapmasına başından beri karşı çıkan ABD’nin BM elçisi Nancy Rubin ise İnsan Hakları Komisyonu’nun kararının barış umutlarını “tehlikeye soktuğu” görüşünü savundu. Rubin, kararın “İsrailliler ve Filistinliler için daha iyi bir gelecek perspektifini mayınladığını” ileri surdu.
AB ve “AB üyeliğine aday ülkeler” adına bir açıklama yapan Fransa ise kararın “Sarm el-Şeyh kararlarını tehlikeye soktuğunu” savundu. Açıklamada, “kararla, olayla doğrudan ilgili taraflar tarafından mutabık kalınan mekanizmalara karşı mekanizmalar üreterek Mısır görüşmelerinin gerçekleşmesi tehlikeye sokuluyor” ifadesine yer verildi.
Karardan sonra Cenevre’de bir açıklama yapan Filistin’in BM elçisi Nabil Ramlawi ise “Karar, Filistin’de ayaklar altına alınan insan haklarının saygınlığını kurtarmıştır. Filistinliler de İnsan Hakları Komisyonu’nun savunduğu prensipler için mücadele veriyorlar” şeklinde konuştu. | |
