|
|
|
| |
|
Jim Carrey, Budala Dedektif'le Hollywood'a adımını attı | |
|
Komik filmlerin şekilden şekle giren kahramanı, duygusal filmlerin ise ufak bir tebessümle ağlatan adamı Jim Carrey. Zor bir çocukluk dönemi, mutsuz sonla biten iki evlilik ve ne olacağı belirsiz bir gelecek...
Evet, bu kadar acıklı aslında Jim Carreynin hayat hikayesi. Bakmayın siz onun bu kadar çok güldürdüğüne. Duygusal olaylarla, iş yaşamıyla hiç dalga geçmeyen, işini ciddi yapan ve kendisiyle dalga geçenlere kızan biri o. Hayatın zorluklarına küçük yaşta katlanmaya başlamış, şimdiyse kendinizi tanıyın kitaplarının ve Prozacların yardımıyla atlatıyor zor günlerini. Jim Carreyden karakter analizi
Torontoda okuyan Jim Carrey, belki de en eğlenceli günlerini okulda geçirdi. Sıra arkalarında taklit yaparak arkadaşlarını eğlendiren Jim, öğretmeninin Madem o kadar komiksin, bir de gel bütün sınıfın önünde yap bakalım restini hemen gören bir çocuktu. Belki de o günlerde atmıştı seyirci karşısındaki ilk adımlarını.
|
|
|
|
"Baş Belası" Carrey'nin kariyerinde bir düşüş noktası
| |
16 yaşında bitti komik adamın mutlu günleri. Baba Carrey, işini kaybetti ve aile bir Volkswagen karavanda yaşamaya başladı. Altı kişilik Carrey ailesinden dört kişi dışarıda çalışıyordu. Yatalak annesini güldürmek için bütün gün şaklabanlık yapan Carrey, Torontoda ilk kez sahne ışıklarını yakından gördü. Bir komedi kulübünde Bruce Dern ve Cher taklitleri yaparak ün kazanan Carrey, kapağı Hollywooda attı.
JIM CARREY HOLLYWOODDA
| |
|
Jim Carrey "Yalancı Yalancı"da | |
|
Jim Carreynin oyunculuk macerası 1981de başladı. NBCdeki The Duck Factory programında küçük bir rolle başladı; onu TV dizilerinde oynadığı minik roller izledi. Foxun komedi dizisi In Living Color, Carreyi Amerikan ailelerinin oturma odalarına soktu.
Yıldızı ise 1994te Budala Dedektif ile parladı. Aslında pek de iyi olmayan bir senaryoyu kendi yeteneğiyle 100 milyon dolar hasılat yapan bir film haline getiren Carrey, Maske, Salak ile Avanakla yoluna devam etti. Böylece geçici bir komedyen olmadığını kanıtladı.
Bu filmlerden sonra, Amerikan Time dergisi onun için yaşan çizgi film kahramanı yakıştırmasını yaptı.
Oyunculuk kariyeri hep çıkışlı olmadı Jim Carreynin. 1996 yılında çektiği Baş Belası onun için bir düşüş sayılsa da ardından gelen Yalancı Yalancıyla biraz toparladı kirlenen ismini. Sonraki iki film, Truman Show ve Aydaki Adam ise kariyerinin belki de şimdiki doruğunu oluşturuyor. Aydaki Adam ile Altın Küreye layık görülen Carrey, pek çoğuna göre Truman Showdaki performansıyla Oscara layık olduğunu kanıtladı.
|
|
|
|
"Aydaki Adam" Jim Carrey'a Altın Küre ödülü kazandırdı
| |
ÖZEL HAYATINDA DA İNİŞLER, ÇIKIŞLAR
|
|
| Jim Carrey, son olarak "ben, Kendim ve Sevgilim"de sevgilisi ile oynuyor
| |
Jim Carreynin özel hayatı da profesyonel hayatı gibi inişler ve çıkışlarla dolu. Annesi 1991de böbrek yetmezliğinden ölen oyuncu, 1987de Melissa Walen ile evlendi. 1994te boşanan çift, nafaka yüzünden kameralar karşısında kavga edecek kadar kötü ayrıldılar. 1996da Lauren Holly ile olan evliliği ise bir yıldan az sürdü. Hakkında Ed Burnsle çıkan dedikodular, boşanmanın yükünü biraz olsun Hollynin üzerine yıktı.
Şimdilerde Aydaki Adamın film setinde tanıştığı sevgilisi Renee Zellweger ile beraber Jim Carrey. Haklarında nişanlı dedikoduları çıkan çift, henüz evlenmeyi düşünmediklerini ancak güzel bir birliktelik yaşadıklarını söylüyor. Belki de zor geçen çocukluk günlerinin acısını çıkarıyor Jim Carrey.
|
|
|